11 Ağustos 2013 Pazar

azerbaycan'da bir köpeğin dövülerek öldürülmesi

köpeği döverek öldüren yaratığa yaptırım uyulanması için azerbaycan/bakü'de bulunan hayvan hakları savunucuları imza kampanyası düzenlemiş. bir ofiste toplanıp 2 gün boyunca, hazırlanmış olan dilekçeye ıslak imza atıyorlar. yarın şikayet başvurusunda bulunacaklar. bu kampanya için kullandıkları görsel de bu.
bu görsel sscb döneminde 2. dünya savaşı için hazırlanmış olan görselin uyarlamasıdır. şöyle ki, her yerde bu afişler yayınlanır ve gençleri savaşa çağırırdı. bir çeşit propaganda aracı olarak kullanılırdı. elbette kedi kafasının yerinde kadın kafası resmi vardı, şöyle söyleyen: "rodina mat zovyot"(okunuşu: rodina mat zavyot) - yani "ana vatan çağırıyor".
bu görsel çok hoşuma gitti. bir kedi herkesi imza kampanyasına çağırıyor burada aynı sloganla.

********
sadece uluslararası kurumların ve kamuoyunun baskısı ile sona erdirilebilecek mutat olaylardan yalnızca birisi, şimdiye kadar karşılaştığım en acısı, beni şimdiye kadar en mahvedeni.

bundan bir kaç yıl önce azerbaycan'daki bu hayvan hakları ihlallerinin boyutunu azeri olmamız hasebiyle gayet iyi biliyor olmamız nedeniyle, bu ihlallere son verilmesini sağlamak amacıyla hem azeri, hem de türk ilgili bakanlıkları ile bağlantıya geçtik yerel hayvan koruma görevlisi annem ve hayvan hakları mevzuatında uzman hukukçu sıfatımla ben.
azerbaycan ilgili bakanlığı hayvan haklarına yönelik çalışmalar yapmak yönündeki işbirliği teklifimize olumlu yanıt verdi kendilerinden beklenmeyecek şekilde. biz yasal metinlerin hazırlanması, kısırlaştırma, aşılama, yaşatma ilkesinin uygulanması, v.s. dahil her türlü hayvan hakları çalışmasında işbirliği teklif etmiştik.

devamında türk bakanlığına da başvurarak, nasıl ki, azerbaycan'la diğer alanlarda işbirliği içinde ise her iki bakanlık arasında, hayvan hakları alanında da işbirliği yapılması gerektiğini belirterek, böyle bir çalışma içine girilmesini önerdik. yine bu bakanlıktan da hemen olumlu bir yanıt geldi. yalnız bir detayla: azeri bakanlıkları bizim bakanlıkla böyle bir işbirliği istediklerini beyan ederek, müracaat etseler seve seve yardım ederiz, işbirliği içine gireriz" şeklinde.

daha sonra azerbaycan bakanlığının türk bakanlığından bu konuda yardım istemeyeceğine kanaat getirdik annemle beraber. ülke farkı, buradaki hem mesleki, hem hayvan hakları açısından yoğun olmamız, her iki ülkeye yetişemeyeceğimizi v.s. şimdi bana anlamsız gelen bir sürü sebebi kendi aramızda tartışarak fazla ilgilenemedik. türkiye'deki hayvan hakları çalışmalarımıza ağırlık verdik v.s. 

her ne kadar iki ülkedeki hayvan hakları ve ihlallerine yönelik aktif çalışmalarda bulunmak insanüstü bir çaba gerektirecek olsa da bu her zaman vicdan azabı duyduğum bir konu oldu. azerbaycan'daki canlarla ilgilenememek her zaman şahsımı üzdü, sürekli bu konu aklıma takılıp kaldı.
ancak bu gerçekten sabrımı taşıran bir olay oldu.

inşallah artık azerbaycan'daki hayvan hakları ihlallerine ağırlık verecek, yine bu iki bakanlık ve bizim aramızda işbirliği oluşması için çaba göstereceğim. zira tüm bu korkunç olaylar ancak ve ancak azerbaycan'da hayvan hakları mevzuatının oluşturulması, kısırlaştırma, aşılama ve rehabilite işlemlerinin başlatılması, sokak hayvanlarının üreme kontrolünün tüfeklerle ve halkı bu şekilde döverek öldürmeye teşvik ederek değil, kısırlaştırma işlemi uyulayarak sağlanması aracılığıyla sona erdirilecektir.