her zoofil potansiyel pedofildir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
her zoofil potansiyel pedofildir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Nisan 2014 Cumartesi

aykut balk - pedofili ve zoofili


  • geçmişinde hayvana tecavüz vakaları bulunduğundan emin olduğum hilkat garibesi, insanlık defosu. 
  • zavallı küçük çocuğun tek resmini gördüm, o da bir köpeciği büyük bir mutlulukla severken verilmiş bir poza sahip. çok duygulandım, epey etkilendim çocuğun samimi mutluluğundan, köpeği severken duyduğu sevinçten. gözlerinin için gülüyordu. ne kadar sevgi dolu bir çocuk olduğunu düşündüm, daha da arttı üzüntüm. 
  • maalesef, her zaman belirttiğim gibi pedofillerin büyük bölümü aynı zamanda zoofil. bu yaratıklar zayıftan başlayarak devam eder bu vahim eylemlerine. önce hayvana tecavüzle başlarlar, sonrasında küçük çocuklar, fırsat bulunca da yetişkinler. zincirleme tecavüzler söz konusu olur. bu nedenle hem başlı başına hayvan hakları gereği hayvanların korunması, hem de suç alanının genişleyerek çocuklara sıçramaması, çocukların da korunması için zoofillerin hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir. 
  •                         
  • alttaki olay 2012 yılından bir örnek. 
  • (bkz: her zoofilin potansiyel pedofil olması)
  • "toplumun tepkisini çeken o menfur suçta da olduğu gibi (üvey dayının 5 (beş) yaşında yavrucağa tecavüz eylemi) bu suç, söz konusu o şüpheli "dayı"nın ilk suçu değildir. bu "dayı" bu masum yavrucaktan önce de köydeki bilumum zavallı hayvana tecavüz etmesi ile biliniyormuş. hayvana tecavüzün suç değil, kabahat olarak tanımlanıyor olması hasebiyle de herhangi bir cezai işleme tabi tutulmamış, muhtemelen - en iyi ihtimalle - bulunduğu ildeki il çevre ve orman müdürlüğü yetkililerinin düzenlediği hayvan hakları ihlali tutanağı ile idari para cezası verilmiştir. (ki ödediğini de hiç sanmıyorum). h.k.k. madde 14-de belirtilen yasakları ihlal eden şahıslar h.k.k. madde 24-de belirtilen idari para cezası müeyyidesine tabi tutulurlar, herhangi bir cezai takibat söz konusu olmaz. yine bu olayda bu "dayı" zoofil ve potansiyel pedofil olarak, önce hayvanlara, sonra çocuklara tecavüz etmiş, işkence ve eziyet yapmıştır. 

  • uzun yıllardır hayvan hakları savunucuları olarak savunduğumuz gibi hayvana yönelik hukuka aykırı her türlü eylemin kabahat değil de, suç olarak tanımlanması ve kabahatler kanununun kapsamından çıkarılarak t.c.k. kapsamına alınması gerektiği bu son çirkin olayla da apaçık ortaya çıkmıştır. buna göre, eğer başbakan ve kurmaylarının hayvan hakları savunucularına seçimden önce söz verdiği gibi bu haklı talep yerine getirilerek hayvana tecavüz ve bilumum kötü muameleyi yapanlar idari para cezası değil, hapis ve adli para cezası gibi yaptırımlara tabi tutulsaydı bu durumda, söz konusu bu küçük zavallı kız bu eziyetlere de maruz kalmayacaktı. şöyle ki, bu "dayı" hayvana tecavüz suçuyla yargılanıp hapis cezasına tabi tutulsaydı, bu durumda hapiste bulunacağından, bu zavallı kızcağız bu menfur eyleme maruz kalmayacaktı."

  • son olarak, yavrucağa rabbimden rahmet, dayanılmaz acıyla yanıp kavrulan ailesine de sabır diliyorum.

27 Kasım 2013 Çarşamba

#pedofiliyesavaşaçtık / pedofiliye savaş açtık / #zoofiliyesavaşaçtık / zoofiliye savaş açtık

şerafettin şenol adlı zoofilin tecavüz ettiği ayşa köpek. bu aşağılık adama hapis cezası müeyyidesi uygulandı cezai yargılama sonucunda. sitede ayşa diye aratıldığında canla ilgili detaylara ulaşılabilir.
****

eksik bir savaştır. 
zira, pedofilinin temelinde zoofili yatar. (bkz: her zoofilin potansiyel pedofil olması)
bu nedenle sosyal ağlarda, sitelerde, forumlarda, reel yaşamda, özetle denk gelinen her yerde zoofillerle ve zoofiliyle de mücadele edilmesi, pedofiliye/pedofillere yaptırım uygulanması için izlenen yolların bu yaratıklar için de izlenmesi gerekmektedir.
#zoofiliyesavaşaçtık tag'inin de eklenmesi gerektiğini, önemine binaen vurgularım.

ek: (bkz: hayvanlara eziyet edenlerin artması/@tsirkul)


*****
 ek: pedofili içerikli sayfa, forum ve siteleri tespit edip şikayet ederken, denk gelinen zoofili içerikli paylaşımları da şikayet etmeyi ihmal etmemek gerek hayvan haklarının korunması, zavallı savunmasız canların kurtarılmasına vesile olunması bakımından. 
2. bkz.daki entry'de de belirttiğim üzere özellikle müstehcen sitelerde denk gelinen veya özellikle bu amaçla araştırma yapılırken tespit edilen çocuk tecavüzü video ve görsellerini entry'de belirtilen şekilde şikayet ederken, hayvan tecavüzüne dair video ve görseller de aynı yöntemle "müstehcen" şıkkı işaretlenmek suretiyle şikayet edilmeli.

9 Ocak 2013 Çarşamba

anahtar kelime


  1. sözlükte hayvan haklarıyla ilgili yazmış olduğum entry'lerin tamamını hem derli toplu bir kaynak oluşturması, hem de google'da ilgili anahtar kelimelerle arama yapan hayvan haklarına duyarlı veya genel olarak ilgili herkesin ulaşarak ekşi'den farklı olarak sadece ulaştığı kaynağı inceleyip gitmemesi, diğer yazı ve görselleri de araştırarak hayvan haklarına yönelik bilgi edinmesi için bir süredir edindiğim blog'un istatistik bölümüne baktığımda gördüklerimle kah sevindirip, kah üzen, kah da dehşete kapılmama sebebiyet veren araç.

    anahtar kelimeleri önemsemekteyim, zira hayvan haklarına duyarlı veya genel olarak ilgili herkesin merak ettiği hususları görmek, hayvan haklarına yönelik bilgi edindirme/bilinçlendirme çalışmalarını yönlendirme bakımından önemli olmaktadır.
    örn. "ankara, hayvanına eziyet eden nereye şikayet edilir" türünden bir anahtar kelimeyle bu tür hayvan hakları ihlalleri için hazırlamış olduğum form dilekçeye ulaşmış olduklarını görmek, bir canın bu dilekçe aracılığıyla şikayet edilmek suretiyle kurtulacağını bilmek tarafımı mutlu ederken, "kaliteli toplu köpek dövüşü" gibi bir arama üzüntüye sebep olmaktadır. ilk anda bu tür embesillerin blog'uma gelmiş olması rahatsızedici olup, tarafımı gerse de, ilk tepki geçince aslında tam da bu gibi yaratıkların blog'a gelerek hayvan hakları ile ilgili kaynakları okuyup bilinçlenmesinin daha amacauygun olacağını düşünerek anlam vermekteyim. zira bu yaratıklar bu tür anahtar kelimelerle gelip ulaştığı yazılar köpek dövüşünün yasak olduğu, hayvan hakları ihlali oluşturduğuna yönelik makalelerimden oluşmaktadır.
    ama az önce farkettiğim anahtar kelime tamamen tarafımı dehşete düşürerek, blogspot altyapılı blog'larda ziyaretçilerin ip adresinin görünmemesinin büyük bir abeslik oluşturduğunu düşündürmektedir.
    zira bu anahtar kelimeler bunlardan oluşmakta olup, "+12tecavüz indir", gelip ulaştıkları yazı, sözlükte de entry olarak yer alan tecavüz mağduru ayşa köpeğin üçüncü duruşmasıdır.
    nasıl bir embesil, nasıl bir çöplük böyle bir anahtar kelime ile arama yapar, bilmiyorum, bilmek de istemiyorum. ama, bu tür yaratıklar yeryüzünde varolduğu sürece küçük çocuklar ve hayvanlar gibi masum ve korunmasızların herdaim cinsel ve yaşamsal tehlike altında olacağını biliyorum.

4 Ağustos 2012 Cumartesi

Her Zoofilin Potansiyel Pedofil Olması - 2. yazı

hayvan katillerinin, hayvanlara eziyet, işkence, tecavüz, şiddet gibi kötü muamelelerde bulunanların halihazırdaki h.k.k.'a göre kabahat, yasalaşacak olan yeni tasarıya göre hayvana yönelik suç işleyenlerin, suçlu psikolojilerinin yanısıra böyle bir vahşet eylemine yer verecek kadar ahlaki çöküntü içinde olmaları hasebiyle her türlü ahlaka aykırı davranışlarda bulunacağı, bu şiddet eylemlerini insana yönelik olarak da devam ettirecekleri krimonolojiye göre kesin olarak bilindiğinden her hayvan katili potansiyel insan katilidir şeklinde genelleyebileceğimiz ifade.
bu entryyi yazma nedenim şu haber:
bir süre önce hayvansevergazetesinde rastladığım bu haberin verileri suçlu psikolojisi bakımından çok iyi bir örnek teşkil etmektedir.
bu büyümüş de küçülmüş, zamanından önce ve fazla gelişmiş satanist kedi katili z.s. de bu ahlaki çöküntü içinde olanlardan birisidir.
2010 yılında daha 12 yaşındayken zavallı masum bir kedinin önce daha hayattayken çekilmiş resimlerini, devamında ise bu yaşta bir "çocuk" tan beklenmeyecek kadar gaddarlıkla işkence ederek öldürüp, eziyetler ettiği, kesip biçtiği resimlerini yayınlayarak toplumda infial oluşturan bu z.s. işlediği bize göre suç, mevzuata göre kabahat nedeniyle herhangi bir yaptırıma tabi tutulmamıştı. yeni düzenlemeyle bu fiili işleyenler 2 yıla kadar hapis cezası ile yargılanacaklardır. artık kabahat olarak görülmeyecek idari para cezası yerine hapis cezası öngörülecektir.
ki, yeni düzenlemenin yetersiz de olsa tek olumlu değişikliği bu hükümdür, hayvanlar lehine iyiletirme yaptığı tek hüküm budur. diğer hükümler maalesef hayvanlar aleyhine. detaylı bilgi için: (bkz: yeni hayvanları koruma kanunu tasarısına hayır)

bu kedi katili "çocuk" o dönemde ailesi tarafından facebook üzerinden kendisinin yayınlamış olduğu kediye işkence resimlerine ve kendisine ait yine o yaşta çocuktan beklenemeyecek ölçüde müstehcen resimlerine ve bu eyleminin vahşet içeriğine rağmen "veteriner olmak istiyor, bu nedenle o kediyi ölü halde bulmuşken kesip biçmiş, kesinlikle öldürmemiş, kedi zaten ölüydü" şeklinde abuk gerekçelerle savunulmuştu. bu apaçık bir yalandı, zira bu z.s. bu açıklamanın hemen ardından aynı kedinin hayattayken çektiği resmini bir kez daha gözlerimize sokarcasına yayınlamıştı.
özetle, normal bir ailenin bu halde bulunan kızına hemen sahip çıkarak gerekli pediatrik, psikolojik muayeneleri ve tedavileri yaptırması, ahlaki açıdan özen göstermesi, ahlaka mugayır davranışlarına son vermesi için çaba göstermesi gerekirken bunu yapmamış, "çocuğu" kendi haline bırakmaya devam etmişti.
bu "çocuk" daha olayın vuku bulduğu ilk günlerde facebook sayfasında müstehcen resimleriyle birlikte cinsel ilişkilere girdiğini gayet fütursuzca, arsızca anlatıyordu. bu "çocuk" daha 12 yaşındaydı. bu yaşta bir çocuk için endişe verici olması gereken müstehcen resimleri ve cinsellik yaşadığına yönelik söylemleri ailesi, okulu, sosyal hizmetler tarafından nasıl gözardı edilmiş, bunu algılayamadım.

daha reşit olmadan, henüz gelişme çağındaki bir "çocuk"ken muhtemelen bunları belirttiği 12 yaşından önce bile bu tür ilişkilere kendi rızasıyla, görsellerle destekleyerek v.s. giren bir "çocuğun", 14 yaşına geldiğinde haberde detayları belirtilen daha tiksinti verici detaylarla süslenen yaşamı dehşet vericidir.
buna göre, bu "çocuk" küçük yaştan itibaren kendi rızasıyla çok sayıda birliktelik yaşamıştır. dehşet verici detayların haberden okunmasını öneririm.
çok sayıda rızaya dayalı birliktelikten sonra 2 kez rızası dışında birliktelik yaşayınca bu "çocuk" şikayetçi olmuş. rızasıyla olanlardan şikayetçi olmamış, zorla olanlardan şikayetçi olmuş.
özetle, bu "çocuğun" başına bunların geleceği başından belliydi. bu "çocuğun" yaşamında kötüye gidiş olduğu, aile, okul, sosyal hizmetler tarafından kontrol altına alınmazsa, müdahale edilmezse daha da olumsuz olayların yaşanabileceği apaçık ortadayken bunların yapılmaması endişe verici ve ayrı bir davayı gerektiren bir konudur. bu "çocuğun" ailesinden alınarak, ailesi velayet haklarından mahrum edilerek, sosyal hizmetlerde kontrol altına alınması gerekirdi daha ilk kediyi katlettiği zamanda, bu yapılmayıp ihmalkar ailesinin yanında yaşamaya devam edince işte bu haberdeki olaylar yaşanmış. halen geç değil, reşit olmayan bu "çocuk" derhal sosyal hizmetler tarafından himaye altına alınıp rehabilite edilmeli, daha kötü olaylar yaşanmadan, bu "çocuk" bu ahlaki yozlaşma içindeyken daha da kötü yollara düşmeden.

bu arada, bazı çocuk tecavüzü davalarında adli tıp tarafından verilen "mağdur/mağdurenin rızası vardı" raporlarına toplum olarak tepki veriliyor, "o daha bir çocuk nasıl rızası olur" deniyor ya, işte böyle olur. aynen bu olaydaki gibi olur.
daha 12 yaşında canlılara şefkatle yaklaşması, sevgi göstermesi gerekirken merhamet duygusundan yoksun bir "çocuk" bir kediyi satanist gerekçelerle (yada gerekçesiz) eziyet edip, öldürüp, kesip biçiyor, devamında sosyal medyada müstehcen resimlerini yayınlıyor, cinsel ilişki yaşadığından bahsediyor, bahsetmekle kalmayıp bunu eyleme döküyor, çok sayıda insanla kendi rızasıyla birlikte olup, sadece rızası olmayan iki kişiden şikayetçi oluyorsa, cinsel ilişkilerde kendi rızasının bulunduğu sözkonusu olur. adli tıpta kabzımallar değil, kendi alanında uzman bilirkişiler çalışmaktadır, bu eğitimi almamış insanlardan daha iyi bildikleri kesin kendi mesleklerini. eleştiriken aklınıza bu z.s. gelsin, "acaba?" deyin, "kendi rızası var"la ilgili raporlar yayınlandığında.

3 Haziran 2012 Pazar

HER ZOOFİLİN POTANSİYEL PEDOFİL OLMASI


kriminolojide öngörülmektedir. suç bilimine göre bazı suçlar kişilerin eğilimi gereği işlenir. örneğin, fetişistlerin kadın iç çamaşırı çalma, böylece hırsızlığa meyilli olması, uyuşturucu bağımlılarının yine hırsızlığa eğilimli olması gibi. bu anlayışa göre, cinsel saldırı suçluları da yine bu korkunç eğilimlerine göre, en zayıf halkadan başlayarak ilerler, suç işlemeğe devam ederler.
en zayıf halka olan hayvana tecavüz eden zoofil, daha sonra fırsatını bulunca bu suçu çocuklar üzerinde işler, pedofiliğe yönelir.
artık durdurulamaz hale gelir, hem hayvanlara, hem de çocuklara, eline geçirdiği tüm masum, zayıf, korumasız cana tecavüz etmeğe, çoğunlukla da suçu örtbas etmek için bu canları öldürmeğe devam eder.
maalesef, dürüst, vicdanlı insanlara gösterilmeyen, ama konu suçlular olunca ortaya çıkan toplumsal engin hoşgörü gereği, ağır bir ceza da almazlar. örneğin, hayvan ve çocukları bunların şerrinden koruyabilecek müebbet hapis gibi bir cezayla toplumdan uzaklaştırılabilecekken, bu yapılmaz. hayvanlara yönelik suçlar için idari para cezası, çocuklara yönelik olanlar için de "rızası olabilir" gibi saçmalıklara dayanılarak en alt sınırdan ceza uygulanarak toplumun arasına yeni suçlar işlemek üzere salıverilirler.

hayvan hakları savunucuları olarak yoğun bir şekilde belirttiğimiz üzere, hayvanlara eziyet eden, canlara yönelik işkence ve kötü muamelede bulunan, tecavüz, yaralama ve öldürme eylemlerini yapan faillerin, bir sonraki adımları ve kurbanlarının insan olacağı kaçınılmazdır. çünkü, bir kere masum ve savunmasız canlılara karşı bu tür vahşet eylemlerini uygulayabilen her varlık, mutlaka insanlara yönelik de bu tür suç davranışlarını gerçekleştirecektir, aksinin düşünülmesi mümkün değildir.
toplumun tepkisini çeken o menfur suçta da olduğu gibi (üvey dayının 5 (beş) yaşında yavrucağa tecavüz eylemi) bu suç, söz konusu o şüpheli "dayı"nın ilk suçu değildir. bu "dayı" bu masum yavrucaktan önce de köydeki bilumum zavallı hayvana tecavüz etmesi ile biliniyormuş. hayvana tecavüzün suç değil, kabahat olarak tanımlanıyor olması hasebiyle de herhangi bir cezai işleme tabi tutulmamış, muhtemelen - en iyi ihtimalle - bulunduğu ildeki il çevre ve orman müdürlüğü yetkililerinin düzenlediği hayvan hakları ihlali tutanağı ile idari para cezası verilmiştir. (ki ödediğini de hiç sanmıyorum). h.k.k. madde 14-de belirtilen yasakları ihlal eden şahıslar h.k.k. madde 24-de belirtilen idari para cezası müeyyidesine tabi tutulurlar, herhangi bir cezai takibat söz konusu olmaz. yine bu olayda bu "dayı" zoofil ve potansiyel pedofil olarak, önce hayvanlara, sonra çocuklara tecavüz etmiş, işkence ve eziyet yapmıştır.

uzun yıllardır hayvan hakları savunucuları olarak savunduğumuz gibi hayvana yönelik hukuka aykırı her türlü eylemin kabahat değil de, suç olarak tanımlanması ve kabahatler kanununun kapsamından çıkarılarak t.c.k. kapsamına alınması gerektiği bu son çirkin olayla da apaçık ortaya çıkmıştır. buna göre, eğer başbakan ve kurmaylarının hayvan hakları savunucularına seçimden önce söz verdiği gibi bu haklı talep yerine getirilerek hayvana tecavüz ve bilumum kötü muameleyi yapanlar idari para cezası değil, hapis ve adli para cezası gibi yaptırımlara tabi tutulsaydı bu durumda, söz konusu bu küçük zavallı kız bu eziyetlere de maruz kalmayacaktı. şöyle ki, bu "dayı" hayvana tecavüz suçuyla yargılanıp hapis cezasına tabi tutulsaydı, bu durumda hapiste bulunacağından, bu zavallı kızcağız bu menfur eyleme maruz kalmayacaktı.
tabi, burada sosyal hizmetler yetkililerinin de ihmali söz konusudur. bu zavallı yavrucağın, hayvanlara tecavüz edecek kadar cinsel suça meyilli bir kimsenin himayesi altında bırakılmaması ve ivedilikle sosyal hizmetler bünyesinde korunmaya alınması gerekirdi.

özetle, bir canlının kafasını ezerek canını alacak kadar şiddet eğilimli birinin - ufuk günaydın, eğer gerekli cezaya hükmedilmezse, insana yönelik şiddet eylemlerine başvurabileceği apaçık ortadadır. 10. duruşmada yargılamanın sonuçlanmasını ve bu sanığın hakettiği 3 (üç) yıllık hapis cezasına tabi tutulmasını temenni etmekteyim hem zavallı hayvanlar, hem de insanlar adına.

yine, ayşa köpeğe tecavüz ettiği sırada suçüstü yakalanan şerafettin şenol isimli, şeref gibi anlamlı bir özellikten nasibini almamış sanığın potansiyel pedofil olduğu apaçık ortadadır. masum bir köpeciği sürükleyerek evine götürüp tecavüz eden bu insanlık lekesinin, aynısını bir çocuğa yapacağı, yine suç bilimine göre mutlaktır.

1 Haziran 2012 Cuma

TECAVÜZ MAĞDURU AYŞA KÖPEĞİN İLK DURUŞMASI - 3. ve 4. Yazılar


9 gün sonra, salı günü, 21.02.2012 tarihinde gerçekleşecek, geniş katılımlı olmasının hayvan hakları adına son derece faydası olacağı apaçık ortada bulunan duruşma.
toplumun hemen hemen her kesiminde hayvanlara yönelik tecavüz, şiddet, kötü muamele, öldürme, işkence v.s. gibi acımasız bizlere göre suç, mevzuata göre maalesef kabahatlerde yoğun tepki oluşmakta, bu tür olaylar herkesin vicdanını sızlatmakta, her orta zekalı, makul ve normal insanın çeşitli şekilde tepkisine mazhar olmaktadır.
örneğin, sözlükte de sıklıkla hayvan haklarına yönelik somut ihlal olayları başlıklaştırılmakta ve bu başlıkların altına onlarca entry girilerek, tepkiler belli edilmekte, toplumsal bilinç oluşturulmaya çalışılmaktadır. bu doğal olarak son derece faydalı bir davranış biçimidir. bu tür vahşet olaylarını onaylayan, takdir eden kimse olmadığını görmek* sevindiricidir.
buna ilaveten, bu tür tepkilerin amacına ulaşması için yapılması gereken sadece bu tür fiillere karşı tepki söyleminde bulunmakla yetinmemek, eyleme de dökmektir.
özetle, sözlükte hayvan hakları ihlallerine yönelik somut olay başlıkları açıldığında başlığı açan ve başlık latına entry girenlerin yapması gereken bu tür olayları duyurmakla kalmamak, bu olaylara karşı topluma izleyebileceği hukuki yolları da göstermektir. bir olayı duyurduğumuzda izlenmesi gereken yolları belirtmez, sadece olayı duyurmakla kalırsak eksik işlem yapmış oluruz. doğru olan davranış, izlenebilecek hukuki yolu mutlaka göstermektir.
yani, bu olaya üzüldük, tepkimizi söylem olarak belirttik, burada bırakmamalı, devamını getirmeli, eyleme geçmeliyiz.
bu da ilgili olayı yetkili mercilere şikayet ederek mümkün olur.
devamında ise yaptırım uygulanıp uygulanmadığını takip etmek gerekmektedir.
sahipli hayvanlara yönelik olaylarda yetkili merciler - mahkemelerdir. mahkemelerde açılan davaları takip etmek, duruşmalara katılmak son derece önemlidir.
sahipli hayvanlara yönelik ihlallerde zaten sahipli hayvanın sahibi şikayetçi olur, dava açılır ve biz hayvan hakları savunucularının yapması gereken duruşmalara giderek o hayvan sahibinin hak aramasına destek vermektir. ufuk günaydın'ın duruşmaları.
yine bu başlıkta belirtilen ayşa köpek'in duruşmaları gibi.
sahipsiz hayvanlara yönelik ihlallerde ise yetkili merciler- söz konusu ihlalin gerçekleştiği ildeki `il çevre ve orman müdürlüğü`dür. sahipsiz hayvanlara yönelik ihlallerde her insan söz konusu olayın gerçekleştiği ilin çevre ve orman müdürlüğüne telefon, faks, email ve yazılı yollarla başvuruda bulunarak yaptırım uygulanmasını talep edebilir.

tecavüze uğrayan binlerce candan birisi olan ayşa köpek'in durumuna sadece üzülmekle yetinmek vicdanınızı sızlatıyorsa, eylemde bulunmak istiyorsanız, 21.02.2012 tarihli duruşmaya katılın, zavallı köpeciğin hakkını çok sayıda arayan olduğunu herkese gösterin.

yer: istanbul kadiköy 6.asliye ceza mahkemesi
tarih: 21 şubat 2012 salı
saat: 09:30

-----------------------------------------------------------------------------------------------------

21.02.12 tarihinde gerçekleşmiş, sanık ş.ş. ve müdafiinin katılmaması ile sonuçlanarak, 31 mayis 2012 tarihine ertelenmiştir.
ikinci duruşmaya katılmak isteyenler için bilgi:
31 mayıs 2012
saat: 10:30
yer: kadiköy 6. asliye ceza mahkemesi (kadıköy nikah dairesi karşısı)
(bkz: tecavüz mağduru ayşa köpeğin ikinci duruşması)

bu arada kedi yamuk'un katil zanlısı ufuk günaydının 8. (sekizinci) duruşması 17 mayıs 2012 tarihinde yapılacaktır, can dostlarımızın hakkını aramak isteyen, duruşmalarını takip eden, katılacak olan çok sayıda gerçek insana duyurulur.

TECAVÜZ MAĞDURU AYŞA KÖPEĞİN İLK DURUŞMASI - 1. ve 2. Yazılar

Resimde görülen tecavüz mağduru Ayşacan köpek, 31.05.2012 tarihinde yapılan duruşmasına kendisi de katılmıştır.
------------------------------------------
ilk duruşma şubat ayında yapılacaktır. UNUTMAYALIM, HER ZOOFİL, POTANSİYEL PEDOFİLDİR!!!
sitesindeki en son haberde, istanbul'da ayşa adlı sokak köpeğinin tecavüze uğraması nedeniyle, sokakta kontrol altında bakmakta olan hayvan hakları savunucularının çabası ile açılan davanın şubatta gerçekleşecek olan ilk duruşmasına katılım çağrısı yer alıyor.
istanbul'da bulunan tüm hayvan dostlarının bu duruşmaya katılarak, zavallı köpeciğin hakkını araması ve bu sokak köpeğine sahip çıkan gerçek insanlara destek vermesi gerekmektedir.

yer: istanbul kadiköy 6.asliye ceza mahkemesi
tarih: 21 şubat 2012 salı
saat: 09:30

ufuk günaydın adlı kedi yamuk'u işkenceyle öldürmekten yargılanan ve yargılaması devam eden, 6. duruşması 31 ocak 2012 tarihinde yapılacak olan sanığın yargılanmasını sağlayan kedi yamuk'un can dostu ahmet hüsnü arda baran gibi bu zavallı köpeğe sahip çıkan şimdilik adını bilmediğimiz bu gerçek insanlara da desteğimizi esirgemeyelim.
----------

kendisine bakıp gözeten bir kaç iyi insanla karşılaştı diye, maalesef tüm insanları onlar gibi zannettiği ve çoğu zaman vahşileşe bilen insan denen mahluktan korkmayıp yaklaştığı için, bir gece arabaya konularak kaçırılıp tecavüz edilen zavallı ayşa köpek'in hakkının aranacağı, 21.02.2012 tarihli duruşma.
h.k.k. halihazırdaki insanmerkezli halinden çıkarılarak, ecocentric (doğamerkezli) bir anlayışla yeniden yasalaşmadığı, kabahatler kanunu kapsamından çıkarılarak t.c.k. kapsamına alınmadığı, hayvanlara yönelik suçlara insanlara yönelik suçlarla aynı yaptırımlar uygulanmadığı sürece sonsuza kadar devam edecek olan suçun duruşmasıdır ayrıca.

TÜRKİYE'DEKİ HAYVAN TECAVÜZCÜLERİ



en iyi ihtimalle binde birinin medyaya yansıdığı, milyonda birinin de hukuki takibinin yapıldığı makul, orta zekalı ve normal her insanın algılamakta zorlandığı, son derece yaygın olan ve yoğun olarak gerçekleşen dehşetengiz olayların failleri.
bunlardan birisi de tülin palay elmasoğlu isimli gerçek insanın bakıp gözetmekte olduğu ayşacan'ı sürükleyerek götürüp arabası ile kaçıran ve çok sayıda hayvan haklarına duyarlı gerçek insanın çabaları ile harekete geçen polisin suçüstü yakaladığı ş.ş.dir.
ilgili başlık altında da belirttiğim gibi bana göre en iyi ihtimalle 3 yıl hapis cezası alacak olan bu ş.ş. gibi sapık zihniyetlilerin şerrinden küçük çocuk ve sahipsiz sokak hayvanlarının korunması için isminin kısaltmaya gidilmeden tam olarak yazılması, duyurulması gerekmektedir. böylece hem toplum vicdanında yargılanmaya devam eder, hem de masum canlar bu şahıstan uzak tutulur.
örneğin, abd'de ve ab ülkelerinde pedofillerin isimleri bölge sorumlularında bulunuyor, yani diyelim ki, x bölgesinde ev kiralayacak yada alacak olan kimse rahatlıkla o bölgede pedofil yaşayıp yaşamadığını öğrenebiliyor. böylece çocuklarını koruma altına alabiliyor. türkiye'de de benzer uygulamaya gidilmesi bu tür hayvan ve çocuklara yönelik cinsel saldırı suçu işleyenlere karşı toplumun gerekli önlemleri almasını sağlayabilir. aksi takdirde, örneğin yan komşusunun hayvana tecavüzden suçlu bulunduğunu bilmeyen komşunun hem can dostunu, hem de çocuğunu bu sapığın şerrinden koruyabilmesi mümkün değildir.
benzer olay, türkiye'de, bir köyde hayvanlara tecavüz etmesi ile bilinen ve herhangi bir yaptırım uygulanmayan "dayı"nın 5 yaşındaki masum yavrucağa tecavüz etmesi şeklinde gerçekleşmişti.
sadece hayvanseverlerin, hayvan haklarına duyarlı insanların ve hayvan hakları savunucularının değil, toplumun tamamının hayvana tecavüzü suç olarak algılaması ve insana yönelik tecavüz suçundan farklı olmadığını anlaması son derece önemlidir, hem hayvanların hem de insanların bu sapıkların zulmünden, saldırısından korunabilmesi bakımından.
hayvana tecavüz suçu kesinleşmiş olan, hüküm giymiş bulunan tüm sapıkların isimlerinin deşifre edilerek listelenmesi yine amacauygun olacaktır.

31 Mayıs 2012 Perşembe

HER ZOOFİL, POTANSİYEL PEDOFİLDİR - AYŞA KÖPEK 2. DURUŞMASI BUGÜN YAPILDI

tecavüz mağduru ayşacan
Ayşa köpeciğin 2. duruşmasının bugün yapılacağını bir çok defa belirtmiştim. Duruşma bugün yapıldı.  Buna göre, Ş.Ş. adlı tecavüzcü zoofil, çok sayıda başka köpeğe tecavüze devam etmekte olduğu bildirildi.
Duruşma sanığın katılmaması üzerine 28.11.2012 tarihine ertelenmiş, sanık hakkında yakalama kararı çıkartılmış. Hakim ufuk günaydın davasının sıklıkla rahatsızlandığı için sürekli duruşma erteleyen, kedi yamuk davası gibi nas - ı ızrar (mala zarar) davasını şimdilik 10 duruşmaya yayan hakimden farklı olarak gayet iyiniyetli ve sağduyulu davranmış. Hakimin bu olumlu tutumuna güvenerek ayşa köpeğe tecavüz ederken suçüstü yakalanan Ş.Ş. davasının hızlı ve adil bir şekilde sonuçlanacağını umut ediyoruz.
Bu arada Ayşa köpecik kendisini bakıp gözeten Tülin Palay Elmasoğlu ile birlikte kendi davasına katılmış, güzelim zavallı can.

Başlıkta belirttiğim her zoofil potansiyel pedofildir ifadesine gelirsek, kriminolojide de yeri olan bu durumu daha önce de bir çok kez belirtmiştim.
Söz konusu durumu belirttiğim entrymden ilgili kısmı buraya alıntılıyorum:

"hayvan hakları savunucuları olarak yoğun bir şekilde belirttiğimiz üzere, hayvanlara eziyet eden, canlara yönelik işkence ve kötü muamelede bulunan, tecavüz, yaralama ve öldürme eylemlerini yapan faillerin, bir sonraki adımları ve kurbanlarının insan olacağı kaçınılmazdır. çünkü, bir kere masum ve savunmasız canlılara karşı bu tür vahşet eylemlerini uygulayabilen her varlık, mutlaka insanlara yönelik de bu tür suç davranışlarını gerçekleştirecektir, aksinin düşünülmesi mümkün değildir. 
dünden itibaren toplumun tepkisini çeken o menfur suçta da olduğu gibi (üvey dayının 5 (beş) yaşında yavrucağa tecavüz eylemi) bu suç, söz konusu o şüpheli "dayı"nın ilk suçu değildir. bu "dayı" bu masum yavrucaktan önce de köydeki bilumum zavallı hayvana tecavüz etmesi ile biliniyormuş. hayvana tecavüzün suç değil, kabahat olarak tanımlanıyor olması hasebiyle de herhangi bir cezai işleme tabi tutulmamış, muhtemelen - en iyi ihtimalle - bulunduğu ildeki il çevre ve orman müdürlüğü yetkililerinin düzenlediği hayvan hakları ihlali tutanağı ile idari para cezası verilmiştir. (ki ödediğini de hiç sanmıyorum). h.k.k. madde 14-de belirtilen yasakları ihlal eden şahıslar h.k.k. madde 24-de belirtilen idari para cezası müeyyidesine tabi tutulurlar, herhangi bir cezai takibat söz konusu olmaz. 

uzun yıllardır hayvan hakları savunucuları olarak savunduğumuz gibi hayvana yönelik hukuka aykırı her türlü eylemin kabahat değil de, suç olarak tanımlanması ve kabahatler kanununun kapsamından çıkarılarak t.c.k. kapsamına alınması gerektiği bu son çirkin olayla da apaçık ortaya çıkmıştır. buna göre, eğer başbakan ve kurmaylarının hayvan hakları savunucularına seçimden önce söz verdiği gibi bu haklı talep yerine getirilerek hayvana tecavüz ve bilumum kötü muameleyi yapanlar idari para cezası değil, hapis ve adli para cezası gibi yaptırımlara tabi tutulsaydı bu durumda, söz konusu bu küçük zavallı kız bu eziyetlere de maruz kalmayacaktı. şöyle ki, bu "dayı" hayvana tecavüz suçuyla yargılanıp hapis cezasına tabi tutulsaydı, bu durumda hapiste bulunacağından, bu zavallı kızcağız bu menfur eyleme maruz kalmayacaktı.
tabi, burada sosyal hizmetler yetkililerinin de ihmali söz konusudur. bu zavallı yavrucağın, hayvanlara tecavüz edecek kadar cinsel suça meyilli bir kimsenin himayesi altında bırakılmaması ve ivedilikle sosyal hizmetler bünyesinde korunmaya alınması gerekirdi.

özetle, bir canlının kafasını ezerek canını alacak kadar şiddet eğilimli birinin, eğer gerekli cezaya hükmedilmezse, insana yönelik şiddet eylemlerine başvurabileceği apaçık ortadadır. 6. duruşmada yargılamanın sonuçlanmasını ve bu sanığın hakettiği 3 (üç) yıllık hapis cezasına tabi tutulmasını temenni etmekteyim hem zavallı hayvanlar, hem de insanlar adına."

not: bu ve diğer başlıklarda hayvan haklarına yönelik entrylerimden tamamen veya kısmen alıntılar yaparak diğer sözlük/forum/bilumum sosyal medya aracında kendi entrysi/yazısı gibi yayınlayanların hayvan haklarına yönelik ilgisini takdir etsem de, hem fikri hakların korunması adına, hem de uzmanlık alanında hayvan hakları mevzuatı da bulunan ve bu nedenle sözlükte bulunma sebebim olarak- hayvan hakları ve ihlallerine yönelik hususlarda gerekçeli olarak hukuki görüş açıklayan bir hukukçu olmam hasebiyle, bu tür yarım yamalak alıntılayarak entrylerin içeriğinin bozulmasının önlenmesi adına, entrylerimi alıntılamak isteyenlere önerim, entrynin kırparak yarım yamalak değil tamamen kopyalanıp yapıştırılması, ama altına "bu entry ekşisözlük'ten alınmıştır" yazılmasıdır.