26 Mayıs 2012 Cumartesi

HAYVANA SAHİBİ TARAFINDAN EZİYET EDİLMESİ - 1. YAZI


sahipli bir hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi şeklinde tezahür eden, 5199 sayılı hayvanları koruma kanununda düzenlenen, yaptırımı idari para cezası olan suç.
h.k.k.madde 14, a bendinde bu suç tanımlanmıştır, buna göre,
a. hayvanlara kasıtlı olarak kötü davranmak, acımasız ve zalimce işlem yapmak, dövmek, aç ve susuz bırakmak, aşırı soğuğa ve aşırı sıcağa maruz bırakmak, bakımlarını ihmal etmek, fiziksel ve psikolojik acı çektirmek yasaktır.
bu suçun yaptırımı h.k.k. madde 28, k bendi uyarınca 400 tl idari para cezasıdır. buna göre, il çevre ve orman müdürlüğüne bir dilekçe ile başvurulduğunda, söz konusu müdürlük yetkilileri eziyet gören hayvana el koyarak, eziyet edildiği yerden alır ve rehabilite ve bakımevine gönderir, eziyet eden sahibine de idari para cezası uygular.
yani, buna göre, çevremizde sahibi olduğu hayvana eziyet eden, işkence eden, aç-susuz şekilde bırakan, çoğunlukla karşılaştığımız üzere özellikle köpekleri balkon veya teraslarda aç-susuz, karda, kışta, aşırı yaz sıcağında kendi halinde bırakan, özetle ilgili kanun maddesindeki hükümlere aykırı davranan bir komşu, arkadaş, akraba, işveren v.b. gördüğümüzde bu davranışın suç olması nedeni ile, hem hayvana eziyet eden sahibine idari para cezası uygulanması, hem de eziyet gören hayvanın sahibinin elinden kurtarılması için bulunduğumuz ildeki çevre ve orman müdürlüğüne eziyet edilen hayvanın bulunduğu yerin açık adresinin belirtildiği bir dilekçe ile başvurmamız halinde, söz konusu çevre ve orman müdürlüğü yetkilileri belirttiğimiz yere gelerek bir tutanak tutmak suretiyle hem eziyet gören hayvanı kurtaracak, hem de eziyet eden sahibine idari para cezası uygulayacaktır.
burada dikkat edilmesi gereken nokta genel olarak bilinenin aksine işlem yapmaya yetkili kurumun il tarım müdürlüğü değil, il çevre ve orman müdürlüğü olduğudur. h.k.k.-nu uygulamaya yetkili kurum çevre ve orman bakanlığıdır, ancak bu bakanlık işlerin daha hızlı yürümesi amacıyla yine söz konusu bu kanun gereği yetkilerini il çevre ve orman müdürlüklerine devretmiştir.
eziyet edilen sahipli bir hayvanla karşılaştığımızda, bu durumu gören ve de hayvan haklarına duyarlı olan, şikayet edebilecek kadar bilinçli olan tek insanın kendimiz olduğunu, bu hayvanın kurtarılması için belki de tek çaresinin bizim, ilgili kuruma bu durumu bildirmemiz olduğunu düşünerek hareket etmek amaca daha uygun olacaktır.
ek: 5199 sayılı hayvanları koruma yasası kabahatler kanunu kapsamında değerlendirildiğinden, bu kanunda öngörülen suçları işleyen yaratıklara uygulanan yaptırım maalesef bu cüzi idari para cezalarıdır. bu nedenle ister kendi hayvanı olsun, ister sahipsiz bir hayvan olsun, genel olarak hayvanlara eziyet eden tüm yaratıklara hapis, adli para cezası gibi cezalar uygulanamamaktadır. 5199 s.k. nun kabahatler kanununun kapsamından çıkarılarak t.c.k. kapsamına alınması durumunda sahibi olduğu hayvana veya sahipsiz bir hayvana işkence, eziyet, tecavüz gibi bilumum kötü muamelede bulunan yaratıklara hapis, adli para cezası uygulanabilecek, hayvanlara karşı işlediği suçar adli siciline işlenebilecektir, şimdiki durumdan farklı olarak.
bu gerçekleşene kadar 5199 s.k.-dakı bu eksik ama uygulanmakta olan düzenlemeleri bilmek ve örneğin bu olayda olduğu gibi sahibi tarafından eziyet edilen hayvanı kurtarmak için hangi prosedürlerin izleneceğini bilmek ve uygulamak gerekmektedir.

25 Mayıs 2012 Cuma

SANAYİ BÖLGESİNDE MAMA DAĞITIMI YAPTIĞIMIZ CANLAR - 1







Resimlerin tamamı tarafımızdan çok sayıda aç-susuz canın yaşama tutunmaya çalıştığı sanayi bölgelerinde mama dağıtımı yaptığımız sırada çekilmiştir. Şaşmaz, Macunköy, İvedik, Ostim, Sincan, Yıldız sanayi bölgelerindeki canlar çok olumsuz koşullarda yaşama tutunmaya çalışmakta olup, bu resimler oradaki canları beslediğimiz sırada tarafımızdan çekilmiştir. Tüm hakları tarafımıza aittir. Hiç bir şekilde kopyalanamaz, çoğaltılamaz, bu blog dışında hiç bir mecrada yayınlanamaz. Aksi durumda telif hakkı ihlali gerekçesiyle, ihlalde bulunan şahıs, kurum, kuruluş v.s. karşı hukuk yoluna başvuruda bulunacağız. 
Bu blog'daki tüm resim ve yazıların telif hakları mahfuzdur, yalnızca bu blog sahibi olarak, earthlings müstear adını kullanan gerçek kişiye aittir. 

ÖNEMLİ: Hayvan haklarına duyarlı, hayvansever veya hayvan hakları savunucusu olduğunu iddia edip de barınak ve çok çok kötü koşullarda, başka hiç bir yerde olmayacak kadar aç ve susuz yaşamaya çalışan canların bulunduğu sanayi bölgeleri ve barınak ziyareti yapıp, bu sahipsiz ve sevgiye muhtaç canlara sevgi, şefkat ve mama dağıtmayan, başlarını okşamayan, barınak ve sanayi bölgeleri gerçeğinden habersizlerin samimiyetine zerre kadar inanamıyorum. 
Barınaklar ve sanayi bölgelerindeki canların açlık, susuzluk, ilgisizlik ve sevgisizlikten ve de aşı ve ilaçsızlıktan öldüğü gerçeği apaçık bilinirken, "ben çok kötü oluyorum, hasta oluyorum gidince, bu yüzden barınak ziyareti ve sanayi bölgesi ziyareti yapmıyorum" diyenleri zerre kadar umursamıyorum hayvan hakları savunuculuğunda. 
Bu yaptıkları vejetaryen olup kürk giymeğe benzer. Hayvan hakları savunuculuğu bir bütündür. 
Vejetaryen olacaksın, kürk giymeyeceksin, barınak ve sanayi bölgelerindeki, orman ve adalarındaki, açlığa ve ölüme terk edilen canları ziyaret edip açlara yiyecek dağıtacaksın, bağış yapacaksın, bu fiili işleri yaptıktan sonra söylem olarak hayvan hakları hususunda çalışmalar yapıp diğerlerini bilgilendireceksin. Bunlardan birisinin bile yapılmaması hayvan hakları savunuculuğunu eksik bırakır. Öyle hayvan hakları savunuculuğu olmaz.
Özellikle yukarıda belirttiğim sanayi bölgelerinde sıklıkla gidilerek buralardaki aç ve susuz canlara mama dağıtmak, hasta olanlarını tespit edip iyileştirmek gerekmektedir. Ankara'da ikamet eden tüm hayvan dostlarına önemle duyurulur!!!