büyükada'ya gezmeye giden bir hayvanseverin birebir tanık olduğu son vahşet olayıyla birlikte tekrar bu hukuki çözüm yollarını takip etme gerekliliği ortaya çıkmış oldu. hayvan haklarına duyarlı herkese yukarıdaki linkte yer alan yolları takip ederek adalar faytonu terörüne son vermeye vesile olmayı önermekteyim.
bu arada şu hususu hatırlatmak fayda var. adalar'da fayton teröründe kullanılan bu zavallı canlar çoğunlukla hipodromlarda yıllarca eziyet edilen, kamçı, tekme, yumruk, doping v.s. yöntemlerle işkencelere maruz kalan yarış atlarıdır.
yani doğumdan ölüme bir eziyet geçidi mevcut bu canlar için. eziyetten eziyete koşuyorlar. aşama aşama eziyete tabi tutuluyorlar. doğdukları günden itibaren işkence ile tanışıp ölene kadar eziyet görüyorlar.
bu eziyete son vermek bizlerin elinde. yeterince uğraşıp çabalayıp bu canların kurtulmasına vesile olmak gerek. üzülüp ağlamakla yetinilip, hukuki çözüm yolları takip edilmediği sürece bu işkence dolu yaşamlar devam edecek. yeni vahşet olaylarıyla karşılaşmamak için harekete geç!
yaşanan son vahim olay şu:
"Hayatım boyunca unutamayacağım bir tablo. Büyükada da Pazar gunu tek veteriner yok, sahibi yok. 2 gün can cekismis. Duyarli bir gencin faytonculara seslenmesi ile yürüyüşümüzü bırakıp yanına gittik. Tablo çok vahimdi. 2 saat boyunca her yeri aradık. Kimse ilgilenmedi ve İstanbul'dan istediğimiz veteriner gelinceye kadar can verdi. Manastırdakiler ile ve belediyeden ölüsünü almaya gelenler ile tartıştık. Ne kadar acı çektiği eşelediği topraktan belli. Dogumundan 2 gün sonra sahibi tarafından fayton olarak kullanıldığından barsaklari ters donmus.Yavrusu ölümünden sonra anneyi emmeye çalışıyor. SIMDI DEVAM EDIN FAYTONLARA BINMEYE .Bu drama ortak olmaya devam edin. Sirklere gitmeye devam edin."