4 Haziran 2012 Pazartesi

KÜRK GİYEN ÜNLÜLER - 9. Yazı


(bkz: emine erdoğan)

bu resimlerden bu bayanın da yine kanlı kürk ticaretine kürk satın alıp giymek suretiyle destek verenler arasında yer almakta olduğunu görmekteyiz. gerçi diğer kürk giyen ünlüler gibi yoğun olarak kürk giyen biri olmadığından olsa gerek, bir iki resmini bulabildim kürklü olarak, ama yine de, ne olursa olsun, bir kez bile olsa kürk giymemesi, kanlı çarkın dönmesine katkı sağlamaması gerekirdi. bu yüzden: kürk giysi değil, %100 canlı. bunu anlamamak için özel çaba sarfetmek gerekiyor herhalde diye düşünmekteyim. http://webarsiv.hurriyet.com.tr/...3/01/25/240002.asp (resim bu linkte)
kürk sizin alıp giymeniz için değil, o canlar için yaratıldı. güzel! görünmek adına bir başka canlının canının, türlü işkencelerle daha canlıyken üzerinden koparılıp alınmasına göz yummak, ses çıkarmamak, daha da ötesi bu kanlı ticarete destek verip satın alıp giymek hem vicdana sığmaz, hem de ve de özellikle inançlı bir insana yakışmaz.
inançlı olan, dini değerle önem veren ve dine uygun yaşam sürenlerin, gelip giysisinin bir köşesine oturan kediyi rahatsız etmemek için namazını yarıda bırakan hz. muhammed'i (s.a.v.), karıncaları ezmemek için ayağına halhal takarak dolaşan hz. ömer'i, kedileri çok sevdiği ve sürekli bakıp gözetip beslediği, peşinde sürekli çok sayıda kediyle dolaştığı için peygamber tarafından ebu hureyre* adı uygun görülen sahabeleri her açıdan örnek alanlar, hayvan sevgisi söz konusu olunca neden örnek almazlar, anlamak mümkün değil.
hz. muhammed (s.a.v.) ve kedi hikayesi, komünizmin din karşıtı ve ateizmi dayattığı o korkunç ortamda, o kabus ve özgürlüklerden uzak günlerde, ninem tarafından bana anlatılmıştı. dini eğitimin olmadığı, din kavramının yasaklandığı, dini değerleri uygulamayı bırakın, dile getirenlerin hapse atıldığı, öldürüldüğü, s.s.c.b.'nin yıkımına doğru, son yıllarda camilerin sadece yılda bir kez, o da muharremlik döneminde sadece 1 (bir) aylığına açıldığı ve bir ay tamamlanınca kapılarına kocaman kilitlerin takıldığı o koşullarda, benim yaşlı ninemin bile bildiği, artık nasıl duymuşsa muhtemelen çocukken ona da ninesi tarafından anlatılmış bulunan, dine yönelik her türlü olumsuz koşula ve kısıtlamaya rağmen aklının bir köşesinde tutarak bana aktardığı hz. muhammed (s.a.v.) ve kedi olayını - yine o ateizm ortamında, benim bile çocuk aklımla anladığım, etkilendiğim bu önemli ve hayvan haklarına islamın bakışını apaçık ortaya koyan hikayeyi - emine erdoğan'ın bilmemesi düşünülemez.
dindar bir insan olarak hayvan haklarına daha olumlu yaklaşması, hayvan hakları için çaba göstermesi gerekirken, herhangi bir çalışmada bulunmayıp bilakis kürk - beyaz tilki kürküymüş - giyerek hayvan haklarını ihlal ettiği için kendisini kınıyor, kürke hayır! diyorum.

ek olarak, en beğenilen ilk on entrymin içinde en az dört - beş tane kürk giyen ünlüler entrysi yer almakta olduğundan, hayvan haklarına duyarlı çok sayıda sözlük yazarının kürk konusunu önemsediğini anlıyorum. buna rağmen, bu başlığın, biri amacauygun, diğeri "aslan adam vincent" cümlesinden ibaret iki entry dışında sadece benim entrylerimden oluşması ilginç bir tezatlık olarak görünüyor tarafıma.
bu başlığa katkıda bulunarak kanlı kürk ticaretine destek verenleri topluma duyurmak, kınamak, böylece hayvan haklarına nokta kadar bile olsa destek vermiş olmak yönünde çağrıda bulunuyorum hayvan haklarına duyarlı kimselere.
bu çok zor bir eylem değil. herhangi bir mecrada kürk giyerek, hayvan haklarını ihlal ederek, topluma yanlış örnek olan, çoğunlukla ünlü özentisi ve taklitçisi toplumu kürk giymeğe özendiren ünlülerin adını buraya yazarak, yaptığını doğru olmadığını, hayvan hakları ihlali olduğunu anlatmak son derece basit ama oldukça etkili.
(earthlings, 03.06.2012 12:44)


3 Haziran 2012 Pazar

HER ZOOFİLİN POTANSİYEL PEDOFİL OLMASI


kriminolojide öngörülmektedir. suç bilimine göre bazı suçlar kişilerin eğilimi gereği işlenir. örneğin, fetişistlerin kadın iç çamaşırı çalma, böylece hırsızlığa meyilli olması, uyuşturucu bağımlılarının yine hırsızlığa eğilimli olması gibi. bu anlayışa göre, cinsel saldırı suçluları da yine bu korkunç eğilimlerine göre, en zayıf halkadan başlayarak ilerler, suç işlemeğe devam ederler.
en zayıf halka olan hayvana tecavüz eden zoofil, daha sonra fırsatını bulunca bu suçu çocuklar üzerinde işler, pedofiliğe yönelir.
artık durdurulamaz hale gelir, hem hayvanlara, hem de çocuklara, eline geçirdiği tüm masum, zayıf, korumasız cana tecavüz etmeğe, çoğunlukla da suçu örtbas etmek için bu canları öldürmeğe devam eder.
maalesef, dürüst, vicdanlı insanlara gösterilmeyen, ama konu suçlular olunca ortaya çıkan toplumsal engin hoşgörü gereği, ağır bir ceza da almazlar. örneğin, hayvan ve çocukları bunların şerrinden koruyabilecek müebbet hapis gibi bir cezayla toplumdan uzaklaştırılabilecekken, bu yapılmaz. hayvanlara yönelik suçlar için idari para cezası, çocuklara yönelik olanlar için de "rızası olabilir" gibi saçmalıklara dayanılarak en alt sınırdan ceza uygulanarak toplumun arasına yeni suçlar işlemek üzere salıverilirler.

hayvan hakları savunucuları olarak yoğun bir şekilde belirttiğimiz üzere, hayvanlara eziyet eden, canlara yönelik işkence ve kötü muamelede bulunan, tecavüz, yaralama ve öldürme eylemlerini yapan faillerin, bir sonraki adımları ve kurbanlarının insan olacağı kaçınılmazdır. çünkü, bir kere masum ve savunmasız canlılara karşı bu tür vahşet eylemlerini uygulayabilen her varlık, mutlaka insanlara yönelik de bu tür suç davranışlarını gerçekleştirecektir, aksinin düşünülmesi mümkün değildir.
toplumun tepkisini çeken o menfur suçta da olduğu gibi (üvey dayının 5 (beş) yaşında yavrucağa tecavüz eylemi) bu suç, söz konusu o şüpheli "dayı"nın ilk suçu değildir. bu "dayı" bu masum yavrucaktan önce de köydeki bilumum zavallı hayvana tecavüz etmesi ile biliniyormuş. hayvana tecavüzün suç değil, kabahat olarak tanımlanıyor olması hasebiyle de herhangi bir cezai işleme tabi tutulmamış, muhtemelen - en iyi ihtimalle - bulunduğu ildeki il çevre ve orman müdürlüğü yetkililerinin düzenlediği hayvan hakları ihlali tutanağı ile idari para cezası verilmiştir. (ki ödediğini de hiç sanmıyorum). h.k.k. madde 14-de belirtilen yasakları ihlal eden şahıslar h.k.k. madde 24-de belirtilen idari para cezası müeyyidesine tabi tutulurlar, herhangi bir cezai takibat söz konusu olmaz. yine bu olayda bu "dayı" zoofil ve potansiyel pedofil olarak, önce hayvanlara, sonra çocuklara tecavüz etmiş, işkence ve eziyet yapmıştır.

uzun yıllardır hayvan hakları savunucuları olarak savunduğumuz gibi hayvana yönelik hukuka aykırı her türlü eylemin kabahat değil de, suç olarak tanımlanması ve kabahatler kanununun kapsamından çıkarılarak t.c.k. kapsamına alınması gerektiği bu son çirkin olayla da apaçık ortaya çıkmıştır. buna göre, eğer başbakan ve kurmaylarının hayvan hakları savunucularına seçimden önce söz verdiği gibi bu haklı talep yerine getirilerek hayvana tecavüz ve bilumum kötü muameleyi yapanlar idari para cezası değil, hapis ve adli para cezası gibi yaptırımlara tabi tutulsaydı bu durumda, söz konusu bu küçük zavallı kız bu eziyetlere de maruz kalmayacaktı. şöyle ki, bu "dayı" hayvana tecavüz suçuyla yargılanıp hapis cezasına tabi tutulsaydı, bu durumda hapiste bulunacağından, bu zavallı kızcağız bu menfur eyleme maruz kalmayacaktı.
tabi, burada sosyal hizmetler yetkililerinin de ihmali söz konusudur. bu zavallı yavrucağın, hayvanlara tecavüz edecek kadar cinsel suça meyilli bir kimsenin himayesi altında bırakılmaması ve ivedilikle sosyal hizmetler bünyesinde korunmaya alınması gerekirdi.

özetle, bir canlının kafasını ezerek canını alacak kadar şiddet eğilimli birinin - ufuk günaydın, eğer gerekli cezaya hükmedilmezse, insana yönelik şiddet eylemlerine başvurabileceği apaçık ortadadır. 10. duruşmada yargılamanın sonuçlanmasını ve bu sanığın hakettiği 3 (üç) yıllık hapis cezasına tabi tutulmasını temenni etmekteyim hem zavallı hayvanlar, hem de insanlar adına.

yine, ayşa köpeğe tecavüz ettiği sırada suçüstü yakalanan şerafettin şenol isimli, şeref gibi anlamlı bir özellikten nasibini almamış sanığın potansiyel pedofil olduğu apaçık ortadadır. masum bir köpeciği sürükleyerek evine götürüp tecavüz eden bu insanlık lekesinin, aynısını bir çocuğa yapacağı, yine suç bilimine göre mutlaktır.