ANKARA PURSAKLAR BELEDİYESİNDE KÖPEK KATLİAMI

https://www.turseng.com/2013/02/ankara-kazan-belediyesinde-kopek.html - ANKARA PURSAKLAR BELEDİYESİNDE GERÇEKLEŞEN KÖPEK KATLİAMINA DAİR ŞİKAYET DİLEKÇESİ`ni linkteki örnek dilekçeyi olaya uyarlayarak hazırlamak mümkün. Bu tür sokak köpeği katliamlarına karşı şikayet yoluna giderken ilişikteki dilekçe örneğinden yararlanabilirsiniz.

ÖTANAZİ VEYA TAVŞAN

(bkz: ötanazi/@earthlings)
yazıda sözüedilen, yarına kadar kalıcı veya geçici surette sahiplenilmezse barınakta kendisi için belirlenmiş bulunan süre dolduğundan uyutulacak - acımasızca öldürülecek olan 4 tavşandan birisi. diğer üç tavşan da alttaki linkte görülebilir. bu 4 tavşan canın ve aynı durumdaki binlerce canın bugün yaşamdaki son günleri olmamasını ve bir an önce sahiplenilmelerini dilemekteyim. inşallah. 
"amerika'daki hayvan barınaklarının bir çoğunda hasta olmamasına, bilakis gayet sağlıklı olmasına rağmen, doğrudan barınağa terkedilen veya sokakta bulunan yada kurtarılarak barınağa getirilen hayvanlara yoğun bir şekilde uygulanmakta olan, hayvan hakları savunucusu olarak şahsen benim şiddetle karşı olduğum can alma yöntemi."
ilgili entry'den alıntıdır.
bu entry'de de belirtildiği üzere amerika'da çok sayıda hayvan barınağında belli süre içinde sahiplendirilmeyen canlar ötanazi uygulanarak öldürülmektedirler. bu kural oldukça katı biçimde uygulanmakta olup, üreticilerle mücadele etmek yerine güçsüz, masum ve çaresiz canları uyutmayı tercih eden ikiüzlü amerika hayvan sektörü tarafından her yıl milyonlarca can acımasızca öldürülmektedir.
bu hayvan barınakları köpek, kedi ve tavan barınaklarını da kapsamaktadır.
amerika'da türkiye'den farklı olarak sadece köpek değil, kedi ve tavşan kurtarma barınakları da mevcut.

http://therabbithaven.org/sc_appeal_102913.html - linkte uyutma tarihi 4 kasım 2013 olarak belirlenmiş bulunan 4 tavşan can mevcut yuva arayan. bu canlar için yarın yaşamdaki son gün. aynen idamı bekleyen idam mahkumları gibi bugün bu canlar için kısacık yaşamlarının son günü. yarına kadar bu canlar sahiplenilmez veya geçici olarak barınaktan alınmazsa yarın uyutulacaklar.
amerika'da ikamet eden sözlük yazar ve okurlarına bu 4 canı bir an önce ya kalıcı olarak sahiplenmelerini yada geçici yuva olarak sahiplendirme çalışmalarına devam etmelerini ivedilikle önermekteyim. amerika'da ikamet eden çok sayıda sözlük yazar/okuru olduğunu blog'uma sözlükteki linkler aracılığıyla gelen çok sayıda insanın amerika'dan giriş yapıyor olması sayesinde biliyorum.
sahiplendirmesi yapılan ve bugün yuvalanmazlarsa yarın öldürülecek olan 4 tavşanın resimleri, sahiplendirme bilgileri, iletişim ve adres linkte.

ek: evde yaşayıp sonradan terk edilme, kurtarılma gibi nedenlerle kurtarılarak barınağa alınan tavşan canların her ne kadar ev dışında yaşama olanakları son derece az olsa da, herhalükarda sahiplendirilemediler diye öldürülmelerinden iyidir örn. ormana bırakılmaları.

maalesef amerika gibi ülkeler hayvan hakları açısından gelişmiş olarak görülseler de mantıksızlık merhametsizlikle birleşince en fazla hayvan hakları ihlalinin gerçekleştiği ülke konumunda bulunmaktadır.
bu canların öldürülmelerine rıza göstermemek, bir an önce sahiplenmek gerek. ancak sahiplenemeyecekseniz bile en azından yarın uyutulmalarını önlemek için bu barınaktan kurtarmanız da makul olacaktır. yani, barınağa gidip bu 4 canı sahiplenip alıp bir ormana da bırakabilirsiniz. yeter ki, bugün yaşamdaki son günleri olmasın, yarın uyutulmasınlar.

ramazan bayramı ve hayvan barınakları

hayvan barınağı budur, ramazan ve diğer bayramlarda mutlaka ziyaret edin, yiyecek, sevgi ve şefkat dağıtın.

tüm islam alemine kutlu ve hayırlara vesile olmasını dilediğim bayram.
ilaveten upuzun tatil günleri nedeniyle, her sene sorumsuz, görev ihmalkarı, hayvan düşmanı belediyeler tarafından hayvan barınaklarının nöbetçisiz bırakılması sonucunda her sene çok sayıda açlık ve susuzluk nedeniyle yaşamını kaybetmiş köpeklerin haberini aldığımız bayram. 

"hayvan barınakları bu uzun tatil günlerinde yine kapalı olacak, sorulduğunda "nöbetçi bulunduruyoruz" diye yanıt veren belediye yetkililerine güvenilmemesi, türkiye'de bir kaç vakıf barınağı hariç, kamu barınaklarında asla nöbetçi bulundurulmadığı bilinerek ona göre ziyaret edilip, mama ve su dağıtılması gereken yerlerdir. 
bugün ve yarın mutlaka bolca mama, makarna, süt, ekmek v.s. gibi gıdalarla birlikte gidilerek ziyaret edilmesi, diğer günlerde kapalı olacağı, dolayısıyla buralardaki köpekler aç ve susuz kalacağı için canların önüne bolca yiyecek ve su depolayarak bir kaç gün idare etmelerinin sağlanması gerek. 
türkiye genelindeki barınak adres bilgilerinin yer aldığı liste için: (bkz: türkiye hayvan barınağı veritabanı)
ankara barınakları için: (bkz: ankara'daki hayvan barınakları)"

HAYVAN BARINAKLARI HAKKINDA

hayvan barınaklarının kedi köpek otelleri olmadığı, buralarda bulunan canların bu şekilde yaşamlarını kaybettiği bilmeyen, hayvan barınağı gerçeğinden bihaber olanlara anlatılmalı, toplum barınaklar hususunda tam anlamıyla bilinçlendirilmeli.

*****
sokaktan veya barınaklardan sahiplenmek yerine, cins hayvan sahibi olmak sevdasıyla pet shop'a giden, buralardan binlerce dolarlık cins hayvanlar alan, en ufak bir sorunda aldıkları hızla can dostlarını terkedenler yüzünden, açlık susuzluk, ilaçsızlık, hastalıktan ölmek üzere canlarla tıkabasa dolu olan "barınma yerleri".

sahipleri tarafından barınaklara terkedilen hayvanlardan çoğu depresyona girerek yemeden içmeden kesilir, bu şekilde sahibinden ayrıldığı için intihar yolunu seçer. bir çoğu sıcak yuvadan, kanepelerin tepesinden, ilgiden, sevgiden ayrılıp beton ve demirden oluşan barınak hücrelerine konulmanın, sevgisizlik ve ilgisizliğin sonucunda hastalanarak ölür. bir çoğu da barınaklardaki mama, aşı, tedavi eksiliği nedeniyle veda eder bu dünyaya.

bu resim yine hayvan haklarının türkiye'deki vahim halini gösteren önemli ve son derece kalp burkan görsellerden birisidir. yavru köpeğin çoktan çürümüş olan annesini terk etmeyip yanında ayrılmaması sarsıcı

barınaklara gitmeyen, sadece buraların hayvan barındırılan yerler olduğunu bilen insanlar için barınaklar kedi, köpek oteli olarak görülmektedir. bu nedenle terketmeye karar verdikleri dostlarını barınaklara bırakmakta bir beis görmezler, çok iyi bakılacaklarından emindirler zira. azıcık vicdan sahibi olanlar terketmek üzere getirdikleri can dostlarını, barınağı iyice gezip, buralardaki hayvanların halini gördükten sonra bırakmaktan vazgeçip, geri götürmektedirler. çoğunluğu ise ne olursa olsun, bırakırsa ertesi gün, aylarca, yıllarca baktığı can dostunun büyük bir ihtmalle öleceği, barınak gönüllüsü tarafından söylenmesine rağmen kararlıdır o canlıyı ölüme terketmeye, bırakır gider, arkasına bile bakmaz. yıllarca birlikte yaşadığı 14 yaşında kedisini evlenince eşi istemiyor diye terkeden, acilen bu kediye yuva arayan, bulamazsa sokağa bırakacağını belirten yaratığın duyurusunu okumuştum bir süre önce. barınaktan sahiplendiği köpeği, "bu havlıyor", "tüy döküyor" gibi saçma bahanelerle ertesi gün geri getirenleri de biliyoruz.

*****

pet shoplardan eşya alır gibi can satın almamak, barınaklara vefasız sahipleri tarafından terkedilen köpişlere tekrar sıcak yuva, ilgi ve sevgi vermek isteyen, bir can dostu edinmek, bir haftasonunu da buralardaki çaresiz, yiyecekten önce sevgi arayan, yiyecekten çok sevgi ve şefkate ihtiyaç duyan canlara sevgi ve ilgi göstermek, ilgilenmek üzere değerlendirmek isteyenler, aldıkları mama, ilaç gibi zorunlu ihtiyaçları kendi elleriyle gidip teslim etmek, bu dostlara bizzat elleriyle mama dağıtmak isteyenler için ankara'dan açık adresleri ile iki barınak örneği: macunköy barınağı ve sincan hayvan barınağı.

sincan hayvan barınağı

resim temsilidir

resim temsilidir 

tarım ve köyişleri bakanlığı tarafından inşa edilen, ankara büyükşehir belediyesine eksiklikleri tamamlamak ve işletmek üzere devredilen, hayvan hastanesi ve barınaktan oluşan yapı. büyükşehire ait olması hasebiyle söz konusu bu barınağa ankara'nın her yerinden acil durumda bulunan - trafik kazası geçirmiş, yaralı - sahipsiz sokak hayvanları, yerel hayvan koruma görevlisi, hayvan koruma derneklerinin bünyesinde faaliyet gösteren üyeler v.b. gibi hayvan hakları savunucuları tarafından getirilebilecektir. halihazırda, yeni açılmış olması hasebiyle bu barınakta özellikle aşı ve mama sıkıntısı mevcuttur. bu barınağın açılmış olduğu ankara'daki çoğu hayvan hakları savunucusu tarafından bilinmediğinden pek gönüllü uğramamaktadır. bu barınağa türkiye'nin her yerinden mama ve aşı yardımı yapılırsa çok makbule geçer. ankara'da ikamet edenler şahsen, ankara dışındakiler ise mama siteleri aracılığıyla bu barınağa yardımda bulunabilirler. hayvan hakları savunucusu olduğumuz için her haftasonu, özellikle kötü koşullarda bulunduğunu uzun zamandır bildiğimiz, sanayi köpeklerini beslemek üzere gittiğimizden, söz konusu bu sanayi bölgelerinden, kısırlaştırılıp yine alındıkları yere bırakılmak üzere götürülen köpeklerin akibetini takip etmek için bir kez gittik bu barınağa. belediye çalışanları bile bu barınağın açıldığından bihaber olduğu için kendimiz sora sora, büyük bir zorlukla bulduk sincan barınağını. açık adresini hafta içinde buraya ekleyebileceğiz. mama götürüp dağıtmak, buradaki köpeklerle ilgilenmek, bir dost sahiplenmek, sahiplendirmek üzere resimlerini çekip paylaşmak, aşı bağışlamak, özetle barınağa gitmek, barınakla ilgilenmek, barınak gönüllüsü olmak isteyenler için tarif etmekteyim:

SİNCAN HAYVAN BARINAĞININ ADRESİ: 
sincan oto sanayi yoluna girilir, sincan oto sanayi girişinde sincan veteriner işleri müdürlüğü mevcuttur, buradaki çalışanlardan da barınağa giden yolu sorabilirsiniz. söz konusu bu veteriner işleri müdürlüğü binasının sağ tarafından ilerlenir. eski mezbaha diye tabir edilen yer bulunur, yolun sonuna gelinmiştir zaten, işte orada sincan hayvan hastanesi ve barınağı yerleşmektedir.

HAYVAN BARINAKLARI LİSTESİ

Bu kategoride hem türkiye, hem de türkiye ve gelişmemiş veya gelişmekte olan ülkelerdeki tüm barınakları, daha fazla bilinmesi, yardım edilmesi, ziyaret edilmesi, gönüllü olunması, google'da adını yazıp arayan herkesin kolayca adres ve telefon bilgilerine ulaşabilmesi için yer alacaktır. hayvan hakları savunucusu, hayvansever veya hayvanlara karşı duyarlı şahıslara kendi illerindeki barınakları adres ve telefon ve de acil ihtiyaç listesi ile birlikte bu kategoriye eklenmek üzere göndermesini önermekteyim. barınak bilgilerinin gönderilebileceği email adresi: turseng@gmail.com

öncelikle hayvan barınakları hakkında genel bilgi edinmek için şu linkteki yazıya başvurunuz.
Hayvan Barınağı

GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞINDAN BİR KAÇ RESİM

ANKARA'DAKİ HAYVAN BARINAKLARI

GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞI

SİNCAN HAYVAN BARINAĞI

MÜHYE HAYVAN BARINAĞI

MACUNKÖY HAYVAN BARINAĞI

KAZAN HAYVAN BARINAĞI

                                                           Gölbaşı Hayvan Barınağı

İSTANBUL'DAKİ HAYVAN BARINAKLARI

ESENYURT HAYVAN BARINAĞI

YEDİKULE HAYVAN BARINAĞI

HAYVAN BARINAKLARI

BİTLİS HAYVAN BARINAĞI

ERZURUM HAYVAN BARINAĞI

EDİRNE HAYVAN BARINAĞI

ANTALYA HAYVAN BARINAĞI ŞOPENGAZİ HAYVAN BARINAĞI

gölbaşı hayvan barınağı - öneriler

gölbaşı hayvan barınağı

hakkında nasıl yardım edilebileceğine dair soruların geldiği bakımevi.
sıklıkla bu en fazla yardıma muhtaç barınağa ne şekilde yardım edilebileceği sorulmaktadır tarafıma blog aracılığıyla. bu soruya vermiş olduğum yanıtı zamandan tasarruf amacıyla tekrar yazmak yerine buraya kopyalıyorum:

"gölbaşı barınağı 3000 köpekle türkiye'nin yardıma en muhtaç barınağı diyebilirim. önceleri şopengazi hayvan barınağını 4000 köpekle ilk sırada sanıyordum ama değilmiş, 1500 civarıymış orada can sayısı. amacauygun olmuş gölbaşı ziyaretiniz. şunu önerebilirim. malum gölbaşının bu halde olmasından toplum pek haberdar değil. haberdar olup bolluca, yedikule'ye olduğu gibi ziyaret ve mama bağışı sağlansa çok yerinde olur. bunu da sosyal medya araçları ile sağlamak mümkün. ben sözlük ve blog'da duyurmaya çalışsam da, facebook ve twitter gibi ortamlarda bu tür haberlerin daha çabuk yayıldığını farkettim son zamanlarda. bu nedenle zamanınız ve bu tür sosyal medya araçlarında hesaplarınız varsa "gölbaşı barınağı gönüllüler grubu" türünden bir grup/sayfa kurmanızı ve bu sayfadan gölbaşından resim/video/haberler gibi materyaller yayınlayarak toplumu bilinçlendirmenizi öneririm. böylece toplum bu konuda bilgilenir ve hem barınağı ziyaret eder, hem de mama/kulübe/ilaç v.s gibi barınak ihtiyaçlarını karşılar."
belirttiğim gibi özellikle son dönemde facebook/twitter gibi sosyal mecralarda hayvan haklarıyla ilgili haberlerin/konuların son derece hızlı şekilde yayıldığını, toplumun hemen her kesimine bu araçlar sayesinde bu tür haberlerin ulaşabildiğini, hayvan haklarına yönelik toplumsal bilinç oluşturmada bu iki aracın son derece etkili olduğunu yakinen görmüş/öğrenmiş oldum. bu nedenle bu araçlarda hesapları bulunan hayvan haklarına duyarlı kimselere ankara'daki bu gölbaşı hayvan barınağına yönelik bir grup veya sayfa açmalarını önemine binaen bir kez daha önermekteyim.
açıkçası ben hayvan haklarına yönelik ihlaller veya herhangi bir konuda yazılan yazıların ekşisözlük aracılığıyla daha geniş kesime ulaşabildiğini düşünmekteydim son bir kaç gün öncesine kadar. öyle olmadığını, facebook ve twitter'ın çok daha etkili olduğunu adeta ulusal basının buralarda yayılan haber ve genel olarak konulara daha fazla ilgili gösterip, o sosyal mecralara ne şekilde ulaşmış olursa olsun, ilk haber kaynağını bile göstermeye gerek duymadan "sosyal medyada yayılan habere göre" şeklinde rahatlıkla alıp haberleştirdiklerini farkettim.

özetle, hayvan haklarına ilişkin çaba gösteren ve bu mecraları kullanan/kullanabilen tüm hayvan hakları savunucularına/hayvan haklarına duyarlı herkese bu mecralara daha fazla önem vermelerini, hayvan hakları adına daha etkin kullanmaları gerektiğini bir kez daha belirtirim.
benim bu araçlarda hesabım yok, ekşisözlük ve hayvan hakları blog'um dışında başka bir mecrada bulunmamaktayım, ancak belirttiğim şekilde gölbaşı hayvan barınağının koşullarının iyileştirilmesine, bu barınağın kamuoyunda bilinirliğinin artmasına, yardımların yapılması için duyurular gerçekleştirilmesine yönelik bir "gölbaşı barınağı gönüllüler grubu" türünden bir sosyal medya sayfası/grubu oluşturulması halinde memnuniyetle desteklerim, her türlü bilgi/öneri/maddi/manevi desteği sunarım, bunu da eklemiş olayım.

biraz daha açarsam, diyelim ki, hayvan haklarına ve/veya ihlaline yönelik herhangi bir konuda detaylı bir yazı entry olarak girildi. bu yazı sözlük yazar ve okurları tarafından okunuyor. eğer ki, twitter ve/veya facebook'ta paylaşılmazsa, o kadar geniş kesime ulaşmıyor. sözlük içinde kalıyor. ama bu araçlarda paylaşılması durumunda çok daha hızlı ve geniş bir çevreye yayılıyor, toplumun hemen her kesimine ulaşıyor. devamında ulusal basın (görsel/yazılı) sosyal medyada yayıldığı için o yazıyı/haberi/konuyu alıp kullanıyor. yani bir yazının/haberin/konunun ulusal basına doğrudan ekşisözlük aracılığıyla ulaşması daha zor, arada twitter/facebook olduğunda ilgili haber/yazı/konu hem topluma, hem de ulusal basına daha hızlı ulaşıyor.

fatih altaylı'dan kazanılan tazminatın akibeti

son derece isabetli bir kararla hayati önemi haiz, genelde hayırseverlerin geri dönüşü olmayan bir "yatırım" olması hasebiyle bağış yaparken ilk sırada tercih etmediği yerlere hayvan barınaklarına mama olarak bağışlanma şeklinde gerçekleşmiştir. bu güzel ve yerinde davranış nedeniyle sözlük yönetimini tebrik eder, barınaklara bağışın sözlükte bir gelenek haline getirilmesine yönelik düşüncelerimi yineler, barınaklara yönelik hassasiyetin kalıcı hale getirilmesini dilerim.
bağışlanmış olan mama sayesinde bugün yada ne zaman dağıtıldıysa mama, o barınaklarda çok sayıda canın açlıktan ölmediğini bilmek mutluluk sebebidir.
ilaveten, hayvan haklarına duyarlı tüm sözlük yazarlarına önerim, geçen seneden beri belirttiğim gibi türkiye hayvan barınağı veritabanına, kendi illerinde bulunan ve listede yer almayan barınakları iletişim ve acil ihtiyaç listesi ile birlikte eklemeleridir.
(bkz: edirne hayvan barınağı)

ek: 3000 canın her daim aç susuz, bir deri bir kemik yaşamaya çalıştığı, popüler barınaklara yapılan yardımın binde birinin bile yapılmaması hasebiyle mama/ilaç/kulübe v.s. gibi temel ihtiyaçlara tüm diğer barınaklardan daha fazla ihtiyacı olan, ankara'daki hayvan barınaklarından birisi olan (bkz: gölbaşı hayvan barınağı)

gölbaşı hayvan barınağı

bulunduğu bölge olan gölbaşı/@earthlings 'nın ankara merkezle kış dönemlerinde yaklaşık -5 derecelik bir ısı farkı göstermesi, tam yanında bulunduğu mogan ve eymir göllerinin, üzerinde gezilecek kadar yoğun bir şekilde donması hasebiyle özellikle kış aylarında vücut ısılarının düşmesini engellemek için artan yiyecek ihtiyacı sebebiyle ankara'da bulunan tüm hayvan haklarına duyarlı insanların ciğer, tavuk, ekmek, makarna, süt, mama (yaş/kuru) gibi her türlü yiyecekle birlikte giderek ziyaret etmesini önerdiğim, 3500 nüfusla türkiye'nin en kalabalık 2. barınağı. diğeri izmir şopengazi barınağı ki, burada 4000 civarı köpek bulunmaktadır. barınağın tam girişinde bir mutfak bulunmakta olup, çiğ olarak götürülen yiyecekler burada makarna, ekmek gibi unsurlarla birlikte pişirilip çoğaltılarak canlara dağıtılmaktadır. özetle, belirttiğim yiyecekleri gimat/macunköy veya ulus gibi toptancıların oldukça uygun fiyata satış yaptıkları yerlerden satın alarak bu barınağa götürüp, bu mutfakta pişirebilir, bizzat dağıtımını yaparak canları besleyebilirsiniz.
http://turseng.blogspot.com/...nagi-ziyaretinden.html
http://turseng.blogspot.com/...agi-ziyaretimizin.html
blog emailini değiştirince tüm görsel verilerin silinmesi ile birlikte bu linklerde yer alan ziyaret resimleri de gitmişti, dün itibariyle tekrar yüklemiş bulunmaktayım. gidip ziyaret edecek olanlara/edenlere önerim bu barınaktan bu şekilde ziyaret resimleri çekerek burada ve/veya diğer sosyal medya araçlarında yayınlamak suretiyle barınağın zaruret halini duyurarak çok sayıda bihaber insanı da haberdar eyleyip, bu barınağa mama göndermek ve/veya ziyaret etmek üzere teşvik edilmelerinin sağlanmasıdır.

ankara'daki hayvan barınakları - 5.

medya destekli, popüler bir kaç barınağın aksine her anlamda yardıma/desteğe ihtiyacı olmasına rağmen toplum tarafından bilinmeyen, gidilmeyen, ziyaret edilip mama bağışlanmayan, kendi haline terk edilmiş sığınaklar.

örneğin, bolluca barınağında sadece 300 can olmasına rağmen, medya desteği bulunması, yazılı/görsel/sosyal medyada kendisine yoğun olarak yer bulması hasebiyle toptan mama şirketleri ve hayvanseverler bu barınağa çok fazla mama yardımı yapmakta, çok sayıda "ünlü" ününe ün katmak için bu barınağı ziyaret etmektedir.

gölbaşı hayvan barınağında ise 3000 can yaşama tutunmaya çalışmasına rağmen medya desteğinin bulunmaması nedeniyle toplum tarafından bilinmemekte, bu barınağa gereken ilgi gösterilmemekte, mama bağışı yapılmamakta, ziyaret edilmemektedir.
bu yüzden hayvan haklarına duyarlı herkese önceliği pek bilinmeyen, yardım edilmeyen barınaklara vermelerini önermekteyim. izmir şopengazi hayvan barınağı da yine aynı şekilde, 3000 civarı can bulunmasına rağmen bu barınağa da gerekli destek verilmemektedir madii ve manevi olarak.
ilaveten, yine hayvan haklarına duyarlı herkese sosyal/görsel/yazılı medyada bu bilinmediği için gözden ırak olan gönülden de ırak olur mantığı çerçevesinde yardım ve ilgi dışı bırakılmış olan barınaklara da yer verilerek toplumsal bilinçlendirme yapılması gerektiğini önemine binaen bir kez daha belirtmekteyim.

ekşisözlük format kurallarında belirtilen mantık bu hususta da geçerli. sözkonusu kurallarda ilk aklınıza geleni yazmayın herhangi bir konuda denir, çünkü sizin aklınıza ilk gelen bir başkasının da aklına ilk gelendir. sizin yazdığınız tekrarı oluşturacaktır bu bakımdan. aynen bunun gibi herhangi bir barınağı ziyaret etmek, yardım etmek, gönüllü olmak istediğinizde aklınıza ilk gelen barınakları değil, hiç gelmeyen barınakları bulup tercih edin.
sizin aklınıza yardım etmek amaçlı ilk gelen barınak diğerlerinin de aklına geldiği için onlara zaten gerekli ilgi ve destek gösterilmiştir/verilmiştir.
(bkz: hayvan barınağı/@earthlings)

ek: bu barınakları ziyaret eden, mama bağışlayan, bizzat götürüp mama dağıtan, buralardaki canlara ilgi/şefkat/sevgi gösteren herkese, diğerlerine de bu barınaklardaki durumu anlatmak, bu barınaklara ziyaret, gönüllülük ve mama bağışını teşvik etmek amacıyla bu başlık altında deneyimlerini paylaşmayı önermekteyim.
mesela, 3000 canın sade suya tirit kuru ekmekle beslendiği, nadiren mama bağışı yapıldığında da sadece daha fazla ihtiyaçları olması hasebiyle söz konusu mamanın yavrulara verildiği, bunun da yine tabi ki, yetmediği gölbaşı hayvan barınağı görüntüleri bu linklerde görülebilir, resimlerden de açıkça görüleceği üzere canlar çok zayıf olup kaburgaları gözükmektedir, bir deri bir kemikler. mama alıp bizzat giderek bu canları beslemek çok farklı ve herkesçe yaşanması gereken bir deneyim olup, farkındalığı artırmakta, şefkat duygularını ortaya çıkarmaktadır. götürdüğünüz mamaları görevli ile birlikte bir kamyonetle dolaşarak, (kendi aracınızla da dolaşabiliyorsunuz, barınak arazisi çok geniş) bizzat canlara dağıtıyor, elinizle besleyebiliyorsunuz.
http://turseng.blogspot.com/...agi-ziyaretimizin.html
http://turseng.blogspot.com/...nagi-ziyaretinden.html

Hayvan Barınağı

zaten normalde de canlara karşı ilgisiz, sevgisiz olan barınak görevlilerinin, özellikle bu tür uzun bayram tatillerinde iyice ihmal ettikleri canların yaşama tutunmaya çalıştığı, ilk günlerde olmasa bile (ki, ilk gün bu canların yanında bulunulması, bu canların ziyaret edilmesi çok daha makbul bir davranış olacaktır) diğer günlerde, klişe bayram ziyaretleri bittikten sonra bile olsa zaman ayırarak, mama götürüp dağıtılması gereken yer.
götürülen mamanın dağıtılmak üzere teslim edilmeyerek, bizzat ziyaret eden şahıs tarafından dağıtılmasını önermekteyim. aç bir canı doyurmak kadar muhteşem bir duygunun olmadığını bu duyguyu yaşayanlar gayet iyi bilir. yaşamayanların da tatması için bu bayram tatilleri iyi bir fırsat olup değerlendirilerek, ziyaret edilecek yerlerin en üstüne bu barınakların yazılması gerekmektedir.
ilaveten, hayvan barınağı denilince, akla gelen bir kaç popüler ve popüler olduğu için de çok fazla mama, ilaç, aşı v.s. yardımı gören barınaklar yerine ücra yerlerdeki, adı sanı duyulmadığı için bağış da yapılmayan, ziyaret edilemeyen barınakların ziyaret edilmesi çok daha amacauygun olacaktır.
popüler barınaklara örnek: yedikule hayvan barınağı ki, yetkilisi samimi hayvan hakları savunucularından meral olcay'ın sayesinde bilinir olmuş ve hayvan barınağı denildiğinde yardım etmek isteyen insanların aklına ilk gelen yerdir. bu nedenle aklınıza ilk gelen barınağı değil, hiç gelmeyen bir barınağı ziyaret edip bağış yapın derim şahsen.
bir diğer bilinen barınak: tuzla hayvan barınağı, yine buraya da çok sayıda ziyaretçi gitmekte, bağış yapmaktadır. tabi, buralar bilinir diye hiç bağış yapılmayıp, ziyaret edilmeyecek değil. tam tersine bilinir olmaları hasebiyle çok sayıda hasta, terk edilen, tecavüze uğramış can buraya getiriliyor. dolayısıyla ihtiyaçları da had safhada oluyor. ancak, aynı şekilde yine çok sayıda zulüm görmüş canın getirildiği, ancak bilinir olmadıkları için hemen hemen hiç yardım almayan çok sayıda barınak da var.
örn. bitlis hayvan barınağı, gölbaşı hayvan barınağı - bu barınak benim en hassas olduğum yerdir, koşullarını bizzat gören, iyi bilen, çok sayıda - 3000 civarında can bulunmasına rağmen nasıl da kimsenin yardım etmediğini görmüş bulunan biri olmam, sade suya bandırılmış kuru ekmekler yerken gördüğüm canların bulunduğu yer olması hasebiyle.
http://turseng.blogspot.com/...nagi-ziyaretinden.html - bu barınaktan resimler 1 için.
http://turseng.blogspot.com/...agi-ziyaretimizin.html - bu da diğer resimler 2 için.
yine ankara'daki hayvan barınakları başlığından ankara barınaklarının adreslerini bulabilir, bu uzun bayram tatilinde ziyaret edip mama dağıtabilirsiniz.
ankara dışında bulunup gölbaşı barınağına mama bağışlamak isteyenler çeşitli pet siteleri aracılığıyla bunu yapabilirler.

Ömür Gedik

haçiko diye bir dernek kuran, önceleri şarkıcılıkta gözü olmadığını, çalışmalarının sadece hayvanlar yararına satılacak olan bir kasetten ibaret olduğunu ısrarla vurgulamasına rağmen, gün geçtikçe şarkıcılık hevesinin kalıcı olduğunu gördüğümüz, çalışmalarını ve kendisini samimi bulmadığım insan.
"türkiye'de hayvan hakları hususunda herhangi bir derneği, federasyonu, vakfı, kurum ve kuruluşu etkin bulmadığım için (aktif ve bağımsız olarak faaliyet gösteren bir hayvan hakları savunucusuysanız, bu saydıklarımın hayvan haklarının iyileştirilmesinde çok faydalı olmadıklarını yakinen biliyorsunuz demektir) bu dernekle de haliyle ilgilenmedim.
uzunca süre önce bir yerde x boya markası ile bu derneğin işbirliği içinde girdiğini, sloganlarının da "renkli barınaklar" olduğunu okuyunca tekrar bu derneği hatırlamış oldum. bu vesileyle işbu entryyi girerek, "öncelikler" denen çok önemli ve vazgeçilmez kavramı hatırlatmak istedim.
bir çok kez belirttiğim üzere il çevre ve orman müdürlüğü - yeni adıyla il orman ve su işleri müdürlüğüne bağlı resmi ve gönüllü hayvan korumacı olan yerel hayvan koruma görevlisi annemle birlikte hayvan hakları için ailecek çalışmaktayız. bu çalışmalar kapsamında özellikle sanayi bölgelerindeki aç susuz, eziyet gören, akıl almaz işkencelere maruz kalan sahipsiz hayvanları haftada bir kaç kez bu bölgelere giderek beslemekte ve daha fazla üreyip daha fazla eziyete maruz kalmasınlar diye belediyenin yapması gereken işlemleri kendimiz yaparak kısırlaştırmaktayız (tamamen kendi olanaklarımızla).
bu hususu belirtme nedenim şu: ankara kışının buz gibi soğuk günlerinden birinde bu bölgelerde bu sahipsiz hayvanları kontrol edip bir taraftan mama dağıtırken, uçuk dökük, oldukça kötü durumda, çöplük olarak kullanılan bir arsada bir kaç gün önce doğurduğu on yavrusuyla çaresizce yatmakta olan, aç susuz bir köpek farkettik. çok kötü durumdalardı, biz o gün oraya gitmemiş olsak (ki, bu köpeklerin ve diğerlerinin kurtarılmasında yalnızca bir vesile olduğumuza inanmaktayız) bu yavrucaklar donarak ölecekti. tabi, bu hususta sorumluluklarını yerine getirmeyerek, kendilerine ayrılan hatırı sayılır bütçeden kısırlaştırma, rehabilite ve besleme görevlerini yerine getirmeyen belediyelerin ağır kusurla bu zavallı hayvancıkların ölümlerine sebebiyet vermelerini de dikkate almak lazım.
her neyse, bu yavrucakları ve anne köpeği belediye ekiplerine oradan aldırdık, daha bir kaç yavru ve yetişkin köpeği de bin bir türlü zahmetle aldırdık, kısırlaştırılmak ve rehabilite edilmek üzere yeni açılmış bir bakımevine gönderdik - işlemlerden sonra tekrar geri gönderilmek üzere.
bir kaç gün sonra, her zamanki gibi söz konusu bu bakımevine giderek köpeklerin akibetini takip ettik.
gittiğimizde bu yeni açılan barınağın çok feci durumda olduğunu gördük. köpeklere henüz! bir kısırlaştırma işlemi yapılmamış, çünkü bu barınakta kısırlaştırma yapmak için ilaç ve alet edevat yokmuş!!!
çok sayıda yavru ve yetişkin köpeğin önünde mama ve su kapları ve de doğal olarak mama ve su yoktu.
bu durumu görünce çok kızdık, tekrar büyük yavruları aracımıza alarak başka bir veterinerliğe götürüp iç dış parazitlerini yaptırdık, biraz daha büyüyünce her zamanki gibi kendi olanağımızla kısırlaştırılmak üzere, takiplerini yapabildiğimiz bir yere bıraktık.
yani demem o ki, öncelik diye bir kavram işte burada devreye giriyor.
barınakların içindeki canlar açlıktan, susuzluktan, hastalıktan ölmek üzereyken, renkli bir barınak içinde ölüyor olmaları o canlar adına bir anlam ifade etmiyor.
el kadar on yavrusuyla buz gibi soğuk beton ve demirden oluşan hücresinde aç susuz yatmakta olan çaresiz anne köpek için o hücrenin parmaklıklarının rengarenk, allı güllü olmasının hiç bir anlamı yok.
önce bu barınaklara yiyecek, ilaç, alet edevat yardımının yapılması gerekiyor. önceliklerin bu olması gerekiyor. ne zamanki tüm barınaklardaki canlar açlıktan ve susuzluktan ölmez, hastalığın pençesinde kıvranarak can vermez, kısırlaştırma ve rehabilite işlemleri tam ve gerektiği gibi yapılır, üremeler kontrol altına alınır, ancak o zaman renkli barınaklardan söz edilebilir, haçiko derneği yetkilileri.
aksi takdirde halihazırda o canlar o barınaklarda açlık, susuzluk ve hastalıktan ölürken, renkli barınaklar reklamdan öteye geçmez.
bir dost edinmek üzere gitmek, ziyaret etmek, mama götürüp dağıtmak veya mama ve ilaç bağışı yapmak için ankara'dan hemen hemen hiç bilinmeyen iki barınak örneği: macunköy barınağı ve sincan hayvan barınağı,"
haçiko başlığındaki entrymden alıntıdır.
ayrıca, (bkz: bitlis hayvan barınağı), (bkz: mühye hayvan barınağı), (bkz: edirne hayvan barınağı),
özellikle 3000 civarında canın yaşama tutunmaya çalıştığı (bkz: gölbaşı hayvan barınağı)

Ankara'daki hayvan barınakları - 4. Yazı - MACUNKÖY HAYVAN BARINAĞI

"ankara macunköy barınağı olarak sadece isim itibariyle bilinen, ancak hem tam adresinin bilinmemesi, hem de merkeze biraz uzak olması sebebiyle çoğunlukla gönüllüler tarafından gidilmeyen, uğranılmayan rehabilite ve bakımevi.
barınağın adresi: macunköy rehabilite ve bakımevi merkezi, istanbul yolu 7. km. (a city outlet avm arkası) macunköy girişi, macunköy/yenimahalle/ankara.
bu avm-nin önüne varıldığında zaten kime sorsanız barınağın yerini tarif eder. barınakta çok sayıda sahiplenilmek üzere bekleyen yavru ve yetişkin köpek var. bir dost sahiplenmek isterseniz yada sadece barınak ziyareti yapıp kendi elinize mama dağıtmak isterseniz bu barınak da aklınızda bulunsun. ayrıca yenimahalle bölgesinde küpesiz yani kısırlaştırılmamış köpek görürseniz, trafik kazası geçirmiş veya başka bir nedenle yardıma muhtaç hasta sokak kedi ve köpeği ile karışılaşırsanız aşağıdaki telefondan arayarak açık adresi vermek suretiyle bu hayvancıkların belediye veterinerlik ekipleri tarafından alınarak barınakta tedavi ve rehabilitesinin ücretsiz olarak yapılmasını sağlayabilirsiniz. devamında sürekli arayarak hayvancıkların durumunun takip edilmesini öneririm.
barınağın telefonu: 03123972474"

macunköy barınağı başlığındaki entrymden alıntıdır.

altındağ ve haykod hayvan barınaklarının adreslerini ve iletişim bilgilerini daha sonra ekleyeceğim.

bir de yenimahalle çevresinde fevziye hayvan barınağı yapımına başlanmış olup, diğerlerinden farklı olarak bu barınakta kedilere de yer verileceği belirtilmektedir.
ek olarak, bir can dostu sahiplenmek isteyenler öncelikli olarak bu barınakları ziyaret ederek buradan bir can dostu sahiplenmelidir. pet shop çarklarının dönmemesi bizim elimizde. pet shop'lardan can satın almayıp, sadece canlar için ürün alış verişi yaparsak bu yerler canları mal diye satmaktan vazgeçer.

Ankara'daki hayvan barınakları - 3. Yazı - MÜHYE HAYVAN BARINAĞI

"uzun adı çankaya belediyesi sahipsiz hayvan barınağı olan, ankara/mühye'de bulunan, ankara'daki diğer çok sayıda barınak gibi mama, ilaç, gönüllü, en önemlisi de sevgi ihtiyacı bulunan, canlarımızın yaşamaya çalıştığı barınacak yer.
adres: mühye köyü, yeşilkent mah. ankara,
tlf. 0 (312) 442 37 18 faks 0 (312) 442 63 98
bu barınağın diğerlerinden farklı olarak gayet aktif bir sitesi de var:
pek değerli düşünür!, izinde yüzbinlerin olduğu hilal cebecinin rengarenk giysilerini! ilgiyle takip etmekten zaman bulursanız, bu siteye girip inceleyin derim. sitede barınak ve buradaki canlarımız hakkında detaylı bilgiler var. gereksinimler sekmesinde barınağa giderken götürülebilecekler de belirtilmiş.
yukarıdaki ve şu andaki sözüm hem sözlükten içeri, hem de sözlükten dışarı. yani, hem binlerce sözlük yazarına, hem de sözlük dışından olup da sözlükte çoğunlukla garip bir kendine hayranlıkla, bir değerli düşünürün de * dediği gibi "dünyada en önemli kelimeyi" kendi ismini arayanlara:
bu siteyi inceleyin de, çocuklar (masum olmaları gerekirken, çoğu zaman tam tersi olabilen, kilolu sınıf arkadaşına "şişko", gözlüklü arkadaşına "dörtgöz" demekle başlayıp, zavallı canlara eziyet etmeye, üzerlerine benzin döküp yakmaya kadar gidebilen bir acımasızlık, merhametsizliğe sahip olabilen küçük insanlar) tarafından atılan taşlarla vücudunda neredeyse tümöre dönüşmüş bir hematom ortaya çıkan güzelim köpeciği görün:
görün de, belki bu uzun, upuzun tatilden bir günü bu canlara ayırabilesiniz..."

"bulunduğu yer biraz sapa olduğundan, sahipsiz hayvanlara destek olmak isteyenler için haftasonlarında en az 3 (üç) kişinin talep etmesi halinde 5 (beş) güzergahtan belediye aracı sayesinde de gidilebilecek barınak.
detaylı bilgi için:
taleplerin cuma gününe kadar iletileceği telefon: 4403241"

Ankara'daki hayvan barınakları - 2. Yazı - SİNCAN HAYVAN BARINAĞI

"tarım ve köyişleri bakanlığı tarafından inşa edilen, ankara büyükşehir belediyesine eksiklikleri tamamlamak ve işletmek üzere devredilen, hayvan hastanesi ve barınaktan oluşan yapı. büyükşehire ait olması hasebiyle söz konusu bu barınağa ankara'nın her yerinden acil durumda bulunan - trafik kazası geçirmiş, yaralı - sahipsiz sokak hayvanları, yerel hayvan koruma görevlisi, hayvan koruma derneklerinin bünyesinde faaliyet gösteren üyeler v.b. gibi hayvan hakları savunucuları tarafından getirilebilecektir. halihazırda, yeni açılmış olması hasebiyle bu barınakta özellikle aşı ve mama sıkıntısı mevcuttur. bu barınağın açılmış olduğu ankara'daki çoğu hayvan hakları savunucusu tarafından bilinmediğinden pek gönüllü uğramamaktadır. bu barınağa türkiye'nin her yerinden mama ve aşı yardımı yapılırsa çok makbule geçer. ankara'da ikamet edenler şahsen, ankara dışındakiler ise mama siteleri aracılığıyla bu barınağa yardımda bulunabilirler. hayvan hakları savunucusu olduğumuz için her haftasonu, özellikle kötü koşullarda bulunduğunu uzun zamandır bildiğimiz, sanayi köpeklerini beslemek üzere gittiğimizden, söz konusu bu sanayi bölgelerinden, kısırlaştırılıp yine alındıkları yere bırakılmak üzere götürülen köpeklerin akibetini takip etmek için bir kez gittik bu barınağa. belediye çalışanları bile bu barınağın açıldığından bihaber olduğu için kendimiz sora sora, büyük bir zorlukla bulduk sincan barınağını. açık adresini hafta içinde buraya ekleyebileceğiz. mama götürüp dağıtmak, buradaki köpeklerle ilgilenmek, bir dost sahiplenmek, sahiplendirmek üzere resimlerini çekip paylaşmak, aşı bağışlamak, özetle barınağa gitmek, barınakla ilgilenmek, barınak gönüllüsü olmak isteyenler için tarif etmekteyim:
sincan oto sanayi yoluna girilir, sincan oto sanayi girişinde sincan veteriner işleri müdürlüğü mevcuttur, buradaki çalışanlardan da barınağa giden yolu sorabilirsiniz. söz konusu bu veteriner işleri müdürlüğü binasının sağ tarafından ilerlenir. eski mezbaha diye tabir edilen yer bulunur, yolun sonuna gelinmiştir zaten, işte orada sincan hayvan hastanesi ve barınağı yerleşmektedir."
sincan hayvan barınağı başlığındaki entrymden alıntıdır.
bu barınağın görüntülerini alamadık, çok önemli bir olayla cebelleştiğimiz için.

Ankara'daki hayvan barınakları - 1. Yazı - GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞI

sahipsiz hayvanların barındığı yerleri canların yaşamına yönelik tehlike, açlık ve çeşitli olumsuzluklar bakımından değerlendirdiğimizde, son sırada yer alan bakım merkezleri.
hayvan dostlarımızın can güvenliği açısından tehlike, açlık, saldırı v.s. açısından yaptığımız değerlendirmede ilk sırayı sanayi bölgeleri alır, ikinci sırada sokak hayvanları, son sırada belirttiğim gibi barınaklar gelir. sanayi bölgesindeki canlar hem can güvenliği, hem de barınma ve beslenme hususlarında en olumsuz koşullarda yaşayan canlardır ki, bunlar hakkında özel olarak başlık açarak detayları belirteceğim inşallah.
şimdi ise, ankara'daki tüm hayvan barınaklarını tek başlık altında toplayarak ziyaret edecekler için ve de google'da bu anahtar kelimelerle arama yapıp bu barınakların adreslerini bulmak isteyenler için başvuru kaynağı oluşturmaktayım.

(bkz: gölbaşı hayvan barınağı)
"ziyaret edecekler için yol tarifini tekrar vermekte olduğum, meliha yılmaz vakfına ait bakımevi.
ankara'daki diğer barınaklardan farklı olarak bu barınak belediye destekli değildir, vakıf barınağıdır. bu nedenle belediye barınaklarına ayrılan bütçeden yararlanmamakta, arada sırada gölbaşı belediyesinin verdiği bir kaç kamyon ekmekle desteklenmektedir.
tabi, vakıf olması hasebiyle, üyelerinin daha aktif çalışarak daha fazla bağış toplaması, barınağın durumunu kamuoyu ile paylaşarak acil ihtiyaç listesinin karşılanmasını temin etmesi gerekir. anladığım kadarıyla, ya çok faal değil bu vakıf diğer çok sayıda hayvan hakları stk'sı gibi yada sadece türkiye'de değil tüm dünyadaki hayırseverlerin sosyal sorumluluk olarak benimsedkleri en son alan hayvan hakları olduğundan bu barınağa da bu sebeple bağış yapan bu kadar az.
özetle, hangi nedenle olursa olsun, benim için tek önemli husus bu barınakta canların açlıktan hayatını kaybettiği, mama bağışı yapılmamaya devam ederse hayatlarını mutat şekilde kaybetmeğe devam edecekleri gerçeğidir. bu nedenle bu canlara mama bağışının sürekli ve düzenli hale getirilmesi için her hayvan hakları savunucusu sıkı şekilde çalışmalı, himmetini buraya ayırmalıdır.
barınağın adres tarifi: aracınızla gidiyorsanız kızılay'dan gölbaşı istikametine devam edin, işaretleri takip edin, zaten sizi gölbaşına her halükarda götürür, buraya kadar kolay*, "gölbaşı belediyesine hoşgeldiniz" tabelasını gördükten sonrası önemli. ilerleyin, yolun sağ tarafında eymir gölü tabelasını görünce, ortadaki kavşaktan sağa sapın, geldiğiniz yol kadar ilerleyin. yine yol ayrımında sol tarafta gölbaşı sanayi sitesi tabelası göreceksiniz. bu tabelanın gösterdiği yönü takip edin, karşınıza mermer sanayisi çıkacak, bu mermer dükanlarının bulunduğu sokağı takip edin, bir cami göreceksiniz, camiyi geçince geniş bir alandaki hurdalık karşılayacak sizi. hurdalığın sağından ilerleyin, yolun sonuna geldiniz. işte orada mama, sevgi ve şefkat bekleyen 3000 canın yaşama tutunduğu barınak bulunuyor.

daha önce de bir kaç defa belirttiğim gibi, bu canların bir bölümü barınağa gelmeden önce sokaklarda işkence ve şiddet gördüğünden, dikkat çeken ve can acıtan husus şu oluyor: sevmek için eğildiğinizde bu canlardan bazıları yere yatıp gözlerini kısarak korkuyor ve patileriyle yüzlerini kapatmaya çalışıyor. sosyal sorumluluk anlayışım gereği uzunca bir süredir hayvan haklarıyla uğraşan biri olarak, bu durum kadar beni derinden üzen başka bir hususun olmadığını söyleyebilirim.
şahsen bu durumla gölbaşı barınağında karşılaşmış biri olarak bu barınakları ziyaret etmenin sadece mama bağışı yapılması açısından değil, bu derin travmalar almış, insanoğlunun! türlü işkencelerine maruz kalmış canlara sevgi ve şefkat gösterilmesi bakımından da önemli olduğunu düşünmekteyim."
bu kısım gölbaşı hayvan barınağı başlığı altında yer alan entrymden alıntıdır.

bu barınak ziyaretinden resimler için http://turseng.blogspot.com/...agi-ziyaretimizin.html
ve http://turseng.blogspot.com/...nagi-ziyaretinden.html

GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞI - 10. Yazı

ziyaret edecekler için yol tarifini tekrar vermekte olduğum, meliha yılmaz vakfına ait bakımevi.
ankara'daki diğer barınaklardan farklı olarak bu barınak belediye destekli değildir, vakıf barınağıdır. bu nedenle belediye barınaklarına ayrılan bütçeden yararlanmamakta, arada sırada gölbaşı belediyesinin verdiği bir kaç kamyon ekmekle desteklenmektedir.
tabi, vakıf olması hasebiyle, üyelerinin daha aktif çalışarak daha fazla bağış toplaması, barınağın durumunu kamuoyu ile paylaşarak acil ihtiyaç listesinin karşılanmasını temin etmesi gerekir. anladığım kadarıyla, ya çok faal değil bu vakıf diğer çok sayıda hayvan hakları stk'sı gibi yada sadece türkiye'de değil tüm dünyadaki hayırseverlerin sosyal sorumluluk olarak benimsedkleri en son alan hayvan hakları olduğundan bu barınağa da bu sebeple bağış yapan bu kadar az.
özetle, hangi nedenle olursa olsun, benim için tek önemli husus bu barınakta canların açlıktan hayatını kaybettiği, mama bağışı yapılmamaya devam ederse hayatlarını mutat şekilde kaybetmeğe devam edecekleri gerçeğidir. bu nedenle bu canlara mama bağışının sürekli ve düzenli hale getirilmesi için her hayvan hakları savunucusu sıkı şekilde çalışmalı, himmetini buraya ayırmalıdır.
barınağın adres tarifi: aracınızla gidiyorsanız kızılay'dan gölbaşı istikametine devam edin, işaretleri takip edin, zaten sizi gölbaşına her halükarda götürür, buraya kadar kolay^*, "gölbaşı belediyesine hoşgeldiniz" tabelasını gördükten sonrası önemli. ilerleyin, yolun sağ tarafında eymir gölü tabelasını görünce, ortadaki kavşaktan sağa sapın, geldiğiniz yol kadar ilerleyin. yine yol ayrımında sol tarafta gölbaşı sanayi sitesi tabelası göreceksiniz. bu tabelanın gösterdiği yönü takip edin, karşınıza mermer sanayisi çıkacak, bu mermer dükanlarının bulunduğu sokağı takip edin, bir cami göreceksiniz, camiyi geçince geniş bir alandaki hurdalık karşılayacak sizi. hurdalığın sağından ilerleyin, yolun sonuna geldiniz. işte orada mama, sevgi ve şefkat bekleyen 3000 canın yaşama tutunduğu barınak bulunuyor.

daha önce de bir kaç defa belirttiğim gibi, bu canların bir bölümü barınağa gelmeden önce sokaklarda işkence ve şiddet gördüğünden, dikkat çeken ve can acıtan husus şu oluyor: sevmek için eğildiğinizde bu canlardan bazıları yere yatıp gözlerini kısarak korkuyor ve patileriyle yüzlerini kapatmaya çalışıyor. sosyal sorumluluk anlayışım gereği uzunca bir süredir hayvan haklarıyla uğraşan biri olarak, bu durum kadar beni derinden üzen başka bir hususun olmadığını söyleyebilirim.
şahsen bu durumla gölbaşı barınağında karşılaşmış biri olarak bu barınakları ziyaret etmenin sadece mama bağışı yapılması açısından değil, bu derin travmalar almış, insanoğlunun! türlü işkencelerine maruz kalmış canlara sevgi ve şefkat gösterilmesi bakımından da önemli olduğunu düşünmekteyim.

ek olarak, entrylerde görsel kullanılmasının çok daha etkili olacağını düşünen biri olarak bunu önermekteyim sözlük yönetimine. zira, bu başlık altında daha önce de bir kaç kez entry yazmama rağmen, bugün barınak ziyaretinden görsel linki verince, görsellerin realiteyi insana açıkça gösteren özelliği nedeniyle bugünkü entrylerin hayvan hakları adına daha verimli olduğunu görmüş bulundum.

bir ek daha: binlerce hayvan hakları savunucusu olarak orman ve su işleri bakanlığının yeni tasarısına karşı çıkmakta olduğumuzdan, sözlük yönetiminden (ssg'den) ekşisözlük olarak bu yeni ölüm yasasına karşı olduğumuzu gösterecek bir başlık sabitlemesine yönelik talebimiz yanıtsız kalmıştır bu arada. ekşisözlüğün de bu yeni ölüm yasasına karşı olduğunu belirtmesi etkili olurdu hayvan hakları adına. ayrıca, türcülere çok iyi bir yanıt olurdu. ama maalesef, bu talep herhangi bir değerlendirmeye tabi tutulmamış, tarafımıza olumlu/olumsuz geri dönülmemiştir.
ekşisözlük yönetimi bu yönüyle geri dönüşü olan insan haklarına duyarlılığına ve insan haklarıyla ilgili her hususta ve her fırsatta başlık sabitlemesine rağmen, bu kadar önemli ve tüm canların yaşam hakkını ilgilendiren hususta tepkisiz kalarak başlık sabitlememesi, herhangi bir eylemde bulunmaması, yokmuş gibi davranması ile türcü olarak yer etmiştir aklımda.
zira, ticari veya maddi bir geri dönüşü olmayan, ancak manevi hazzı her konunun üstünde bulunan hayvan hakları hususunda hassasiyet göstermek oldukça zordur ve her ticari kurumun başaramayacağı bir davranıştır, zaten ekşisözlük ltd.şti. de bunu başaramadığını, bu önemli hususta destek vermemesi ile göstermiştir.

GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞI - 9. Yazı

önemi üzerine tekrar mama bağışı hususunu belirtmek istediğim barınak.
ankara'da ikamet etmediği için bu barınağa gitme olanağı bulunmadığını belirterek yardım için başka yol olup olmadığını merak edenler için tekrar yazıyorum:
internette muhtemelen herkesin bildiği pet ürünleri satılan siteler var. bu sitelerden mama satın alınarak adres kısmına gölbaşı hayvan barınağının başlık altında bir kaç yerde belirtilen adresi yazılarak mama gönderilebilir. devamında takip etmek için barınak yetkileri aranarak ellerine ulaşıp ulaşmadığı teyit edilebilir.

bunun dışında bu barınağa gitmek isteyenler için de yine bu başlık altında bir kaç yerde yolu tarif etmiş bulunmaktayım.

ilaveten, sözlükte hayvan haklarıyla ilgili açılan her başlığın altına gelip hayvanlara yönelik nefretlerini ya troll olmaları yada gerçekten hayvan düşmanı olmaları hasebiyle, hayvan hakları mevzuatına aykırı olarak (sokak hayvanlarının öldürülmesi gerektiği şeklinde hayvanları koruma kanunu hükümlerine aykırılık içeren ifadelerle) ifade edenler oluyor, olmaktadır, her zaman olacaktır. zira hayvan dostları olduğu gibi hayvan düşmanları da vardır, bunlar da kendilerini ifade etmektedir.
bu gibilere asla yanıt vermem, bunlarla polemiğe girerek kısıtlı enerji ve himmetimi boş yere harcamam. bunu yazmak bile bunları kaale almak anlamına geldiğinden kendime de şu anda kızdım. bunu yazmamın tek nedeni çok sayıda hayvan dostuna uyarıda bulunmaktır, o da şudur: iyiniyetinizi anlamakla birlikte bunlar gibilere yanıt vererek hayvan dostlarına ayırmamız gereken zaman, enerji gibi değerli hususları harcamanın anlamı yok. bunlar gibilere yanıt vermeye bile değmez. hiç kendinizi yormayın, bunlara cevap yetiştirmeye çalışmayın, hayvan dostlarına enerji ve himmetimizi ayırmamız bunlara en iyi cevap olacaktır.
mesaj fasilitemi kapattığım için çok sayıda hayvan dostunun tarafıma ulaşamadığını da biliyorum, ancak mesaj bölümümü kapatma nedenim asla bunlar gibiler değildir, zira şimdiye kadar hayvan hakları ile ilgili olumsuz mesaj almadım, genelde olumlu mesaj almaktaydım. mesaj bölümümü kapatma nedenim maalesef zamanımın çok az olmasıdır.
entrylerimin %90'ı hayvan hakları ile ilgilidir, sözlüğe yazar olma sebebim de hayvan haklarıdır. bu nedenle sınırlı zaman içinde sözlüğe girerek hızlıca entrylerimi yazıp gitmekteyim. sözlüğü sadece hayvan haklarına yönelik entry yazmak için kullanmaktayım. mesaj bölümüm açık olsa şimdikinin en az iki katı zaman kaybedeceğimden maalesef mesaj bölümümü açamıyorum. ama ya nick altımda yada açtığım başlıklar altında hayvan haklarıyla ilgili sorularını iletenlere yine entry olarak mutlaka yanıt vermekteyim. bunu da buradan belirtmiş olayım. çok sayıda hayvan dostuna duyurulur.

bir de şunu ekliyorum. gölbaşı hayvan barınağı ziyaretinden resimler linkinde görüldüğü üzere açlıktan kaburgaları sayılan canların, insan görmenin sevinciyle kendilerini sevdirmek için tellere şebelek gibi yapışan canların, bir de hayvan hakları bu entryde resmi görülen o ağır yüklerine altında ezilerek yaşamını kaybeden canın yerinde hayvanlara şiddet uygulayan, hayvanlara yönelik şiddeti öneren, destekleyen tüm hayvan düşmanlarının olmasını isterdim.

GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞI - 7. ve 8. Yazılar

mama fiyatlarını yüksek bulanların, gimat'tan - macunköy sanayi bölgesinde - uygun fiyata çorbalık denen tavuk parçaları ve ankara'daki çok sayıda makarna firmasından hurda makarna diye tabir edilen yine çok uygun fiyata makarnayı alıp götürerek, isterlerse kendileri de pişirime katılarak, devamında dağıtımına katılarak yardım edebilecekleri merkez.

mesaj bölümümün açık olduğu zamanlarda bir kaç insan ulaşarak mama dışında yiyecek götürüp götüremeyeceğini sormuştu, onlara yazdığım gibi buraya da yazdım. her türlü yiyecek yardımı yapılabilir gölbaşı hayvan barınağına. sadece su içip, suya bandırılmış bayat ekmekleri (o da bulunursa) yiyerek yaşama tutunan canlardan bahsediyoruz.

ankara'da ikamet etmeyip bu canlara mama bağışlamak isteyenlerin pet sitelerinden mama satın alıp, gölbaşı hayvan barınağının adresini vererek aldıkları mamanın gönderilmesini sağlayabilecekleri yer.

GÖLBAŞI HAYVAN BARINAĞI - 6. Yazı

halen 3000 köpeğin aç susuz yaşamakta olduğu, vurdumduymaz insanların yardım etmediği barınak.
hayvan haklarına duyarlı, hayvansever veya hayvan hakları savunucusu olduğunu iddia edip de barınaklara gitmeyen, barınak ziyareti yapıp, bu sahipsiz ve sevgiye muhtaç canlara sevgi, şefkat ve mama dağıtmayan, başlarını okşamayan, barınak gerçeğinden habersizlerin samimiyetine zerre kadar inanmıyorum.
barınaklardaki canların açlık, susuzluk, ilgisizlik ve sevgisizlikten ve de aşı ve ilaçsızlıktan öldüğü gerçeği apaçık bilinirken, "ben çok kötü oluyorum, hasta oluyorum gidince, bu yüzden barınak ziyareti yapmıyorum" diyenleri zerre kadar umursamıyorum hayvan hakları savunuculuğunda.
bu yaptıkları vejetaryen olup kürk giymeğe benzer. hayvan hakları savunuculuğu bir bütündür.
vejetaryen olacaksın, kürk giymeyeceksin, barınak ziyaret edip açlara yiyecek dağıtacaksın, bağış yapacaksın, hayvanlar üzerinde deney yapan firmaların ürünlerini almayacaksın v.s. bu fiili işleri yaptıktan sonra söylem olarak hayvan hakları hususunda çalışmalar yapıp diğerlerini bilgilendireceksin. bunlardan birisinin bile yapılmaması hayvan hakları savunuculuğunu eksik bırakır. öyle hayvan hakları savunuculuğu olmaz.
bu barınak ziyaretinin resimleri bu linkte görülebilir: http://turseng.blogspot.com/...agi-ziyaretimizin.html - 2.

resimlerde görünen canların tamamının açlıktan kaburgaları sayılmaktadır. götürdüğümüz mamalar 3000 köpeğin dişinin kavuğuna yetmedi. sadece yavrulara, o da bir kısmına dağıtılabildi. diğerleri yine sade suya tirit ekmekle yetinmek zorunda kaldılar. barınak yetkilisi mine eren hanımın makarna bulabildiği günlerde tencerelerce haşlayıp dağıttığı makarnalar da yine 3000 köpeğe yetmiyor, canlar yine aç kalıyor.
hayvan sever, hayvan hakları savunucusu, hayvanlara karşı duyarlı insanların sadece kendi candostlarını besleyip, sokak, sanayi ve barınaklardaki canların halihazırda aç olduğunu gözardı etmelerini algılayamıyorum.
halihazırda gölbaşı hayvan barınağındaki canların sürekli aç ve sevgi, şefkate muhtaç olduğu bilinmesine rağmen ayda belki 2-3 gerçek insanın bu barınağı ziyaret etmesinden anlaşılıyor ankara'daki hayvansever!, hayvan hakları savunucusu! veya sadece hayvanlara duyarlı! insanların bu barınağa gitmediği. anlaşılmaz bir bencillikle sadece kendi evlerindeki canları besleyip, süsleyip, bununla yetiniyor ankara hayvanseveri...
ayda 2-3 insanın bağışladığı mama ile 3000 köpeğin doyması mümkün değildir. bu 2-3 kişi karun olsa yetişemez 3000 aç susuz hayvanı doyurmaya, bu yüzden elbirliği ile çok sayıda insanın düzenli mama götürüp bu canlara dağıtması gerek.

http://turseng.blogspot.com/...nagi-ziyaretinden.html - 1.
bu resimdeki canlara bakın, bakmakla yetinmeyip gözlerindeki sevgi, şefkat ve kaburgaları sayılan vücutlarındaki açlığı görün, vicdanınız dile gelsin artık, bu barınağa mama götürüp, kendiniz bizzat dağıtın (kamyonetle barınağın alanında dolaşıp yardımcılarla birlikte dağıtıyorsunuz kendiniz, bizzat mamanın yavruların aç karınlarına gittiğini görebiliyorsunuz), vicdan yoksunu olmak gurur verici olmasa gerek.
bu barınakta canlar ölürken parmağını kıpırdatmayıp, bu canlara mama götürüp dağıtmayanların hayvan hakları adına konuşmaya da hakları yok. zaten bu samimiyetsizlikle anlattıkları da hiç kimseyi etkilemez, hiç bir fayda sağlanmaz hayvan hakları adına.