31 Mart 2013 Pazar

t - bone steak

süt danası denilen vahşet ürününden elde edilen, hakkında bilgi sahibi olmak ve fikir yürütmek için allame olmaya gerek olmayan, yazar arkadaşın da ta geçtiğimiz sene, benim de geçtiğimiz haftalarda http://www.timeoutistanbul.com/...house-furyas%c4%b1/ bu linkten bilgi edinerek hakkında yazdığım zımbırtı.
şimdi bu t-bone steak denen yemeğin süt danası ürününden elde edildiği belirtiliyor çok sayıda kaynakta. google'da ortazekalı, makul ve normal her yaratığın basit bir araştırmayla fark edeceği üzere.
bu durumda t-bone steak denen zımbırtı, süt danası ürününden elde ediliyor, nusr-et denen kasap lokantası da menüsünde bu yemeğe yer veriyorsa, yine her ortazekalı, normal ve makul model insanın algılayacağı üzere nusr-et süt danası ürünü kullanıyor demektir.

t-bone steak - vahşet ürünü

t-bone steak - vahşet ürün, tercih etmeyin!
bu kaynaklar yanlış bilgiler içeriyor, bu t-bone steak denen zımbırtı süt danası ürünü değilse, bunun için de tarafıma mesaj atıp bilgilendirmeye veya nick altıma tünemeye gerek yoktur, iddianızı, fikirlerinizi ilgili başlık altında karşı söylem olarak geliştirebilir, fikrinizi savunan entry/entry'ler yazabilirsiniz. kaldı ki, "hele dostlar el atın, beni ikna edin" gibi embesilce söylemlerim olmamıştır, olmaz da, nusr-et sevdalısı şahısların iddia ettiğinin aksine. zira açıp google'u araştırmak zor değildir. nitekim bunu da yapmışımdır. benim ilgili entry'de belirttiğim husus nusr-et'in t-bone steak yemeğine menüsünde yer vermesine rağmen, süt danası ürünü kullanmadığını iddia edip, bunu kendisine sorarak burada belirteceğini söyleyen şahıslara yönelikti.
özetle, tekrar belirtirsem, t-bone steak süt danası ürünüyse (ki, kaynaklar bunu gösteriyor), nusr-et de menüsünde buna yer veriyorsa, nusr-et süt danası ürünü kullanıyor demektir.
peki, süt danası ürünü nedir de, bu mekanın bu ürüne yer verip vermediği bu kadar önem kesbediyor diye merak edenler için: süt danası budur, bu şekilde elde edilir, ilgili video'yu sonuna kadar izleyip, yazıyı okuyup, görselleri inceleyiniz: http://www.turseng.com/...i-iskencesi-sut-danasi.html

girmişken kaz tüyü vahşetine de göz atmanızda fayda var: http://www.turseng.com/...cesi-kaz-tuyu-urunleri.html

shiseido zen

(bkz: hayvanlar üzerinde deney yapan firmalar)
http://www.turseng.com/p/blog-page.html - hayvan deneyi yapan markaların tam listesi. hayvan haklarına duyarlı ve işkencesiz ürün kullanarak, yüz binlerce canın yaşamın kurtarmaya vesile olmak isteyen gerçek insanların bu listeye göz atmasında fayda var.

ek: "hayvanlar üzerinde yapmasınlar da, insanlar üzerinde mi yapsınlar deneyleri?" şeklinde potansiyel soruya ön yanıt: (bkz: hayvan deneylerinin alternatifleri)




üzerinde bu yazı ve tavşan sembolü bulunan ürünler işkencesizdir. bu ürünleri tercih edin. bu ibare ve resim bulunmayan ürünler hayvanlara işkence edilerek elde edilmiştir, uzak durun! satın almayın!
unutmayın, cruelty free ürünle olmayan ürün arasında bir kaç yüz bin canın yaşamı var.

sokak hayvanları için yuva yapıyoruz zirvesi

konya barınağı

hem bu kış havaların nispeten iyi geçmiş olması, hem de artık baharın gelmiş olması hasebiyle nitelik değiştirerek "hayvan barınakları gönüllü hareketi" gibi özellikle bilinmeyen, fazla gidilmeyen barınaklara hem sözlük yazar/okurlarının, hem de sözlük dışından duyarlıların katılımının sağlanabileceği bir oluşuma dönüştürülmesi gereken çalışma.
yalnız halihazırda facebook'ta bulunan sayfa isminde "ekşisözlük" kullanılmasının pek doğu olmadığını düşünmekteyim, zira bu kavramdan sözlük yönetiminin desteklediği bir çalışma algısı oluşabilir üçüncü kişilerde. sayfa isminde ekşisözlük kelimesine yer vermek yerine belirttiğim şekilde nitelikli bir isim belirlenip, sözlük yazarlarının bir kısmının destek verdiğini göstermek için, sayfa hakkında bölümünde ekşisözlük yazarlarınca desteklenmektedir şeklinde bir ibareye yer verilmesi amacauygun olacaktır.
destek verilecek olan barınaklar türkiye hayvan barınağı veritabanı başlığından görülebilir. bu barınaklara her türlü yardım yapılabilir, devamında söz konusu yardımlar kısaca özetlenip görselleri ilgili sayfada yayınlanabilir.
özetle, bu çalışmanın atıl vaziyette kalmaması, hayvanlar yararına farklı bir projeye dönüştürülmesi gerektiğini düşünmekteyim.

ÖNEMLİ: RESİMLER KONYA HAYVAN BARINAĞINDAKİ CANLARA AİT OLUP, TARAFIMDAN İLGİLİ BARINAK HAKKINDA, HAYVAN HAKLARI İHLALİ NEDENİYLE ŞİKAYET DİLEKÇESİ YAZILMIŞTIR.
konya hayvan barınağını şikayet dilekçesi

askeriyede hayvan hakları - 2


sokaklarda dolaşsa sahipsiz hayvan şeklinde nitelendirilebilecek canların, askeriyede bulunması hasebiyle kontrol altında olan, sahipli hayvan statüsünde değerlendirilen canlarla ilgili ihlal edilme ve yaptırım uygulanma yoğunluğu tarafımdan merak edilen haklar.
ilgili yazıda kastedilen rütbelilerin kendisine ait ve çoğunlukla amaca aykırı olarak, görev tanımında bulunmamasına rağmen asker kişilere bakılmak üzere verilip, ilgili kişilerin antipatilerini haksız yere kendi üzerine toplamış bulunan tam anlamıyla sahipli hayvanlar değil, genel olarak askeri alanda bulunup ortada sahipsiz hayvanlar gibi gezinen, ancak belirttiğim üzere kontrol altında bulunmaları hasebiyle sahipli hayvan olarak kabul edilen hayvanlardır.

yine rütbelilerin emir komuta zincirini kötüye kullanarak, kendi yükümlülüklerini - hayvan sahibinin yükümlülükleri ihlal ederek, kendilerine ait canlara bakmaları üzere bir/bir kaç asker ataması kanaatime göre hukuka aykırıdır. kendi hayvanına hayvan sahibinin yükümlülükleri çerçevesinde kendisinin bakması gerekir.

önemli: ister askerlik hizmetini yaparken olsun, isterse de sivil hayatta olsun, özetle herhangi bir yerde bir sahipli cana bizzat sahibi tarafından eziyet edilmekte, kötü muamelede (tecavüz, yaralama, dövme, aç ve susuz bırakmak, aşırı sıcak veya soğuğa maruz kalmasını sağlama v.s. tüm hukuka aykırılıklar) bulunulmakta olan canların tespit edilmesi halinde, tarafımdan yazılmış olan hazır şikayet dilekçesi ile şikayet başvurusunda bulunmak üzere ilgili linkte yer alan email adresine yazmak suretiyle, sadece kısaca olay, ad, soyad ve adres eklenerek ilgili şikayet merciine gönderilebilecek olan hazır şikayet dilekçesi talep edilebilir. bu durumda ilgili dilekçe tarafınıza email yoluyla gönderilir word dosyası şeklinde. ancak herhangi bir nedenle (çekince, korku v.s.) bu tür şikayette bizzat bulunmak istemeyenler, yine aynı emaile kısaca olay, eziyet edenin ad, soyad, adresi ve eziyet edilen canın resim ve video gibi görselleri, varsa diğer deliller (her türlü yazılı görsel delil) tarafıma göndermesi halinde tarafımdan ihbarda bulunanın kimliği hiç bir şekilde belirtilmeden/açıklanmadan şikayet yoluna gidilir.
hayvan hakları ihlallerinden en fazla önem verdiğim ihlal - hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi hususudur. zira, kendi eşine, çocuğuna eziyet edenlere karışmayı ayıp bilen bir toplumda, kendi hayvanına eziyet edene müdahale edilmeyeceğinin farkındayım. bu nedenle bu konuyu son derece önemsemekte, kol kırılır, yen içinde kalır zımbırtısına karşı çıkmaktayım.
önemine binaen tekrar vurguluyorum: sahibinin eziyet ettiği canı ilgili makama şikayet etmek suretiyle kurtarmak mümkün. kendiniz dilekçe isteyerek bunu yapın, yapmıyorsanız bilgileri iletin ben yapayım. http://www.turseng.com/...na-eziyet-eden-sahslar.html - konuyla ilgili hazır şikayet dilekçesi linki bu.

not: resimler rakomelo'ya aittir. 

askeriyede hayvan hakları - 1


vefalı can, hastayken kendisini tedavi ettiren rakomelo'yu yolcu ederken
askerlikte, asker kişilerin bulunduğu, askeri amaçla ayrılmış bulunan, kullanılan her yerde hayvan dostlarımıza yönelik yaklaşımın tarafımdan merak edilmekte olup, araştırıldığı yaşamsal önemi haiz temel unsurlar.
askeriye denen, metin gündayın da karşı olduğu üzere, antidemokratik bir şekilde kendisine ait yargı sistemi bulunan (askeri ceza yargısı, askeri idari yargı), hiç bir demokratik ülkede bulunmamasına rağmen türkiye'de ısrarla devam ettirilen zorunlu askerlik uygulamasına yer veren sistemde, antimilitarist biri olarak olması gerektiği gibi diyemeyeceğim, insan haklarının hemen hemen bulunmadığı, bu yönüyle hayvan haklarına yönelik haklı ve yerinde endişelerimin mevcut olduğu yer/süreç.
vicdani reddi savunmaktan öte, zorunlu askerlik denen bir kavramın bulunmaması ve uygulanmaması gerektiğini savunmakta ve düşünmekteyim. halihazırdaki uygulama zorunlu askerliği dayattığına göre, bu durumda profesyonel askerlik uygulamasına tamamen ve tam olarak geçilene kadar vicdani reddi doğru bulduğumu, desteklediğimi de belirtmek isterim.

girizgahtan sonra sadede ve asıl ilgi alanıma gelirsem, olay şöyle oldu:
"bir kaç ay önce blog'dan tarafıma ulaşan bir asker bulunduğu askeri birlikte hayvanlara yönelik eziyet ve kötü muamelelerden bahsederek yardım istemişti. anlattıklarına göre, çok sayıda er tarafından başka bir birlikte doğum yapan annenin alınarak söz konusu askerin birliğine getirilen yavru köpeciklere eziyet edilmekte ve son derece kötü davranılmaktaydı. bu duruma hayvansever olan ve bahsi geçen köpecikleri çok sevip sahiplenen, her lokmasını onlarla bölüşecek, onlara güvenli bir yer ve yatak yapacak, sürekli ilgilenip oynayacak kadar çok önem veren bu asker son derece üzülmekteydi. üst görevlerdeki rütbelilerin duruma yönelik yaklaşımını sorduğumda, aldığım yanıt "rütbeliler hayvanlara sevgiyle yaklaşılmasına karşılar, tam tersine erlerin tekmelemesini, kötü davranıp yavruları ağlatmasını hoş görüyor, destekliyorlar" şeklindeydi. buna göre, bu rütbeliler hayvana sevgiyle yaklaşan erleri küçümsemekte, hayvan sevgileri nedeniyle hor görmekte, sevgi ve şefkat göstermelerini zayıflık olarak addetmekteydiler. ayrıca yavrulara kötü davranmanın yavruların vahşileşerek sert büyümesine, sevgisiz ve saldırgan köpeklere dönüşmesine yardımcı olacağını düşünmekteydiler. iletişime geçen asker, "elimden bir kaza çıkacak, askerliğim yanacak diye çok endişeliyim" diyordu. bu olay ve rütbeli askerlerin hayvan sevgisine sahip askerlere olumsuz, hayvan düşmanlığına sahip askerlere olumlu yaklaşmasına epey kızıp üzülmüştüm. anlattığı olay tipik hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi şeklinde hayvan hakları ihlalini oluşturduğundan, kendisine şikayet yollarını göstererek mutlaka askerliği bitmeden ilgili şahısları şikayet ederek yaptırım uygulanmasını sağlamasını ve anne köpeği kısırlaştırmasını önerdim.
bu olay aklıma takıldı, hayli uzun süredir aklıma geldikçe aynı şekilde etkilenir, üzülürüm canlar adına. yalnızca o askeri birliğe özgü müydü bu hayvan düşmanı yaklaşım ve hayvan düşmanlığı içeren olaylar, hayvan hakları ihlalleri, yoksa tüm birliklerde durum aynı mıydı merak etmekteydim. ta ki, bir kaç gün önce yazarı olduğum ekşisözlük'te rakomelo adlı yazarın ilgili entry'sini görene kadar. buna göre, halihazırda asker olan bu yazar askeri birliğinde herkes tarafından çok sevilen, hastalandığında komutanları tarafından özel olarak ilgilenilip tedavi ettirilen köpekcandan bahsetmekte, resimlerini de paylaşmaktaydı.
bu entry'yi okuyunca bana iletilen ilk olumsuz olayın tam tersine candostlarımıza sevgi ve şefkatle yaklaşılan, bu yaklaşımın komutanlar tarafından takdir edildiği askeri birlikler olduğunu da görmek şahsımı mutlu etti. ta ki, kendisine bu durumu sorana kadar. meğer bu yazar askerliğini farklı bir ülkede yapmaktaymış, bu hayvan dostu yaklaşım da bu durumda ülke farkı nedeniyle oluşmuştu tarafıma göre.
özetle, bu yazar arkadaşın, bulunduğu askeri birlikteki asker arkadaşlarının, komutanlarının bu hayvan dostu yaklaşımı son derece hoşuma gitti, kendilerini takdir etmekteyim bu güzel davranışları nedeniyle.

önemli: ayrıca, askerlik hizmeti yürütmekte olup, askeri birliklerde bulunan canlara yönelik olumsuz davranışlar tespit eden, buralarda kötü muamele ve eziyet gören canlarla ilgili bilgi sahibi olanların tarafımla bu yazı altındaki yorum bölümünden iletişime geçerek bu hukuka aykırılık hallerinde takip edilecek olan hukuki yolları öğrenmelerini önermekteyim. "
http://www.turseng.com/...yvan-haklari-olumlu-ve.html - bu yazı kendi hayvan hakları blog'umdan alıntıdır.
yazı ve resimler linkte.



not: resimler rakomelo'ya aittir. 

nusr - et

"sözlükte aleni şekilde viral reklamı yapılan ve bu yönüyle adını görmenin bile normal, ortazekalı ve makul kimseleri irrite ettiği kasaptan bozma lokanta.
"sizin için etin yumuşak olması önemliyse dry-aged ribeye steak, t-bone steak ya da new york steak gibi süt ve tahıllarla beslenen süt danası ürünlerden seçin."
http://www.timeoutistanbul.com/...house-furyas%c4%b1/ - diyor et uzmanları.
buna göre, t-bone steak ve new york steak ürünleri süt danası ürünleridir ki, bu iki ürün de nusr-et denen mekanın menüsünde yer almaktadır.
buna göre, bu iki çeşit et yemeği süt danasından hazırlandığına, nusr-et'te de bu ürünler satıldığına göre süt danası ürünü satıyorlar demektir. yani süt danası ürünü satmak o kadar vakayı adiyedendir ki, bunu delillendirmeye, kaynaklandırmaya gerek bile yoktur.
süt danasına hayır, bu kadar yoğun et empozesine de hayır. günlerdir reklamı yapılan bu mekana yönelik bir vejetaryen olarak karşı ataklarım devam edecektir."

demişim bir süre önce bu mekanda süt danası ürünü sunulmadığını iddia eden, hobi olarak avcılık yapan, entry'lerinin yoğun bir kısmı avcılığa ve avcılık empozesine, anılarına, detaylarına ayrılmış bir avcı yazarın entry'sine cevaben. söz konusu yazar şahsen tanıştığı bu lokantacılardan süt danası ürününe yer verip vermediklerini sorup burada açıklayacağını yazmıştı. herhangi bir bilgi gelmedi bu yönde hayli uzun süre geçmesine rağmen.



şimdi, uzman aşçılar tarafından t-bone steack ve new york steack denen zımbırtıların süt danası ürünü olduğu belirtiliyor. yani bu yemekler ancak süt danası ürününden yapılır, batasıca usulü budur. bu mekanda da bu yemekler menüde mevcut. bu durumda kolaylıkla bu mekanın süt danası ürünü sattığı anlaşılır. ama usulüne aykırı olarak bu yemekleri süt danasından yapmıyorlar ve böylece hiç bir şekilde süt danası ürünü kullanmıyorlarsa bunu zaten sürekli gündeminde bulundukları medya aracılığıyla veya sözlüğü mesken tutmuş "paralı askerleri" ve/veya müşterileri aracılığıyla açıklayabilirler. bunun dışında, yine sitelerinde hiç bir şekilde süt danası kullanmadıklarını beyan edebilir, böylece kamuoyunu aydınlatabilirler. uzun bir süredir bu mekanın süt danası ürünlerinden elde edilen yemeklere menüsünde yer vermesi gerçeğine dayanarak süt danası kullandığına yönelik, süt danası vahşeti konusunda bilinçlendirme yapmak amacıyla yazmakta olan şahsım da böyle açık ve net bir bilgi sunulması halinde ilgili mekanın süt danası kullanmadığı yönündeki beyanlarına yer veririm ilgili yazılarımın altında. bu yapılmadığı ve
t-bone steack/new york steack yemeklerinin süt danasından yapıldığını bildiğim sürece bu mekanın süt danası kullandığı yönünde düşüncelerime yer vermeye devam edeceğim.
(bkz: süt danası vahşeti)

ek: sözlükte sabah akşam bu mekanın viral reklamını yapan, aklıbaşında herkesin tepkisini çeken ve bu yönüyle midemi bulandıran şahsı sözlük yönetimine şikayet ederek, hakkında gerekli işlemin yapılmasını talep ettim. tabi, ilgili şahıs sözlük yönetimiyle zaten anlaşmalı değilse bu hususta, hakkında daha önce çeşitli kurum/kuruluş/şahıslara entry satan nick'ini hatırlamadığım yazara uygulanan ilgili yaptırımın uygulanması gerekmektedir. o olayla bu olayın arasında hiç bir fark bulunmamaktadır çünkü.
sabah akşam, hakkında entry girilmediğini fark eder etmez, entry giren ve tepki gösterenlere "eğleniyorum yeeeaaa...." diye inandırıcılıktan uzak bir şekilde yanıt veren şahsa bu basit davranışı nedeniyle söyleyecek söz bile yoktur bu durumda. son derece rahatsızedici ve irrite edici olduğunu bilsin yeter.
eğlenmek için binlerce başlık varken, ısrarla günlerdir bu başlığı mesken tutmuş olmasını "eğlence" ile açıklaması tamamen inandırıcılıktan uzaktır.

not: avcı ile reklamcıbaşı işbaşında.


dünyanın en güzel duygusu


genel olarak hayvan sevgisi, özel olarak bir tavşana sarılıp yüzünüzü yumuşacık, mis kokulu, pamuk şeker tadındaki tüylerine gömüp koklaya koklaya öperek uyurken hissedilen müthiş huzur duygusu.
(bkz: tavşan/@earthlings),
(bkz: tavşan hastalıkları),
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)

30 Mart 2013 Cumartesi

insan eti




güney afrika'da sosis ve kıymada rastlanmış olan madde.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25432116/
buna göre, bazı et ürünlerinde insan dna'sı tespit edilmiş ki, araştırmacılar bunun ne anlama geldiğini bilmediklerini ifade etmişler. muhtemelen söz konusu et ürünlerinde tespit edilen insan eti dna'sının yoğunluğuna bakılarak nereden geldiği, ne kadar bulunduğu anlaşılabilir. ki, bence gayet açık ne anlama geldiği, bunu anlamak için allame olmaya gerek yok. söz konusu et ürünlerine insan eti atılmış ki, insan dna'sına denk gelinmiş. başka şekilde olması çok düşük ihtimal.
özetle, gün geçtikçe et ürünlerinde insan sağlığına zararlı unsurlara denk gelinmekte olduğuna bakarsak, et tüketenlerin ivedilikle et tüketmeyi hayvan hakları için değilse bile, kendi sağlığı için bırakması, en azından azaltması gerektiği apaçık görülmektedir.
go vegan
ayrıca, (bkz: süt danası vahşeti)

29 Mart 2013 Cuma

hayvan hakları

askeriyede ne durumda olduğunu merak ettiğim, araştırmakta olduğum, candostlarımız için nerede olurlarsa olsunlar evleviyetle yerine getirilmesi, aykırı davranılmaması, geliştirilmesi gereken temel unsur. linkteki yazıda da bahsettiğim üzere askeriyede hayvan haklarıyla ilgili olumsuz ve olumlu olmak üzere iki olayla ilgili bilgilenmiş bulundum. askeriyede hayvanlara yönelik olumsuz olaylar, hayvan hakları ihlalleri ile ilgili blog'dan tarafıma ulaşılarak hukuki bilgi istenmişti. askeriyede hayvan haklarına yönelik olumlu olaya ise sözlük'te rakomelo nickli yazarın ilgili entry'sinde rastlamış, pek sevinmiş, devamında olayın başka bir ülkede vuku bulduğunu öğrenmiştim. özetle, detaylı bilgi ve resimler linkte. askerlik yapmakta olup bulunduğu birlikteki canlara yönelik olumlu veya olumsuz olaylar hakkında bilgi vermek isteyen, olumsuz olaylara karşı takip edilebilecek hukuki yolları öğrenmek isteyenler ilgili linkteki yorum bölümünden tarafıma ulaşabilirler. yorum hemen yayınlanmamakta, öncelikle onayıma gelmektedir. bu yüzden yorumunun yayınlanmasını istemeyenler bunu belirtirse ilgili yorumlar yayınlanmaz.
http://www.turseng.com/...yvan-haklari-olumlu-ve.html - ilgili olayların aktarıldığı yazı ve resimler linkte.




not: resimler rakomelo'ya aittir.

istanbul adalar'da atlara eziyet

bu resimden çok etkilenmekteyim. arkada hayatını kaybetmiş bir can, önde de takatsizce çökmüş kalmış, başını hafifçe sağa doğru eğmiş, bekleyen bir can. ne kadar mutsuz görünüyor. tüm yaşamı eziyet görerek geçmiş. daha fazla eziyet görmelerine izin vermeyelim!
halen son hızla devam etmektedir. bu korkunç olayların ayyuka çıkması üzerine pilli faytonlara geçileceği belirtilmişti yetkililer tarafından, ancak gözünü para hırsı bürümüş, hayvanların sırtından geçinmeyi adet haline getirmiş, canlara eziyet eden aç gözlüler yüzünden uygulamaya geçilmedi diye biliyorum. adalar'da ikamet etmekte olan veya buralarla ilgili bilgisi bulunan şahıslar bu başlık altında bilgilerini paylaşırsa bu son pilli fayton haberleriyle ilgili sevinirim. gelişmeleri ilk elden öğrenmek faydalı olacaktır.
"ada halkının, turistlerin, gazetecilerin özetle hemen hemen herkesin bildiği bir trajedinin konusu olan canlar.
 - şikayet dilekçesi linki, bu linkten dilekçeye katılım sağlanabilir, ad, soyad, email eklendikten sonra imzala butonuna bastığınızda şikayet dilekçesi ilgili şikayet mercilerine gönderilmektedir otomatik olarak.

bu canlara yapılan eziyetlere son verilmesini ve eziyet edenlere ilgili yaptırımların uygulanmasını sağlamak için linkteki şikayet dilekçesine imza atarak destek verebilirsiniz. şikayet dilekçesi tarafımdan aylar önce hazırlanmış olup, kendi blog'umda herkesin katılabilmesi için yayınlanmaktaydı. ancak bir süre önce yazılarımın kopyalanıp kaynak gösterilmeden kullanılmasının önüne geçmek için kopyalama engeli getirmiş oldum. böyle olunca yazdığım dilekçeler de kopyalanamadı, bu nedenle hem kopyalanıp gönderilebilsin, hem de daha geniş çevrelere ulaşsın, yoğun katılım sağlansın diye hayvan hakları ihlallerine yönelik dilekçelerimi sitesinde arkadaşlarımın aracılığıyla yayınlatmaya başladım.
özetle, hayvan haklarının kedi/köpek haklarından ibaret olmadığını algılayan, at, tavşan, inek, tavuk, ayı gibi canların haklarının da hayvan hakları kapsamında olduğunun bilincinde olan hayvan haklarına duyarlı herkese ilgili linkteki dilekçeye katılım göstermesini önermekteyim. bir şikayet dilekçesine ne kadar çok katılım olursa, şikayet mercii üzerinde o kadar etki ve baskı oluşturduğunu yakinen bilen biri olarak yoğun katılıma tekrar vurgu yapmaktayım."

büyükada'daki fayton atları


ada halkının, turistlerin, gazetecilerin özetle hemen hemen herkesin bildiği bir trajedinin konusu olan canlar.
- şikayet dilekçesi linki, bu linkten dilekçeye katılım sağlanabilir, ad, soyad, email eklendikten sonra imzala butonuna bastığınızda şikayet dilekçesi ilgili şikayet mercilerine gönderilmektedir otomatik olarak.

bu canlara yapılan eziyetlere son verilmesini ve eziyet edenlere ilgili yaptırımların uygulanmasını sağlamak için linkteki şikayet dilekçesine imza atarak destek verebilirsiniz. şikayet dilekçesi tarafımdan aylar önce hazırlanmış olup, kendi blog'umda herkesin katılabilmesi için yayınlanmaktaydı. ancak bir süre önce yazılarımın kopyalanıp kaynak gösterilmeden kullanılmasının önüne geçmek için kopyalama engeli getirmiş oldum. böyle olunca yazdığım dilekçeler de kopyalanamadı, bu nedenle hem kopyalanıp gönderilebilsin, hem de daha geniş çevrelere ulaşsın, yoğun katılım sağlansın diye hayvan hakları ihlallerine yönelik dilekçelerimi chang.org sitesinde arkadaşlar aracılığıyla yayınlatmaya başladım.
özetle, hayvan haklarının kedi/köpek haklarından ibaret olmadığını algılayan, at, tavşan, inek, tavuk, ayı gibi canların haklarının da hayvan hakları kapsamında olduğunun bilincinde olan hayvan haklarına duyarlı herkese ilgili linkteki dilekçeye katılım göstermesini önermekteyim. bir şikayet dilekçesine ne kadar çok katılım olursa, şikayet mercii üzerinde o kadar etki ve baskı oluşturduğunu yakinen bilen biri olarak yoğun katılıma tekrar vurgu yapmaktayım.

hayvan sahiplendirme platformu

http://www.turseng.com/...an-cok-sayida-kopekcan.html

"linkteki canların hepsi acilen yuva aramaktadır. bir kısmı geçici yuvasında, bir kısmı da her gün için yüklü pansiyon ücretlerinin ödenmekte olduğu pansiyonlarda kalıcı yuvalarını beklemekteler. bir candostu arıyorsanız, pet shop gibi kanlı ticaret mekanlarını değil, bu şekilde tamamen ücretsiz sahiplendirme yapan, yaşamlarını canlara adamış gönüllü sahiplendirenleri tercih etmenizi, bu canları sahiplenmenizi önemine binaen tekrar önermekteyim. bu canların resimlerine dikkatlice göz atın, ilk kez candostu sahiplenecekseniz veya candostunuza arkadaş arıyorsanız bu canları ivedilikle sahiplenin. evi, bahçesi müsait olan hayvan haklarına duyarlı herkese mutlaka bu canlardan birini, bir kaçını sahiplenmesini, yuvasını açarak sevgi, şefkat ve ilgi vermesini önermekteyim."
kendi blog'umdan alıntıdır.



ek: bu tür yuva arayan canlara yönelik ilanlara facebook/twitter gibi araçlarda denk gelenlerin, bu ilanların zaten evinde ve bahçesinde çok sayıda cana bakmakta olan, limiti dolu hayvanseverler arasında dönüp durmaması, bu tür platformlardaki hayvansever insanlar ve sayfa ve de gruplarla ilgisiz yada benim gibi bu sosyal medya araçlarında hesabı bulunmayan ama candostu arayan insanlara ulaşabilmesi için mutlaka sözlükler, bloglar, siteler, forumlar gibi diğer mecralarda da paylaşması/paylaşılmasına vesile olması gerekmektedir.
bu nedenle ben de, tarafıma ulaşan bu tür sahiplendirme/kayıp ilanlarına hem blog'da, hem de sözlük'te yer vermekteyim.
özellikle engelli, herhangi bir nedenle terk edilmiş, sahipsiz kalmış canlarla ve tavşan/kuş/hamster/iguana/cavia gibi kedi/köpekler kadar önem verilmeyen, tam da bu nedenle ve genel olarak bu küçük hayvanlara yönelik özel sevgim ve ilgim bulunan bu canlarla ilgili ilanlara özel önem vermekte, bunları hem blog, hem de sözlük'te yayınladıktan sonra, daha geniş çevreye duyurulması için uğraşmaktayım. özetle, linkte bir birinden muhteşem çok sayıda yuva arayan köpekcan ve iletişim bilgileri yer almaktadır. bu canları sahiplenemeseniz bile, sahiplenmek isteyenlere duyurarak yuva bulmalarına vesile olunabilir.
(bkz: sahiplenmede engelli hayvanlara öncelik verilmesi)
(bkz: yuva arayan engelli hayvanlar)









27 Mart 2013 Çarşamba

ASKERİYEDE HAYVAN HAKLARI

bu resim en çok hoşuma giden resim oldu, bu canın itaatine söyleyecek söz yok :)
bir kaç ay önce blog'dan tarafıma ulaşan bir asker bulunduğu askeri birlikte hayvanlara yönelik eziyet ve kötü muamelelerden bahsederek yardım istemişti. anlattıklarına göre, çok sayıda er tarafından başka bir birlikte doğum yapan annenin alınarak söz konusu askerin birliğine getirilen yavru köpeciklere eziyet edilmekte ve son derece kötü davranılmaktaydı. bu duruma hayvansever olan ve bahsi geçen köpecikleri çok sevip sahiplenen, her lokmasını onlarla bölüşecek, onlara güvenli bir yer ve yatak yapacak, sürekli ilgilenip oynayacak kadar çok önem veren bu asker son derece üzülmekteydi. üst görevlerdeki rütbelilerin duruma yönelik yaklaşımını sorduğumda, aldığım yanıt "rütbeliler hayvanlara sevgiyle yaklaşılmasına karşılar, tam tersine erlerin tekmelemesini, kötü davranıp yavruları ağlatmasını hoş görüyor, destekliyorlar" şeklindeydi. buna göre, bu rütbeliler hayvana sevgiyle yaklaşan erleri küçümsemekte, hayvan sevgileri nedeniyle hor görmekte, sevgi ve şefkat göstermelerini zayıflık olarak addetmekteydiler. ayrıca yavrulara kötü davranmanın yavruların vahşileşerek sert büyümesine, sevgisiz ve saldırgan köpeklere dönüşmesine yardımcı olacağını düşünmekteydiler. iletişime geçen asker, "elimden bir kaza çıkacak, askerliğim yanacak diye çok endişeliyim" diyordu.  bu olay ve rütbeli askerlerin hayvan sevgisine sahip askerlere olumsuz, hayvan düşmanlığına sahip askerlere olumlu yaklaşmasına epey kızıp üzülmüştüm. anlattığı olay tipik hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi şeklinde hayvan hakları ihlalini oluşturduğundan, kendisine şikayet yollarını göstererek mutlaka askerliği bitmeden ilgili şahısları şikayet ederek yaptırım uygulanmasını sağlamasını ve anne köpeği kısırlaştırmasını önerdim.
bu olay aklıma takıldı, hayli uzun süredir aklıma geldikçe aynı şekilde etkilenir, üzülürüm canlar adına. yalnızca o askeri birliğe özgü müydü bu hayvan düşmanı yaklaşım ve hayvan düşmanlığı içeren olaylar, hayvan hakları ihlalleri, yoksa tüm birliklerde durum aynı mıydı merak etmekteydim. ta ki, bir kaç gün önce yazarı olduğum ekşisözlük'te rakomelo adlı yazarın ilgili entry'sini görene kadar. buna göre, halihazırda asker olan bu yazar askeri birliğinde herkes tarafından çok sevilen, hastalandığında komutanları tarafından özel olarak ilgilenilip tedavi ettirilen köpekcandan bahsetmekte, resimlerini de paylaşmaktaydı. 
bu entry'yi okuyunca bana iletilen ilk olumsuz olayın tam tersine candostlarımıza sevgi ve şefkatle yaklaşılan, bu yaklaşımın komutanlar tarafından takdir edildiği askeri birlikler olduğunu da görmek şahsımı mutlu etti. ta ki, kendisine bu durumu sorana kadar. meğer bu yazar askerliğini farklı bir ülkede yapmaktaymış, bu hayvan dostu yaklaşım da bu durumda ülke farkı nedeniyle oluşmuştu tarafıma göre. 
özetle, bu yazar arkadaşın, bulunduğu askeri birlikteki asker arkadaşlarının, komutanlarının bu hayvan dostu yaklaşımı son derece hoşuma gitti, kendilerini takdir etmekteyim bu güzel davranışları nedeniyle. 
ayrıca, askerlik hizmeti yürütmekte olup, askeri birliklerde bulunan canlara yönelik olumsuz davranışlar tespit eden, buralarda kötü muamele ve eziyet gören canlarla ilgili bilgi sahibi olanların tarafımla bu yazı altındaki yorum bölümünden iletişime geçerek bu hukuka aykırılık hallerinde takip edilecek olan hukuki yolları öğrenmelerini önermekteyim. 
ünlü köpecik bu can 
muhteşem bir resim, canın sevgisine bakın, içtimada bile yalnız bırakmıyor candostlarını :) 
bu içtimada ortaya geçmiş, kenarda köşede kalmak istemiyor, ortada olacak :) 
bu da devriye gezerken, görev başında uyuklayan canın resmi, görevi savsaklıyor yalnız, gözümden kaçmadı :) 
arkadaşın anlatımına göre kedilerle arası çok iyimiş, resimden de görüldüğü üzere :)

 can ikinci kez hasta olduğunda, rakomelo'nun refakatinde tedaviye gitmekte. arkadaşa canı askerliği bitmeden kısırlaştırmasını önerdim, zira eş arama dönemlerinde bu tür yaralanmalar söz konusu olabiliyor, rakipleri olan diğer canlar tarafından gerçekleştirilen. kısırlaştırma bu tür olumsuz durumlar için en iyi ve en kesin çözüm.

 can iyileşmiş izne gitmekte olan candostlarını yolcu ediyor, gittikleri için üzülüyor gibi. arkadaşa bu canı sahiplenmesini, askerlik bitiminde eve kendisiyle birlikte götürmesini önermekteyim. 
bu canlar yine arkadaşın sivil hayattaki dostları. ön kısımdaki siyah şebelek sokaktan sahiplenilmiş bir can 
tel arkasından bakışmalar, koklaşmalar, tanışma aşaması :) 

ve büyük kavuşma :) küçük canın korkmaması çok güzel, sevdim epey şebeleği. 


ilaveten dogo'nun kulak ve kuyruğunu kestirmediği için ayrıca takdir ettim kendisini. 
bilindiği üzere kulak ve kuyruk kesimi, ses tellerinin aldırılması gibi gereksiz cerrahi işlemler hayvan hakları ihlali oluşturmakta ve de hayvanları koruma kanunu ve uluslararası anlaşmaya aykırılık teşkil etmektedir. 

not: resimler rakomelo'ya aittirkendisini hayvan sevgisi, askeriyede bulunan canlara gösterdiği ilgi, hasta olduklarında tedavi edilmeleri için uğraşıp bizzat refakat etmesi, özetle hayvan haklarına yönelik yaptığı olumlu çalışmaları nedeniyle takdir etmekteyim. bir kez de buradan hayırlı tezkereler dilemekteyim kendisine.