mutlu tavşan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mutlu tavşan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
14 Ekim 2013 Pazartesi
TAVŞAN
şurada sözü edildiği şekilde sokak veya parklarda görülmesi halinde, tavşanların tehlikeye son derece açık olması, kedi ve köpekler gibi sokak ve parklarda yaşamasının imkansız olması hasebiyle hemen güvenli bir yere alarak sahiplendirilmesi için çalışmak gerekmektedir. bu tür durumlarda kaçıp mutlak ölüme gitmesine fırsat vermemek, yakalayıp eve/kapalı balkona/odaya almak, mümkünse, koşullar uygunsa sahiplenmek, değilse sahiplendirmek elzemdir. bu durumda hemen resim ve iletişim bilgileri ile birlikte tavşancanların sahiplendirilmesine özel önem vermem hasebiyle sitesine, sosyal ağlara, sözlüğe, duyuruya ilanını veriniz. en kötü ihtimalle bir pet shop'a götürün, en azından güvenli bir ortamda kalır, sokaklara kıyasen.
ilgili entry'deki tavşan canın akibetini merak ettim. tekrar görüldü mü, güvenli bir bölgeye alındı mı, halen sokaklardaysa mutlaka belirttiğim şekilde canın yaşamını kurtarmaya vesile olunmasını önermekteyim. ilaveten bilgilendirme entry'si girilirse sevinirim.
31 Ağustos 2013 Cumartesi
ekşi sözlük tavşan servisi
bu olağanüstü tavşan canlar yuva arıyor. muhteşemler. rabbim çok güzel yaratmış. |
- cins tavşan almak için pet shop'un yolunu tutarak bir kaç yüz tl ödeyerek satın almak yerine bu tür ücretsiz sahiplendirme platformlarından evlat edinilmesi gereken tavşancanlara ait özel bölüm.
- aslanbaş denilen tavşan ile ada tavşanı denilen canın yavruları görülmektedir. 3 kız, 3 oğlan. maşallah pek tatlılar, ki zaten tatlı ve muhteşem olmayan tavşan yok yeryüzünde. resimlerini görmek bile şefkat hissimi en yoğun şekilde harekete geçirmeye yetiyor.
- bu canlar baş/boyun ve kuyruk bölgesinde bol ve uzun tüylü olmaları ile bilinirler. özellikle baş kısmındaki uzun tüyler pek güzel. bu nedenle aslan yelesine benzediğinden aslanbaş tavşan deniyor bu canlara.
- belirttiğim gibi evini/odasını en kötü ihtimalle kapalı balkonunu bu muhteşem tavşancanlarla paylaşmak isteyen gerçek tavşanseverler bu canları sahiplensin.
- ancak asla kafeste tutmamak ve cins olduğu için üretip satmamak kaydıyla. daha önce de vurguladığım gibi tavşanlara yönelik hassasiyetim nedeniyle zaman ve enerji ayırarak, tavşancanların ilanlarını yayınlamak ve yaymaya çok önem veriyor ve gerçekleştiriyorum. bundan amacım bu canların gerçekten mutlu olacakları yuvalara kavuşmalarını sağlamak, pet shop yerine gönüllü surette evlat edinmeyi yaygınlaştırmak, böylece pet shop denilen kanlı ticaret ağını aradan çıkarıp, sonuçta tamamen ortadan kaldırmaktır.
- bu amacıma aykırı olarak, bu tavşan sahiplendirme ilanlarını benim aracılığımla görüp tavşan sahiplenenlerin kafeste tutması ve/veya üretmesi halinde hakkımı asla helal etmiyorum. bunu yapanları allah (c.c.)a havale ediyorum. bir kez daha belirteyim.
- iletişim ve detaylar da yine linkte. sahiplenemeyecek olanlar çevresine mutlaka duyursun, kesin birileri çıkar bu canları sahiplenmek isteyen çevrelerimizden.
- ek: linkte de belirttiğim üzere tavşanlar çok hızlı ürer, bu nedenle mutlaka kısırlaştırmak gerekmektedir. kısırlaştırma işlemi h.k.k. ile zorunlu kılınan bir işlemdir hayvan sahiplerine. ayrıca kolay, sağlıklı ve hayvan haklarına uygun ve en temel işlemlerdendir.
28 Haziran 2013 Cuma
bir tavşanın düşünceleri
bir tavşanın düşünceleri aslında tam olarak şöyle.
yiyecek olarak: yanlış olarak bilindiği üzere havuç, havuç, havuç değil,
muz, muz, muz, fındık, fıstık, ceviz, muz, muz, muz, pelet yem, muz, muz, muz, papatya çayı, ıhlamur çayı, muz, muz, muz, ekmek, kayısı, paket olarak satılan hazır, karışık, bol çeşitli, çok güzel kokan tavşan yemleri, muz, muz, muz, ödül çubukları, elma, armut, muz, muz, muz, muz, muz.
candostu tavşan olan evinden muzu eksik etmemeli. çok seviyorlar. bol potasyum sebebiyle çok da faydalı muz tavşanlar için. daha önce de bir çok kez sözünü ettiğim, çok çok sevdiğim, yakınımın tavşancanı epey seviyor muzu, bu nedenle sırf o seviyor diye sürekli muz götürüyoruz arkadaşın evine.
bu tavşancanla muzu beraber yemek çok eğlenceli. şu şekilde oluyor, bir o ısırık alıyor muzdan, bir ben. böyle böyle devam ediyor, muzu bitiriyoruz. bir tavşanla birlikte muz yemek muhteşem bir duygu. o ısırık aldığında muzda uzunca iki çığır açılmış oluyor. tabi, muzu böyle birlikte yerken tek endişem benden tavşancana bir virüs, mikrop, bakteri bulaşıp bulaşmayacağı oluyor. insandan hayvanlara herhangi bir hastalık bulaşıyor mu bilmiyorum ama o kadar temiz, muhteşem, mis kokulu, tertemiz, pembe dudak ve diliyle pamuk şeker görünümde ki, sanki her an çevresinden, çevresindeki insanlardan bir hastalık bulaşabilir gibi geliyor bu canlara. zaten sözünü ettiğim cana azami özen gösteriliyor hem ailesi, hem de biz - çevresi tarafından. elimizi yıkamadan dokunmuyoruz kendisine. aynen yenidoğan bebek gibi davranıyoruz. tamamen sterilize bir ortamda yaşıyor, herhangi bir hastalık kapmasın diye, çünkü tavşanlar çok hassas olup, en ufak mikroptan ciddi rahatsızlıklar geçirebilirler. bu nedenle çok titiz ve temiz davranılmalı, azami ölçüde korunmalı kendileri.
davranış olarak en sevdikleri şöyle: öpülmek, koklanmak, sevilmek, çok sevilmek, masaj, masaj, masaj.
sevmedikleri: kucağa alınmak. tavşancanları fazla kucağa almamak gerek, kendileri istese gelip tırmanırlar, kucağınızda otururlar zaten. zorla kucağa almaya hiç gerek yok. oldukları yerde sevmek en iyisi. özetle, bir tavşan dostunuz varsa siz ona uyum sağlamalısınız, o size değil. çok nazlıdırlar ayrıca.
yiyecek olarak: yanlış olarak bilindiği üzere havuç, havuç, havuç değil,
muz, muz, muz, fındık, fıstık, ceviz, muz, muz, muz, pelet yem, muz, muz, muz, papatya çayı, ıhlamur çayı, muz, muz, muz, ekmek, kayısı, paket olarak satılan hazır, karışık, bol çeşitli, çok güzel kokan tavşan yemleri, muz, muz, muz, ödül çubukları, elma, armut, muz, muz, muz, muz, muz.
candostu tavşan olan evinden muzu eksik etmemeli. çok seviyorlar. bol potasyum sebebiyle çok da faydalı muz tavşanlar için. daha önce de bir çok kez sözünü ettiğim, çok çok sevdiğim, yakınımın tavşancanı epey seviyor muzu, bu nedenle sırf o seviyor diye sürekli muz götürüyoruz arkadaşın evine.
bu tavşancanla muzu beraber yemek çok eğlenceli. şu şekilde oluyor, bir o ısırık alıyor muzdan, bir ben. böyle böyle devam ediyor, muzu bitiriyoruz. bir tavşanla birlikte muz yemek muhteşem bir duygu. o ısırık aldığında muzda uzunca iki çığır açılmış oluyor. tabi, muzu böyle birlikte yerken tek endişem benden tavşancana bir virüs, mikrop, bakteri bulaşıp bulaşmayacağı oluyor. insandan hayvanlara herhangi bir hastalık bulaşıyor mu bilmiyorum ama o kadar temiz, muhteşem, mis kokulu, tertemiz, pembe dudak ve diliyle pamuk şeker görünümde ki, sanki her an çevresinden, çevresindeki insanlardan bir hastalık bulaşabilir gibi geliyor bu canlara. zaten sözünü ettiğim cana azami özen gösteriliyor hem ailesi, hem de biz - çevresi tarafından. elimizi yıkamadan dokunmuyoruz kendisine. aynen yenidoğan bebek gibi davranıyoruz. tamamen sterilize bir ortamda yaşıyor, herhangi bir hastalık kapmasın diye, çünkü tavşanlar çok hassas olup, en ufak mikroptan ciddi rahatsızlıklar geçirebilirler. bu nedenle çok titiz ve temiz davranılmalı, azami ölçüde korunmalı kendileri.
davranış olarak en sevdikleri şöyle: öpülmek, koklanmak, sevilmek, çok sevilmek, masaj, masaj, masaj.
sevmedikleri: kucağa alınmak. tavşancanları fazla kucağa almamak gerek, kendileri istese gelip tırmanırlar, kucağınızda otururlar zaten. zorla kucağa almaya hiç gerek yok. oldukları yerde sevmek en iyisi. özetle, bir tavşan dostunuz varsa siz ona uyum sağlamalısınız, o size değil. çok nazlıdırlar ayrıca.
21 Haziran 2013 Cuma
sokağa atılan evcil hayvanlar
![]() |
bu tavşan yuva arıyor, bilgileri linkte |
tavşan sevgisinin hiç bir duyguya benzemediğini, bir tavşana bakarken hissedilenleri ancak gerçekten çok sevdiği bir tavşancanı bulunan tavşan dostları bilir, anlar. rabbimden yeryüzünde her insanın kalbine tavşan sevgisi yerleştirmesini, bu muhteşem duyguyu herkesin tatmasını dilerim.
tavşanlar burunları ile dürtme yoluyla çok şirin ve komik bir iletişim kurarlar candostlarıyla. ödül stick'lerini talep ederken dürtmeleri farklıdır, ilgi ve sevgi istedikleri, kendilerini sevdirmek istedikleri zaman gerçekleştirdikleri dürtme tamamen farklıdır. o burunla çoğunlukla ayaktayken bacağa yapılan hafifçe dürtme şeklinde her türlü duygu ve isteklerini yansıtır, taleplerinin karşılanmasını sağlarlar. çok amaçlı harika bir işlevi mevcuttur bu burun hareketinin. önünde oturuyorsanız ve bir tavşan oradan geçmek istiyorsa, sizi dürterek oturduğunuz yerden kaldırır, oradan geçer gider. her istediklerini yaptırma gibi muhteşem yetenekleri vardır. kulak uçlarından ayak tırnak uçlarına kadar öpüp koklamanın verdiği huzurla ömrü uzatma gibi bir etkilerinin de söz konusu olduğunu belirtmek isterim. bu canları koklayarak öptüğünüzde ağzınızda harika bir tat, burnunuzda mis gibi bir koku kalır.
maalesef insan lekesi, defolu embesiller de mevcuttur şu yeryüzünde. yaratıldıkları için her an şükretmekte olduğum canları ihmal eden, onlara eziyet eden, nihayetinde bir barınağa terk eden çöplükler de maalesef nefes almaktadır bu dünyada.
linkteki anne ve avuç içi kadar yavrusu bu hikayenin kahramanıdır. bu canlar barınağa terk edilmiş, devamında bir kliniğe aldırılmış hemen. maalesef eziyet görmüş, felçli ve kırıklı bu avuçiçi yavru tavşan aynı gün yaşamını kaybetmiş, kendisine eziyet eden yaratığın üzerine silinmeyecek bir leke ve lanet bırakarak.
anne tavşan klinikte beklemekteymiş. bir tavşan dostu edinmek isteyenlere bu canı sahiplenmelerini önermekteyim. devamında linkte belirttiğim email adresinden tarafımla irtibata geçerek tavşanlarla ilgili her konuda her daim bilgi edinebilir, yardım isteyebilirler."
tavşan
![]() |
tavşan sevgisi hiç bir sevgiye benzemeyen muhteşem bir duygudur |
tavşanlar burunları ile dürtme yoluyla çok şirin ve komik bir iletişim kurarlar candostlarıyla. ödül stick'lerini talep ederken dürtmeleri farklıdır, ilgi ve sevgi istedikleri, kendilerini sevdirmek istedikleri zaman gerçekleştirdikleri dürtme tamamen farklıdır. o burunla çoğunlukla ayaktayken bacağa yapılan hafifçe dürtme şeklinde her türlü duygu ve isteklerini yansıtır, taleplerinin karşılanmasını sağlarlar. çok amaçlı harika bir işlevi mevcuttur bu burun hareketinin. önünde oturuyorsanız ve bir tavşan oradan geçmek istiyorsa, sizi dürterek oturduğunuz yerden kaldırır, oradan geçer gider. her istediklerini yaptırma gibi muhteşem yetenekleri vardır. kulak uçlarından ayak tırnak uçlarına kadar öpüp koklamanın verdiği huzurla ömrü uzatma gibi bir etkilerinin de söz konusu olduğunu belirtmek isterim. bu canları koklayarak öptüğünüzde ağzınızda harika bir tat, burnunuzda mis gibi bir koku kalır.
maalesef insan lekesi, defolu embesiller de mevcuttur şu yeryüzünde. yaratıldıkları için her an şükretmekte olduğum canları ihmal eden, onlara eziyet eden, nihayetinde bir barınağa terk eden çöplükler de maalesef nefes almaktadır bu dünyada.
linkteki anne ve avuç içi kadar yavrusu bu hikayenin kahramanıdır. bu canlar barınağa terk edilmiş, devamında bir kliniğe aldırılmış hemen. maalesef eziyet görmüş, felçli ve kırıklı bu avuçiçi yavru tavşan aynı gün yaşamını kaybetmiş, kendisine eziyet eden yaratığın üzerine silinmeyecek bir leke ve lanet bırakarak.
anne tavşan klinikte beklemekteymiş. bir tavşan dostu edinmek isteyenlere bu canı sahiplenmelerini önermekteyim. devamında linkte belirttiğim email adresinden tarafımla irtibata geçerek tavşanlarla ilgili her konuda her daim bilgi edinebilir, yardım isteyebilirler.
10 Nisan 2013 Çarşamba
TAVŞAN
![]() |
minicik dudakları muhteşemötesi, sürekli kıpraşan burunları, güneş gibi bıyıkları olağanüstü, istisnasız yer yüzünden en çok sevdiğim varlık - TAVŞAN |
muz yiyen tavşan, bıyıkları resmen çocukken çizdiğimiz güneş gibi :)
tavşanlarla ilgili detaylı bilgi için:
(bkz: tavşan/@earthlings),
(bkz: tavşan hastalıkları/@earthlings),
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)
ek: canlar için papatya ve ıhlamur çayı şu şekilde hazırlanır: bir tutam papatya/ıhlamur yıkanır, bir kaseye konur, üzerine kaynar su eklenir, üzeri kapatılarak bir süre demlenmeye bırakılır, soğuyunca içinden taneler çıkarılarak tavşancanın önüne konur, afiyetle içmesi izlenir.
bu çaylar tavşancanın sağlığı için çok iyidir, enfeksiyon karşıtı çaylar olup, soğuk algınlıklarından da koruyacaktır. herhalükarda solunum zorluğu farkettiğiniz tavşancanı mutlaka veteriner kliniğine götürerek tedavi ettiriniz. tavşanlar hususunda bilgili bir veteriner hekimi evleviyetle, tavşancanınız hastalanmadan önce bulup, iletişim bilgilerini elinizde hazır bekletiniz. tüm tavşancanlara uzun, sağlıklı, mutlu bir yaşam dilerim candostları ile birlikte.
ilaveten sözlükte tavşan candostları bulunan şahıslara mutlaka canlarının resim ve videolarını eklemelerini önermekteyim.
http://www.youtube.com/watch?v=wibegufzn8w - muz yiyen tavşancan. küçücük ağzı, alt dudağı, dili muhteşem maşallah.
7 Ocak 2013 Pazartesi
en sevimli hayvan
sadece en sevimli olmakla kalmayıp, en muhteşem, en olağanüstü, en misk-ü amber kokulu, en masum, en şirin, yaratıldığı için en fazla şükrettiğim varlık olan, hülasa en'lerin en'i tavşan.
(bkz: tavşan/@earthlings)
(bkz: tavşanların gariplikleri)
http://www.youtube.com/...ayer_embedded&v=lwm92p8at64 - yavru tavşanlar,
http://www.youtube.com/...ndscreen&nr=1&v=rjjjxwng1rw - bu canlar da yavru tavşan.
http://www.youtube.com/watch?v=dsp5bsht7nw - mutluluk dansı yapan yavru tavşan,
http://www.youtube.com/watch?v=owvqd8qy5bm - bir mutluluk dansı yapan can daha.
bilmeyenler için, tavşanlar mutluluklarını zıplayıp havada zigzaglar çizmek, aniden sıçrayıp çapraz koşup gitmek, v.s. şekilde mutluluk dansı yaparak gösterirler, muhteşemdirler.
ilaveten, bir tavşansever olarak, sözlükte tavşan dostu bulunan yazarların bu canlar hakkında daha aktif olmasını, tavşanlar hakkında bilgi ve deneyim içerikli entry'lere ağırlık vermelerini, tavşan candostlarının resim ve videolarını paylaşmalarını önermekteyim, zira tavşanlar hakkında maalesef bilgi ve deneyim içerikli kaynak ve resim/görsel eksikliği mevcuttur. bu canları daha iyi tanıtmak, bu muhteşem güzellikler hakkında bilgilendirici/bilinçlendirici kaynaklar oluşturmak son derece faydalı olacaktır hayvan hakları adına.
ek: en çok sevdiğiniz varlık tavşan olup, uğrunda yaşamınızdan vazgeçecek kadar zaafınız bulunmaktaysa bu canlara, kürk hayvanı olarak kullanılmaları - canlı canlı haşlanarak/kafalarına vurulup öldürülerek/elektrik verilip canları alınarak/canlı canlı derileri yüzülerek işkence edilmek suretiyle yaşamlarının ellerinden alınması, deney hayvanı olarak kullanılmaları - ld 50 ve diğer ölümcül testler uygulanmak suretiyle yaşamlarının azap çektirilerek yok edilmesi, niyet tavşanı olarak kullanılmaları - bacakları kırılmak suretiyle kaçıp gitmemelerinin sağlanması, saatlerce aç susuz bırakılarak embesiller tarafından niyet çektirme eziyetine maruz bırakılmaları, av hayvanı olarak kullanılmaları - cem boyner türü kan kokulu şahıslar tarafından, spor yapmak kisvesi altında canlarının alınması, et hayvanı olarak kullanılmaları - aylarca daracık kafeslerde başka bir yiyecek yokmuş gibi et ve daha da kötüsü etin her türünü tatmak isteyen, kendisi doysa gözü doymaz insanoğlu tarafından yenmek üzere öldürülmeleri sizi diğerlerinden farklı olarak sadece üzmez, ruhunuzu emer, yavaş yavaş ızdırap içinde öldürür.
ava, ete, deneye, kürke, dövüşe, istismara hayır!
(bkz: kürk/@earthlings)
(bkz: hayvan deneylerinde uygulanan testler)
(bkz: kürk giyen ünlüler)
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)
(bkz: tavşan hastalıkları)
4 Ocak 2013 Cuma
evde tavşan beslemek
kedi ve köpeğe geçiş için antreman amaçlı, çocuklara oyuncak, öğrencilere tatile kadar can sıkıntısını gidermek amaçlı eğlence olarak alınmaması gereken, bir canları olduğu, peter singer'in de belirttiği üzere hayvan haklarının temel unsurunu oluşturan olgunun mevcut olup aynen insan denen mahlukat gibi acı duydukları dikkate alınarak, bir ömür boyu birlikte yaşamak üzere sahiplenilmesi, asla terk edilmemesi, sahiplenmeden önce haklarında detaylı araştırma yapılarak, her türlü bakım ve veterinerlik hizmeti sağlanabilecekse edinilmesi gereken canların aynen kedi ve köpekler gibi candostları ile birlikte mutlu mesut yaşaması hali.
allah (c.c.)ın yarattığı en muhteşem varlıklar olduğuna inandığım, yeryüzünün melekleri olan, tarafımdan çok fazla sevilen, muhteşemlikleri, mükemmellikleri, güzellik ve tatlılıkları, masumiyetleri, harika kokmaları (vanilya, pamuk şeker, bisküvi gibi tatlı bir kokuları mevcuttur, her denk geldiğimde öpüp koklayarak içime çektiğim, başka hiçbir canlı bu kadar olağanüstü kokamaz), bunun dışında maalesef et, deney, kürk, av, niyet hayvanları olarak kullanılmaları, türkiye'de yurtdışındaki durum ile tam bir zıtlık oluşturmak suretiyle tavşan kurtarma ve bakımevinin bulunmaması v.s. ile tarafımı hayvan hakları adına en fazla üzüp, kurtarılmaları için daha fazla çaba göstermem gerektiğini iliklerime kadar hissettirmeleri ile beni tam bir tavşansever yapan bu canlar hakkında detaylı bilgi edinmek için:
(bkz: tavşan/@earthlings)
(bkz: tavşanların gariplikleri)
(bkz: tavşan hastalıkları)
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)
ve
(bkz: terk edilen hayvanların intihar etmesi)
ek: bir tavşan asla ve kat'a kulaklarından tutularak kaldırılmaz. kulakları çok fazla hassas olup, çok önemli damarlar bulundurmaktadır, öyle ki, bir tavşandan kan almak gerektiğinde bu işlem veterinerler tarafından kulak damarlarına uygulanmak suretiyle yapılır. maalesef, çoğu insan bu tür tavşanalr için hayati önemi haiz bilgiyi bilmez, kulaklarından tutarak kaldırır. bu tavşan için çok tehlikeli ve zararlıdır. çoğu veteriner bile tavşanın doğru tutuş şeklini bilmez, kulakalrından tutarak havalandırır zavallı hayvanı. halbuki, kulaklarından tutmanın tavşanın psikolojisi ve sağlığına vereceği zararın yanısıra, çok hassas hayvanlar olan bu canların ayaklarının altında mutlaka dayanabilecekleri bir zemin/unsur olması yine çok önemlidir. bu yüzden, tavşan iki elle karın bölgesinden tutularak kaldırılır, kucağa alındığı anda sol kol üzerine oturturulur, sol kol ayak ve ellerine destek olurken, sağ kolla üst kısımdan vücudu kavranır. bu tavşanı doğru tutma hususu çok önemlidir.
bir ek daha: http://turseng.blogspot.com/2012/08/kendi-hayvanna-eziyet-eden-sahslar.html kendi hayvanına eziyet eden şahısları ilgili/yetkili kuruma şikayet ederek, linkte belirtilen yaptırımların uygulanması ve hayvanın kurtarılması için, tarafımdan hazırlanmış olan dilekçeyi her somut olaya uyarlayarak, ad ve soyad eklenmek suretiyle belirtilen makamlara şikayette bulunmak mümkündür. linkteki dilekçeyi kopyalayarak bir word sayfasına yapıştırıp, gerekli durumlarda, kendi hayvanına tavşan/kedi/köpek/kuş/iguana v.s. farketmez, eziyet eden birilerinin görülmesi halinde hemen somut olaya uyarlayarak il orman ve su işleri müdürlüğüne sunarak (faks/email/mektup/elden v.s.) yaptırım uygulanmasını sağlamak, görmezden gelmemek, dönüp gitmemek gerekmektedir.
(bkz: hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi)
KÜRK GERÇEĞİ - KÜRKE HAYIR
KÜRKE HAYIR!!!
sırf dünyanın her yerindeki kürk düşkünlerinden birisi - ki bunların önemli bir kesimini topluma
davranışları ve yaşamlarıyla model insan olarak sunulan ünlüler oluşturmaktadır- bir kürk giysin diye, en az 100 çinçillanın kürkü bin bir türlü işkenceyle alınıyor.
söz konusu bu ünlülere özenen milyonlarca insan da birazcık bile olsa onlara benzemek, yaşamlarının bir parçasını paylaşıyor olmak için kürk ediniyorlar. nasıl ki, bir ünlü bir hayvan barınağına gittiğinde, sahipsiz sokak hayvanlarına yönelik çalışmalar yaptığında bundan toplumun büyük bir kesimi olumlu yönde etkileniyor, bu ünlüler bu davranışlarıyla hayvan haklarına yardım ediyorsa, kürk giyen ünlüler de aynı şekilde topluma hayvan hakları adına olumsuz örnekler oluşturarak çok sayıda hayvana zarar veriyorlar.
bu nedenle bu başlık altında yerli ve yabancı, kürke kayır platformunun deyimiyle kan kokan ünlüleri belirtilerek, hayvan hakları adına küçük de olsa bir adım atılmış olur.
bunun dışında, kürk karşıtlığı çalışmalar yapmanın son derece basit işlemlerden oluştuğunu da eklemek isterim. şöyle ki, herhangi bir mağazaya girdiğinizde, bu mağazada gerçek kürk ve kürk ürünleri satıldığını gördüyseniz, hemen bir şikayet formu isteyerek, "söz konusu mağazada kürk satıldığı için bir müşteri olarak bundan üzüntü duyduğunuzu, hayvan hakları adına duyarlı davranış için kürk sattıkları sürece bir daha o mağazadan alış veriş yapmayacağınızı" belirtirseniz veya söz konusu firmaya email, faks, telefon yoluyla bu hususta tepkinizi dile getirirseniz, bu durumda size küçük ve etkisiz gibi görünen bu basit eylemin hayvan hakları adına çok büyük ve önemli sonuçlar doğuracağından emin olabilirsiniz.
örneğin, geçtiğimiz yıllarda kürk ürünleri satan mudoya karşı böyle bir kampanya başlatılmış ve de olumlu sonuç elde edilmişti.
son olarak, bu başlık ve entrynin konusunu oluşturan ünlüler, unutmayın, üzerinizdeki giysi değil, yüzde yüz canlı.
28 Aralık 2012 Cuma
tavşanların gariplikleri - 2.
sözlükteki tavşanseverlerin, candostu olarak tavşanları seçmiş insanların katkıda bulunarak, tavşan sevgisini anlatmak/yerleştirmek için vurgulamaları gereken, tavşanlara özgü özellikler.
tavşanlarla ilgili her türlü başlığı, entry'yi desteklemekte, katkıda bulunmaya devam etmekteyim, zira tavşancanlara yönelik her türlü hayvan hakkı ihlalinin - pet shop'lardan satın alınıp, bir kaç gün sonra çiş yapıyor, tüy döküyor, kemiriyor! gibi embesil gerekçelerle bir çiftliğe!, ormana, parka v.s. bilumum tavşanlar için mutlak ölüm anlamına gelen yerlere bırakmalarının/terk etmelerinin, et, deney, kürk, av, sirk hayvanı olarak kullanılmalarının - nedeninin tavşanların da kedi ve köpekler gibi önemli, değerli, zeki, kıymetli ve insana çok bağlı canlar olduğunun bilinmemesi olduğunu düşünmekteyim.
ilaveten, tavşan dostu olanlara tavşancanları üretmemeleri, bir veteriner fakültesinde (anestezi ilaçlarının dozuna azami dikkati temin ederek, bu çok önemli, bir müvekkilin tavşanı basit bir kısırlaştırma işleminde fazla doz nedeniyle kaybedilmişti, yine veteriner hatasıyla, tavşanlar çok hassas canlar olup, anestezi dozu gerektiği gibi uygulanmalı, dozaşımı olmamalı) kısırlaştırmalarını önermekteyim.
tavşanlarla ilgili her türlü başlığı, entry'yi desteklemekte, katkıda bulunmaya devam etmekteyim, zira tavşancanlara yönelik her türlü hayvan hakkı ihlalinin - pet shop'lardan satın alınıp, bir kaç gün sonra çiş yapıyor, tüy döküyor, kemiriyor! gibi embesil gerekçelerle bir çiftliğe!, ormana, parka v.s. bilumum tavşanlar için mutlak ölüm anlamına gelen yerlere bırakmalarının/terk etmelerinin, et, deney, kürk, av, sirk hayvanı olarak kullanılmalarının - nedeninin tavşanların da kedi ve köpekler gibi önemli, değerli, zeki, kıymetli ve insana çok bağlı canlar olduğunun bilinmemesi olduğunu düşünmekteyim.
ilaveten, tavşan dostu olanlara tavşancanları üretmemeleri, bir veteriner fakültesinde (anestezi ilaçlarının dozuna azami dikkati temin ederek, bu çok önemli, bir müvekkilin tavşanı basit bir kısırlaştırma işleminde fazla doz nedeniyle kaybedilmişti, yine veteriner hatasıyla, tavşanlar çok hassas canlar olup, anestezi dozu gerektiği gibi uygulanmalı, dozaşımı olmamalı) kısırlaştırmalarını önermekteyim.
tavşanların gariplikleri - 1.
sözlük de dahil sosyal medya araçlarında, hayvan hakları savunucusu beni bile bıktıracak kadar fazla ve yapay kedi hayranlığının irrite ediciliğine karşı, allah (c.c.)ın yarattığı en mükemmel varlıklar olduğunu bildiğim tavşancanlar hakkında bilgi ve deneyimlerimle daha geniş çevrelere duyurulmasına katkıda bulunacağım mükemmellikler.
hayvan haklarına duyarlı insanlar tarafından bile, oldukça yanlış olarak hayvan hakları kedi - köpek hakları ile eşdeğer görülmesi, pet shop'ların kapatılması taleplerine bile yansıyarak, "pet shop'larda kedi köpek satışı yasaklansın/yasaklanmalı!" şeklinde ortaya çıkıyor olması, tavşan, hamster, kuş, balık, iguana türü hayvanların sanki can değil, oyuncak olarak görülmesi nedeniyle, öncelikle hayvan haklarına duyarlı şahıslara bu canların oyuncak değil, aynen kedi köpk gibi duyguları, alışkanlıkları, en önemlisi ise acı duyma hissi olduğunu algılatmak üzere bu başlık da son derece faydalı olup, tarafımdan desteklenmektedir, hatta açılmak üzere geldiğim, benden önce açılmış olduğunu gördüğüm başlık da olmuştur kendisi.
özetle, tavşanların garipliklerine, veteriner hatasıyla çok sevdiği tavşanlarını kaybeden tanıdıklar, danışanlar, müvekkiller ve de tavşanlara karşı aşırı sevgi ve ilgim sayesinde yaptığım geniş ve bitmez tükenmez araştırmalar sonucunda tavşanlar hakkında bilgi ve deneyim sahibi olarak aşinayım.
bu garipliklerden birisi tavşanların alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlı olması, hiç bir olayı, detayı hafızalarından silmemeleridir.
örn. bir tanıdığın düzenli ilaç kullanması gereken tavşanına gün içinde hep aynı saatlerde, 2 kez vermesi gereken ilaç şişesini eline alıp kapağını açtığı anda, sözkonusu tavşancanın o sesle birlikte ilaç verileceğini anlayarak ilacı içmemek için kaçışmaya başlaması, yine tavşanlara özgü, sürekli uzayan dişlerini törpülemek amacıyla verilen ödül krakerlerinin paketinin açılma sesinden ödül verileceğini anlayarak koşturarak ödülü verecek kişinin yanına gelmesi gibi ilginçlikler bizzat şahit olduklarımdır.
tavşanlar mükemmel varlıklar olup, kedi ve köpeklerden farksızdır, büyükçe hayvanlardır, bu canları evin içinde, bir odada, en kötü ihtimalle bir balkonda tutmayacaksanız, asla ve kat'a bir tavşan sahiplenmeyin. tavşanlar son derece hassas, duyarlı canlar olup, aynen kedi ve köpekler gibi iyi davranmayı da, kötü davranmayı da, yukarıda anlattığım üzere ilaçla ödül arasındaki farkı da kavrayabilmekte, kötü muameleler karşısında acı çekmektedirler. tavşanları kesinlikle kafeste tutmayın, bu onlar için yaşarken ölüm demektir. tavşanlar en hareketli hayvanlardan olup, sürekli koşmak, hareket etmek, egzersizler yapmak, en önemlisi sürekli kemirmek üzere yaratılmışlardır. yaratılışlarına zıt olarak bu hareketli canları alıp bir kafese tıkmak, allah (c.c.)ın yarattığı bu kıymetli canlara eziyet etmekten başka bir anlam ifade etmeyip, bunu gerçekleştirenleri de kesinlikle hayvansever yapmaz.
konuyla ilgili olarak:
hayvan haklarına duyarlı insanlar tarafından bile, oldukça yanlış olarak hayvan hakları kedi - köpek hakları ile eşdeğer görülmesi, pet shop'ların kapatılması taleplerine bile yansıyarak, "pet shop'larda kedi köpek satışı yasaklansın/yasaklanmalı!" şeklinde ortaya çıkıyor olması, tavşan, hamster, kuş, balık, iguana türü hayvanların sanki can değil, oyuncak olarak görülmesi nedeniyle, öncelikle hayvan haklarına duyarlı şahıslara bu canların oyuncak değil, aynen kedi köpk gibi duyguları, alışkanlıkları, en önemlisi ise acı duyma hissi olduğunu algılatmak üzere bu başlık da son derece faydalı olup, tarafımdan desteklenmektedir, hatta açılmak üzere geldiğim, benden önce açılmış olduğunu gördüğüm başlık da olmuştur kendisi.
özetle, tavşanların garipliklerine, veteriner hatasıyla çok sevdiği tavşanlarını kaybeden tanıdıklar, danışanlar, müvekkiller ve de tavşanlara karşı aşırı sevgi ve ilgim sayesinde yaptığım geniş ve bitmez tükenmez araştırmalar sonucunda tavşanlar hakkında bilgi ve deneyim sahibi olarak aşinayım.
bu garipliklerden birisi tavşanların alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlı olması, hiç bir olayı, detayı hafızalarından silmemeleridir.
örn. bir tanıdığın düzenli ilaç kullanması gereken tavşanına gün içinde hep aynı saatlerde, 2 kez vermesi gereken ilaç şişesini eline alıp kapağını açtığı anda, sözkonusu tavşancanın o sesle birlikte ilaç verileceğini anlayarak ilacı içmemek için kaçışmaya başlaması, yine tavşanlara özgü, sürekli uzayan dişlerini törpülemek amacıyla verilen ödül krakerlerinin paketinin açılma sesinden ödül verileceğini anlayarak koşturarak ödülü verecek kişinin yanına gelmesi gibi ilginçlikler bizzat şahit olduklarımdır.
tavşanlar mükemmel varlıklar olup, kedi ve köpeklerden farksızdır, büyükçe hayvanlardır, bu canları evin içinde, bir odada, en kötü ihtimalle bir balkonda tutmayacaksanız, asla ve kat'a bir tavşan sahiplenmeyin. tavşanlar son derece hassas, duyarlı canlar olup, aynen kedi ve köpekler gibi iyi davranmayı da, kötü davranmayı da, yukarıda anlattığım üzere ilaçla ödül arasındaki farkı da kavrayabilmekte, kötü muameleler karşısında acı çekmektedirler. tavşanları kesinlikle kafeste tutmayın, bu onlar için yaşarken ölüm demektir. tavşanlar en hareketli hayvanlardan olup, sürekli koşmak, hareket etmek, egzersizler yapmak, en önemlisi sürekli kemirmek üzere yaratılmışlardır. yaratılışlarına zıt olarak bu hareketli canları alıp bir kafese tıkmak, allah (c.c.)ın yarattığı bu kıymetli canlara eziyet etmekten başka bir anlam ifade etmeyip, bunu gerçekleştirenleri de kesinlikle hayvansever yapmaz.
konuyla ilgili olarak:
21 Haziran 2012 Perşembe
TAVŞAN - 7.
bu tür insanlar giyecek diye, tek bir kürk için tam olarak bu videodaki canlardan 60'ının öldürülmesi, normal ve makul ve de bir kalbi bulunan gerçek insanlar için akıl almaz ve dayanılmazdır:
kürke hayır, kürk gerçek sahiplerine bırakılmalı, bu işkence bitmeli artık!!!
kürk giyerek bu kanlı kürk ticaretine destek veren, toplum tarafından her açıdan örnek olarak kabul edildiklerinden, kürk giymeği özendirme gibi bir olumsuz katkıları da bulunan ve her gün binerce canın acı içinde öldürülmesine sebep olan diğerleri için (bkz: kürk giyen ünlüler)
TAVŞAN - 6.
ayşe arman hakkındaki tüm olumsuz düşüncelerimin değişmesine sebep olan kurtararak sahiplendiği can.
tavşan hımm adlı bu can hakkındaki yazıyı buraya alıntılayarak daha fazla insana ulaşmasını ve tavşanların ne kadar kıymetli hayvanlar olduğunu göstermesine yardımcı olmasını hedeflemekteyim.
alıntıdır
"hımmmmmmmm
ben bir şey yapmadım.
gerçekten.
kader ağlarını ördü.
hem zaten ben uzun bacaklı adama değil, uzun kulaklı tavşana bakıyordum.
ama o, bir yerlerden çıktı geldi.
baştan anlatıyorum, olay şöyle gelişti:
yine parkın etrafında koşuyorum-yürüyorum-koşuyorum, birinci tur bitti, tam o sırada çok acayip bir şey oldu. orada duran bir arabanın altında beyaz bir şey gördüm. kedi zannettim. benim öyle bir sürü yaralı kedi bulmuşluğum var. takılır yani gözüm. ama yok bu kedi değil, başka bir şey.
aaaaaa bir tavşan! burada ne arıyor? hiçbir fikrim yok. ama dünyanın en uzun kulaklı tavşanı, arabanın sağ ön tekerleğinin yanında duruyor. işin fenası, yanından da vızır vızır arabalar geçiyor. yoldan karşıya geçmeye filan kalkışsa mutlaka biri ona çarpar. ona acilen yardım etmek gerekiyor. ama ürkütmeden, korkutmadan...
* * *
diye düşünürken...
eğilmiş arabanın altına "pşşşşş, pşşşşş küçük tavşan gelsene" filan yaparken...
"bitti mi? daha birinci turdaydınız" dedi bir ses.
kafamı kaldırdım baktım.
aman allah’ım.
o.
lacivert şortlu adam.
ne yalan söyleyeyim heyecanlandım.
kalbim neredeyse ağzımdan çıkacaktı.
sadece "tavşan" diyebildim.
"efendim?" dedi.
arabanın altını gösterdim. eğildi. "şeyhlerden birinin sarayı var yakında" dedi, "bahçesinde de bir sürü hayvan... oradan kaçmış olabilir. ya da biri aldı, bakamadı, park diye buraya getirdi bıraktı!"
tespit mantıklı geldi. "evet olabilir" dedim, içimden de ekledim: "ama bu tespitin bize bir faydası yok! sorunu çözmüyor güzelim. nereden geldiyse geldi, onu ezilmeyeceği bir yere götürmek gerekiyor!"
"ikinci turu koşmayacak mısınız bugün?" dedi.
deli mi ne?
ortada bir tavşan sorunsalı var, adamın söylediğine bak.
"onu bırakıp gidemem ki!" dedim.
"iyi ama ne yapacaksınız?"
"onu kurtaracağım."
"anladım, hayvanları çok seviyorsunuz" dedi.
bakar mısınız muhabbettin saçmalığına!
"evet seviyorum ama mesele o değil" dedim, "ben koşmaya devam edeyim, sonra bu arabanın sahibi gelsin, arabasını alıp gitsin, bu zavallı da nereye gizleneceğini bilemesin, sonra bir arabanın altında ezilsin mi?"
"ama bu sizin sorumluluğunuz değil ki" dedi.
o anda bitti zaten benim için lacivert şortlu adam.
bununla kahve-mahve de içilmez.
belli ki başkalarını düşünmeyen bencil domuzun teki.
"evet" dedim hemen üslubum ciddileşti, "siz devam edin koşmanıza, ben bir yol bulup onu kurtaracağım."
"yok, beni yanlış anladın!" dedi -eğer ingilizce’de siz-sen ayrımı olsaydı, sizi temin ederim o anda sen’e geçti, gerçekten samimiydi- "madem bu kadar çok istiyorsun onu yakalamana yardım edeyim!"
biraz yumuşadım "tamam o zaman" dedim ve kafamdaki planı anlattım:
"ben şimdi arabamdan bir havlu getireceğim. çok dikkatli olmamız gerekiyor. onun yola doğru gitmesine engel olacağız, üzerine havlu atacağız ve onu yakalayacağız."
"tamamdır" dedi.
* * *
ondan sonraki 20 dakika boyunca, lacivert şortlu adamla birlikte tavşanı yakalamaya çalıştık. dünyanın en zor işiymiş.
bir oraya, bir buraya zıplıyor.
biz de peşinden koşturuyoruz.
yola gidecek, ezilecek diye de aklım çıkıyor.
sonra... sonra... sonra...
lacivert şortlu adam bir şekilde yakaladı onu.
nasıl minnettarım...
"teşekkür ederim, teşekkür ederim" deyip duruyorum.
"hadi parkın içinde bir ağaç altına bırakalım" dedi.
"olur mu öyle şey?" dedim, "benim arabaya koyacağız..."
"ne yapacaksın ki bu tavşanı?" dedi.
bu erkekler neden böyle?!
ne demek ne yapacağım? önce veterinerine götüreceğim, bir rahatsızlığı, hastalığı var mı öğreneceğim, varsa iyileştireceğim, sonra ona bir aile bulacağım, mutlaka bu tavşanı isteyecek birileri çıkar...
bunları düşündüğümü anlamak bu kadar zor mu?
o ise önce "senin sorumluluğun değil, koşmana devam et, bırak kalsın arabanın altında" diyor, sonra ayıp olmasın diye ya da beni etkilemek için yakalamama yardım ediyor ama önerdiği formül şu: "hadi, ağacın altına koyalım!"
iş bitsin, hayat devam etsin!
"park güvenli değil ki, ona bir yuva bulmam gerekiyor."
"sen bilirsin" dedi, benim arabaya yürüdük, tavşanı arka koltuğa koyduk, klimayı da açtım ki hayvan biraz serinlesin, kendine gelsin.
"adın ne?" dedi.
"ayşe" dedim.
"türktünüz değil mi?"
"evet... senin ki?"
"kawa."
aklımdan, "bu nasıl bir isim?" diye geçirdim. kızılderili midir nedir?
"ilginç bir isim, nerelisin?"
"kuzey iraklıyım" dedi, "ben kürdüm."
"aa öyle mi?" dedim.
tuhaf bir sessizlik oldu, ayakta durmuş birbirimize bakıyoruz.
ben normalde insanlara bir sürü soru sorarım, yapmadım, muhabbetin uzamasına izin vermedim, sevgilimin hoşuna gitmeyeceğini düşündüm belki de, belki de değil öyle, o bana ikide bir lacivert şortlu bir kızdan söz etse, ne lan bu derim sonunda, sadece "teşekkür ederim" dedim.
"ne için?" dedi.
"yardımların için!"
"dikkat et, arabana kaka yapmasın" dedi.
erkeklerin kafası gerçekten başka türlü çalışıyor.
gülümsedim, "umurumda bile değil, yapsın, temizlerim" dedim.
"görüşürüz" dedi.
gülümsemeye devam ettim ama "zannetmiyorum" dedim.
arabama bindim, gittim.
* * *
budur.
hikayenin devamını merak ediyorsanız, artık dünya şekeri bir tavşanımız var.
o gün parktan sonra, yolda gördüğüm ilk hayvan kliniğine girdim, karşıma, kedim oğluş hastayken onu iyileştirmeye çalışmış irlandalı veteriner çıktı, o zaman başka bir klinikte çalışıyordu, oradan ayrılıp buraya gelmiş.
bunu bir işaret olarak kabul ettim.
tavşanı muayene etti, "sağlığı yerinde" dedi, bir iki gün antibiyotik vermemi istedi, gösterdi nasıl vereceğimi, sonra kuru mama verdi, bir de tavşanlarla ilgili bir kitapçık.
alya’nın bahçedeki oyun evini, alya’nın da izniyle hımmm’ın evi haline getirdik.
bu arada bir adı var artık, alya koydu: hımmm.
ama necla onu basri diye çağırıyor, daha çok yakışıyormuş.
basri hmmm, artık bizim aileden biri.
ben zannettim ki, onu oyun evinin içinde tutabilirim.
alakası yok, ertesi sabah baktım kendine tünel kazmış, oyun evinden kaçmış.
şimdi ya bahçede takılıyor, çimleri yoluyor, begonvillerin altında uyuyor, ya da bizim evin içine giriyor, canı ne istiyorsa onu yapıyor anlayacağınız, bu satırları yazarken mesela kulaklarını dikmiş bana bakıyor..."
alıntıdır.
ayşe arman'ın hürriyet gazetesindeki yazılarından alıntılanmıştır.
TAVŞAN - 5.
tüm hayvanlar şirindir, bazıları daha şirindir feslefesi kapsamında hem deney, kürk, sirk, av, et, niyet hayvanı olarak kullanılarak türlü eziyetlere maruz kaldığı, h.k.k. hükümleri gereği 16 yaş altına satılmaması gerekirken çok küçük yaşlardaki çocuklara aç gözlü pet shop sahipleri tarafından satılarak, bir de hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi şeklinde işkencelere maruz kaldığı için en çok sevdiğim, şefkat duyduğum, türkiye'de bulunmaması hasebiyle beş yıllık planlarım dahilinde tavşan kurtarma ve rehabilitasyon bakımevi kurarak her türlü eziyete maruz kalanlarının tarafımdan kurtarılarak bu bakımevinde kısırlaştırma ve tedavi işlemlerinden sonra ücretsiz sahiplendirmesini yaparak, pet shop'ları aradan çıkarmayı hedeflediğim, en fazla hayvan hakları ihlalleri ile karşılaşan can.
hayvan hakları benim insan değerlendirmede mihenk taşım. her insanı hayvanlara yaklaşımı ile değerlendiririm. hayvanları seven, haklarını savunan gerçek insanlar veya sevmese de eziyet etmeyenler bir tarafta, hayvanları sevmemekle kalmayıp, onlara eziyet eden hayvan düşmanları bir tarafta kalır.
dini değerleri benimseyen, inançlı bir hayvan hakları savunucusu olarak tarafım için temel unsur hayvanlara yönelik yaklaşımdır bir insanı olumlu veya olumsuz olarak kıymetlendirmede.
şöyle ki, toplumdaki yanlış bilgi nedeniyle gusül abdestini bozduğuna inanılan köpeklerin, biraz sevgi ve yiyecek için sevgiyle yaklaştığı camiden çıkan ve bu köpekleri uzaklaştırmak için elindeki asayı köpeklerin beline indiren "dede"ye aynı muamelede bulunmamaktan beni yalnızca bu tür bir davranışın günah ve suç olması alıkoyar. yoksa hayvanlara eziyet edenleri aynı eziyete tabi tutmak gibi bir potansiyel barındırmaktayım şahsen kendi içimde. günah ve suç gibi iki temel kavramı benimsemiş olmasam hayvan katilleri, tecavüzcüleri gibi hayvan düşmanları için gayet caydırıcı düşünceler var zihnimde, sırf bu iki unsur nedeniyle eyleme dökemediğim ve dökmeyeceğim.
ayşe arman hakkında yine ahlaki değerlerime aykırı yazıları nedeniyle bir antipati beslemekteydim. ta ki, tevafuk eseri olarak bir tavşanı kurtarıp sahiplendiğine ve onun için neler yaptığına dair yazılarına denk gelene kadar. hayvan hakları söz konusu olunca benim için akar suların durması sebebiyle bu bayan hakkında tüm olumsuz düşüncelerim silindi ve tavşanı hımm'la ilgili tüm yazılarını bulup okumaya başladım.
bu tavşancığı nasıl kurtardığına dair bir yazısını buraya alıntılayacağım daha fazla insana ulaşabilmesi için.
hayvan hakları benim insan değerlendirmede mihenk taşım. her insanı hayvanlara yaklaşımı ile değerlendiririm. hayvanları seven, haklarını savunan gerçek insanlar veya sevmese de eziyet etmeyenler bir tarafta, hayvanları sevmemekle kalmayıp, onlara eziyet eden hayvan düşmanları bir tarafta kalır.
dini değerleri benimseyen, inançlı bir hayvan hakları savunucusu olarak tarafım için temel unsur hayvanlara yönelik yaklaşımdır bir insanı olumlu veya olumsuz olarak kıymetlendirmede.
şöyle ki, toplumdaki yanlış bilgi nedeniyle gusül abdestini bozduğuna inanılan köpeklerin, biraz sevgi ve yiyecek için sevgiyle yaklaştığı camiden çıkan ve bu köpekleri uzaklaştırmak için elindeki asayı köpeklerin beline indiren "dede"ye aynı muamelede bulunmamaktan beni yalnızca bu tür bir davranışın günah ve suç olması alıkoyar. yoksa hayvanlara eziyet edenleri aynı eziyete tabi tutmak gibi bir potansiyel barındırmaktayım şahsen kendi içimde. günah ve suç gibi iki temel kavramı benimsemiş olmasam hayvan katilleri, tecavüzcüleri gibi hayvan düşmanları için gayet caydırıcı düşünceler var zihnimde, sırf bu iki unsur nedeniyle eyleme dökemediğim ve dökmeyeceğim.
ayşe arman hakkında yine ahlaki değerlerime aykırı yazıları nedeniyle bir antipati beslemekteydim. ta ki, tevafuk eseri olarak bir tavşanı kurtarıp sahiplendiğine ve onun için neler yaptığına dair yazılarına denk gelene kadar. hayvan hakları söz konusu olunca benim için akar suların durması sebebiyle bu bayan hakkında tüm olumsuz düşüncelerim silindi ve tavşanı hımm'la ilgili tüm yazılarını bulup okumaya başladım.
bu tavşancığı nasıl kurtardığına dair bir yazısını buraya alıntılayacağım daha fazla insana ulaşabilmesi için.
TAVŞAN - 4.
eziyet eden sahiplerinin ellerinden kurtarılarak, hayvan deneylerinin sonunda uyutulmayanları alınarak, niyet tavşancılığı yapan embesillerin ellerinden alınarak rehabilite merkezlerine konması ve pet shop'lardan satın alınarak değil, bu merkezlerden ücretsiz olarak sahiplenilmesi için çalışmalar yapılması gereken candostları.
örnek 2: bir hayvan sitesinde yine sakıncalarını belirtmekte olduğum, petshopların sezgin olmayan, küçük çocuklara sorumluluklarını üstlenemeyeceği hayvanları satması ve bunun h.k.k. madde 5, fıkra 1 deki düzenlemeye açıkça aykırı olduğu, bu yaştaki çocukların hayvan edinmeden önce bu hayvanın bakımı ile ilgili eğitim programına katılarak sertifika alamayacağı kolayca anlaşılır bir durumdur. bu hayvan sitelerinde yaptığım araştırma sonucunda özellikle, hassas, bakıma muhtaç, narin hayvanlar olan tavşanların satın alındıktan kısa bir süre sonra öldükleri, hastalanan hayvanların tedavi için gerekli kuruluşlara götürülmeyerek ölüme terk edildikleri, çoğunlukla aç ve susuz bırakıldıkları için yaşamlarını yitirdikleri, hasta hayvanlarını veterinere götürmeyerek, internet sitelerinde kulaktan dolma bilgilerle kendi başlarına tedavi etmeye çalıştıkları, işkence uyguladıkları, bakımı hakkında kanunda belirtildiği gibi eğitim almadan bilgisizliklerine rağmen hayvan edindikleri için yanlış beslenme koşulları yüzünden kaybedildikleri, üzerine basılarak, kapı arasında sıkıştırılarak, v.b. şekillerde ihmal ve kasten öldürdüklerine yönelik önemli verilere ulaştım. internette bir hayvan sitesinde muhtemelen ilkokul veya ortaokul düzeyinde bir çocuğun edindiği yavru tavşanı sırf yatağına çıktığı ve çiş yaptığı için duvara fırlattığı, bir diğer gün ise, yavru tavşanı incelemek için eline aldığını tavşanın yere düşerek bacaklarını kaybettiği, büyük acılar çektiği ve çığlık atmakta olduğuna yönelik yazılarını okudum. bu tür hayvan haklarına aykırı durumların ortaya çıkmasını önlemeye yönelik önlemler almak, ortaya çıkmış olan durumların h.k.k. da öngörülen hukuki çözümler aracılığıyla giderilmesini sağlamak hem yargı, hem de yürütme organlarının görevleri arasındadır. yine kanun kapsamında petshopların denetiminin sıklaştırılması, küçük yaşta çocuklara hayvan satışının sınırlandırılması, h.k.k. 5. madde, 1, 2, 3, 4 fıkralardaki hükümlerin uygulanmasının tam ve gereği gibi gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
örnek 2: bir hayvan sitesinde yine sakıncalarını belirtmekte olduğum, petshopların sezgin olmayan, küçük çocuklara sorumluluklarını üstlenemeyeceği hayvanları satması ve bunun h.k.k. madde 5, fıkra 1 deki düzenlemeye açıkça aykırı olduğu, bu yaştaki çocukların hayvan edinmeden önce bu hayvanın bakımı ile ilgili eğitim programına katılarak sertifika alamayacağı kolayca anlaşılır bir durumdur. bu hayvan sitelerinde yaptığım araştırma sonucunda özellikle, hassas, bakıma muhtaç, narin hayvanlar olan tavşanların satın alındıktan kısa bir süre sonra öldükleri, hastalanan hayvanların tedavi için gerekli kuruluşlara götürülmeyerek ölüme terk edildikleri, çoğunlukla aç ve susuz bırakıldıkları için yaşamlarını yitirdikleri, hasta hayvanlarını veterinere götürmeyerek, internet sitelerinde kulaktan dolma bilgilerle kendi başlarına tedavi etmeye çalıştıkları, işkence uyguladıkları, bakımı hakkında kanunda belirtildiği gibi eğitim almadan bilgisizliklerine rağmen hayvan edindikleri için yanlış beslenme koşulları yüzünden kaybedildikleri, üzerine basılarak, kapı arasında sıkıştırılarak, v.b. şekillerde ihmal ve kasten öldürdüklerine yönelik önemli verilere ulaştım. internette bir hayvan sitesinde muhtemelen ilkokul veya ortaokul düzeyinde bir çocuğun edindiği yavru tavşanı sırf yatağına çıktığı ve çiş yaptığı için duvara fırlattığı, bir diğer gün ise, yavru tavşanı incelemek için eline aldığını tavşanın yere düşerek bacaklarını kaybettiği, büyük acılar çektiği ve çığlık atmakta olduğuna yönelik yazılarını okudum. bu tür hayvan haklarına aykırı durumların ortaya çıkmasını önlemeye yönelik önlemler almak, ortaya çıkmış olan durumların h.k.k. da öngörülen hukuki çözümler aracılığıyla giderilmesini sağlamak hem yargı, hem de yürütme organlarının görevleri arasındadır. yine kanun kapsamında petshopların denetiminin sıklaştırılması, küçük yaşta çocuklara hayvan satışının sınırlandırılması, h.k.k. 5. madde, 1, 2, 3, 4 fıkralardaki hükümlerin uygulanmasının tam ve gereği gibi gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
20 Haziran 2012 Çarşamba
TAVŞAN - 2
pet shop'larda satılan en uygun fiyatlı can olması hasebiyle çoğunlukla çoluk çocuğa oyuncak, sevgiliye hediye, kedi ve köpeğe geçiş için bir nevi antreman, "hayvan bakabilir miyim acaba" amaçlı denek tahtası olarak alınıp, bir süre sonra her hayvan gibi bu canların da bakıma, yeme, suya, veterinere ihtiyacı olduğu görüldüğünde, "bu kaka, çiş yapıyor", "tüy döküyor" gibi anlamsız, saçma gerekçelerle bir "çiftliğe", bir "kümese", "köy"e gönderilerek terk edilen can.
tabi ki, bu belirttiklerim bu canları gerçekten sevmemiş olanların davranışlarıdır. bir canı sevdiğinde ne kabloları kemirmesi gözüne batar, ne tüy dökmesi, ne de doğal olarak kaka, çiş yapması.
bir canı seviyorsan terk etmezsin, ne olursa olsun, hayatın pahasına bile olsa. bir can ancak sevilmemişse terk edilir.
terk edenler hakkındaki düşüncelerim şu entryde (bkz: kedi ile köpek arasındaki farklar/@earthlings),
terk etme eyleminin sonuçları için (bkz: terk edilen hayvanların intihar etmesi)
her zamanki gibi bu olaylarda da kötüler varsa iyiler de var.
örneğin, kedi yamuk'u öldüren ufuk günaydın'a karşı kediciği koruyup kollayan ahmet hüsnü arda baran var.
ayşa köpeciğe tecavüz eden mevcut zoofil, potansiyel pedofil ş.ş.nin karşısında tülin palay elmasoğlu var.
aynısı can dostların terk edilmesinde de geçerli.
geçersiz, anlamsız bahanelerle canlarını terk edenlere karşılık her türlü zorluğuna katlanan, canları kurtaran, sahiplenen, ömür boyu bakan, canından bir can bilen gerçek insanlar da var.
örneğin, köpeğini sokaklara terk ederek, ilgilenmeyip ihmalle ölümüne sebebiyet veren tan sağtürk varsa, tavşanı hımm'ı sokaktan kurtararak sahiplenen, ta dubai'dan türkiye'ye her türlü zorluğa katlanarak getiren, getiremeyecekler diye çok korkup neredeyse depresyona giren, kargosunun üzerine "çok dikkatli taşıyın lütfen, tavşanımız çok özeldir, çok korkmuştur şimdi" gibi ancak gerçek insanların içinden gelebilecek duyarlılıkla notlar bırakan gerçek insanlardan biri olan ayşe arman da var.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/10160771.asp - ayşe arman'ın tavşanı hımm'ı sokaktan kurtarmasına ve sahiplenmesine yönelik anlamlı, hayvan hakları adına son derece etkileyici yazı.
bu da tan sağtürk'ün önce sahiplenip, sonra sokağa terk ettiği canın acı dolu yaşamı ve korkunç akibetine yönelik muhteşem bir perihan mağden yazısı: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=230512
bir az bakınınca ayşe arman'ın neredeyse her on yazısından bir ikisinde bu çok sevdiği candan sevgiyle söz etmesi, bu cana karşı yaklaşımı, özetle, hayvan haklarına karşı duyarlılığının tarafımı çok şaşırttığını ve etkilediğini belirtmek isterim.
bir çok hayvan hakları savunucusu gibi benim için de çok basit bir ayrım var, hayvan dostları ve düşmanları, insanları bu şekilde değerlendiriyorum. hayvan dostlarına hayvanları seven, onların rifahı ve hakları için uğraşan veya sevmese bile eziyet etmeyen insanlar (ki, onlara gerçek insan dyorum) dahildir, 2. gruba ise hayvanlara söylem ve eylemleri ile eziyet eden, zarar veren sadece insanlar dahildir.
kısaca, tavşanlar eğer seviliyorsa mutluluktur, yaşama sebebidir, hayatın anlamıdır. pişmanlık asla değildir...
her makul insan gibi tavşan sahipleneceklere önceden, mutlaka ama mutlaka önceden, tavşan bakımı hakkında bilgi edinmesini, ona göre sahiplenmeye karar vermesini yada vermemesini önermekteyim. asla sonradan pişman olup geri vermeyin, terk etmeyin bu hassas canları. bu canları terk etmenin her açıdan anlamı ölüme terk etmektir çünkü.
tabi ki, bu belirttiklerim bu canları gerçekten sevmemiş olanların davranışlarıdır. bir canı sevdiğinde ne kabloları kemirmesi gözüne batar, ne tüy dökmesi, ne de doğal olarak kaka, çiş yapması.
bir canı seviyorsan terk etmezsin, ne olursa olsun, hayatın pahasına bile olsa. bir can ancak sevilmemişse terk edilir.
terk edenler hakkındaki düşüncelerim şu entryde (bkz: kedi ile köpek arasındaki farklar/@earthlings),
terk etme eyleminin sonuçları için (bkz: terk edilen hayvanların intihar etmesi)
her zamanki gibi bu olaylarda da kötüler varsa iyiler de var.
örneğin, kedi yamuk'u öldüren ufuk günaydın'a karşı kediciği koruyup kollayan ahmet hüsnü arda baran var.
ayşa köpeciğe tecavüz eden mevcut zoofil, potansiyel pedofil ş.ş.nin karşısında tülin palay elmasoğlu var.
aynısı can dostların terk edilmesinde de geçerli.
geçersiz, anlamsız bahanelerle canlarını terk edenlere karşılık her türlü zorluğuna katlanan, canları kurtaran, sahiplenen, ömür boyu bakan, canından bir can bilen gerçek insanlar da var.
örneğin, köpeğini sokaklara terk ederek, ilgilenmeyip ihmalle ölümüne sebebiyet veren tan sağtürk varsa, tavşanı hımm'ı sokaktan kurtararak sahiplenen, ta dubai'dan türkiye'ye her türlü zorluğa katlanarak getiren, getiremeyecekler diye çok korkup neredeyse depresyona giren, kargosunun üzerine "çok dikkatli taşıyın lütfen, tavşanımız çok özeldir, çok korkmuştur şimdi" gibi ancak gerçek insanların içinden gelebilecek duyarlılıkla notlar bırakan gerçek insanlardan biri olan ayşe arman da var.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/10160771.asp - ayşe arman'ın tavşanı hımm'ı sokaktan kurtarmasına ve sahiplenmesine yönelik anlamlı, hayvan hakları adına son derece etkileyici yazı.
bu da tan sağtürk'ün önce sahiplenip, sonra sokağa terk ettiği canın acı dolu yaşamı ve korkunç akibetine yönelik muhteşem bir perihan mağden yazısı: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=230512
bir az bakınınca ayşe arman'ın neredeyse her on yazısından bir ikisinde bu çok sevdiği candan sevgiyle söz etmesi, bu cana karşı yaklaşımı, özetle, hayvan haklarına karşı duyarlılığının tarafımı çok şaşırttığını ve etkilediğini belirtmek isterim.
bir çok hayvan hakları savunucusu gibi benim için de çok basit bir ayrım var, hayvan dostları ve düşmanları, insanları bu şekilde değerlendiriyorum. hayvan dostlarına hayvanları seven, onların rifahı ve hakları için uğraşan veya sevmese bile eziyet etmeyen insanlar (ki, onlara gerçek insan dyorum) dahildir, 2. gruba ise hayvanlara söylem ve eylemleri ile eziyet eden, zarar veren sadece insanlar dahildir.
kısaca, tavşanlar eğer seviliyorsa mutluluktur, yaşama sebebidir, hayatın anlamıdır. pişmanlık asla değildir...
her makul insan gibi tavşan sahipleneceklere önceden, mutlaka ama mutlaka önceden, tavşan bakımı hakkında bilgi edinmesini, ona göre sahiplenmeye karar vermesini yada vermemesini önermekteyim. asla sonradan pişman olup geri vermeyin, terk etmeyin bu hassas canları. bu canları terk etmenin her açıdan anlamı ölüme terk etmektir çünkü.
TAVŞAN - 3.
türkiye'de abd ve ab ülkelerinden farklı olarak tavşan kurtarma ve rehabilite bakımevinin bulunmaması hasebiyle, özellikle hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi durumlarında kurtarıldıktan sonra rehabilite edilip, kısırlaştırılıp, sahiplendirilmek üzere resmi bir kuruma gönderilmesi mümkün olmayan can.
son derece hassas olan bu canların kurtarılması ve kurtarıldıktan sonra kendilerine özel rehabilite merkezine gönderilmeleri hayvan hakları adına son derece önemli bir adım olacaktır.
h.k.k. 4. maddede yer alan diğer iki ilke “evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. sahipsiz hayvanların da, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir” ve “hayvanların korunması, gözetilmesi, bakımı ve kötü muameleden uzak tutulması için gerekli önlemler alınmalıdır” ilkesinin uygulanmasında da çok büyük güçlükler yaşanmaktadır.
bu noktada bu iki ilkeye ve h.k.k. koruma tedbirleri bölümünde yer alan madde 5 fıkra 3.deki düzenlemelere aykırılıklarda söz etmek gerekmektedir.
ilk olarak, hayvan satan ticari kurumların, özellikle, petshopların bu maddeye aykırı olarak, satmak amacıyla mağazalarında bulundurdukları hayvanların bakımını gerektiği gibi sağlamamakta, bu hayvanları oldukça kötü koşullarda bulundurmaktadırlar. bu da kanunla belirlendiği şekilde eğitim programlarına katılarak sertifika alma yükümlülüklerini yerine getirmediklerinin göstergesidir.
bu mağazalarda hayvanlar kanunla belirtildiği gibi doğalarının gerektirdiği koşullarda değil, çok küçük kafeslerde ve üst üste yığılmış şekilde bulundurulmaktadırlar. özellikle, sadece maddi kazanç ve menfaatlerini göz önünde bulundurmakta ve son derece hassas yapıdaki, dikkatli bakım gerektiren hayvanları mesela tavşanları, bunların bakımını sağlayamayacak küçük yaştaki, bu sorumluluğu üstlenemeyecek bilinç düzeyindeki kişilere satmaktadırlar. bilindiği gibi bu hayvanlar maalesef, alındıktan kısa süre sonra ölmektedirler. yine, h.k.k. madde 5te belirtildiği gibi bir hayvanı sahiplenmeden önce bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak bir hayvanı sahiplenilmesinden bu koşullarda söz bile edilememektedir. hayvan koruma kanunu gereği, devletten bu hizmetleri karşılığında maddi destek alan gönüllü şahıs ve kuruluşların, hayvan koruma derneklerinin, resmi kurumların, belediyelerin, il idarelerinin bakılmakta olan sahipli hayvanların işkence gördükleri, aç susuz ve bakımsız bırakıldıkları, yaşam haklarının sınırlandırıldıkları ve bu gibi hayvan koruma kanununa aykırılık oluşturacak durumlarda söz konusu hayvan sahibine yaptırım uygulanmakla birlikte hayvanın da sahibinin elinden kurtarılarak bu durumlar için öngörülen hukuki sürecin işletilmesi ve hayvanın barınağa verilmesinin temin edilmesi gerekmektedir. günümüz koşullarında bu düzenlemenin de teoride kaldığının ve uygulamaya geçilmediğini, hayvan sahiplerinin takip edilmediğini ve bu şekilde sahipli hayvanların yaşam haklarının tehlikeye atıldığı açıkça ortadadır. halbuki, özellikle, bilinç düzeyi ve farkındalığı yüksek bir toplum oluşturulmak, toplumun hayvan hakları konusunda eğitim verilmek suretiyle bilgilendirilmesinin sağlanması yoluyla, bu durumların ihbar edilmesi sağlanabilir, bu şekilde söz konusu bu hayvanlar kurtarılarak kanun gereği yaptırımlar uygulanabilir, kanunun öngördüğü düzenlemeler hayata geçirilebilir. ikinci olarak, internetin çok geniş bir kesimde yaygın olarak kullanılması hasebiyle bu yolla da yukarıda sözü edilen durumdaki hayvanlar tespit edilebilir, takip edilerek, kurtarılabilir. örneğin, bu durumdan sorumlu olan şahıs ve kurumlardan yetkili ve ilgililerin hayvan sitelerine üye olunmak suretiyle buradaki forumlarda gerçekleştirilen konuşmalar takip edilebilir, gerektiği zaman irtibata geçilerek hayvanlarına işkence eden, şiddet uygulayan, bakımını sağlamayan, aç susuz bırakarak hayvan koruma kanunu ile düzenlenmiş hayvan haklarını ihlal eden şahıslar belirlenerek, bu kişilerin forum yöneticisinden ilgili makamlar adına ip adresleri alınarak hukuk yoluna gidilebilir ve hayvanları ellerinden alınmak suretiyle yaşamları kurtarılabilir. bu hususun önemi çok açıktır. bu çalışmayı hazırladığım dönemde çok sayıda pet sitesinde yaptığım araştırmalarda karşıma çıkmış olan, belirteceğim örneklerde de görüleceği üzere, bu şekilde bir takip son derece verimli sonuçlar ortaya çıkaracaktır.
son derece hassas olan bu canların kurtarılması ve kurtarıldıktan sonra kendilerine özel rehabilite merkezine gönderilmeleri hayvan hakları adına son derece önemli bir adım olacaktır.
h.k.k. 4. maddede yer alan diğer iki ilke “evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. sahipsiz hayvanların da, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir” ve “hayvanların korunması, gözetilmesi, bakımı ve kötü muameleden uzak tutulması için gerekli önlemler alınmalıdır” ilkesinin uygulanmasında da çok büyük güçlükler yaşanmaktadır.
bu noktada bu iki ilkeye ve h.k.k. koruma tedbirleri bölümünde yer alan madde 5 fıkra 3.deki düzenlemelere aykırılıklarda söz etmek gerekmektedir.
ilk olarak, hayvan satan ticari kurumların, özellikle, petshopların bu maddeye aykırı olarak, satmak amacıyla mağazalarında bulundurdukları hayvanların bakımını gerektiği gibi sağlamamakta, bu hayvanları oldukça kötü koşullarda bulundurmaktadırlar. bu da kanunla belirlendiği şekilde eğitim programlarına katılarak sertifika alma yükümlülüklerini yerine getirmediklerinin göstergesidir.
bu mağazalarda hayvanlar kanunla belirtildiği gibi doğalarının gerektirdiği koşullarda değil, çok küçük kafeslerde ve üst üste yığılmış şekilde bulundurulmaktadırlar. özellikle, sadece maddi kazanç ve menfaatlerini göz önünde bulundurmakta ve son derece hassas yapıdaki, dikkatli bakım gerektiren hayvanları mesela tavşanları, bunların bakımını sağlayamayacak küçük yaştaki, bu sorumluluğu üstlenemeyecek bilinç düzeyindeki kişilere satmaktadırlar. bilindiği gibi bu hayvanlar maalesef, alındıktan kısa süre sonra ölmektedirler. yine, h.k.k. madde 5te belirtildiği gibi bir hayvanı sahiplenmeden önce bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak bir hayvanı sahiplenilmesinden bu koşullarda söz bile edilememektedir. hayvan koruma kanunu gereği, devletten bu hizmetleri karşılığında maddi destek alan gönüllü şahıs ve kuruluşların, hayvan koruma derneklerinin, resmi kurumların, belediyelerin, il idarelerinin bakılmakta olan sahipli hayvanların işkence gördükleri, aç susuz ve bakımsız bırakıldıkları, yaşam haklarının sınırlandırıldıkları ve bu gibi hayvan koruma kanununa aykırılık oluşturacak durumlarda söz konusu hayvan sahibine yaptırım uygulanmakla birlikte hayvanın da sahibinin elinden kurtarılarak bu durumlar için öngörülen hukuki sürecin işletilmesi ve hayvanın barınağa verilmesinin temin edilmesi gerekmektedir. günümüz koşullarında bu düzenlemenin de teoride kaldığının ve uygulamaya geçilmediğini, hayvan sahiplerinin takip edilmediğini ve bu şekilde sahipli hayvanların yaşam haklarının tehlikeye atıldığı açıkça ortadadır. halbuki, özellikle, bilinç düzeyi ve farkındalığı yüksek bir toplum oluşturulmak, toplumun hayvan hakları konusunda eğitim verilmek suretiyle bilgilendirilmesinin sağlanması yoluyla, bu durumların ihbar edilmesi sağlanabilir, bu şekilde söz konusu bu hayvanlar kurtarılarak kanun gereği yaptırımlar uygulanabilir, kanunun öngördüğü düzenlemeler hayata geçirilebilir. ikinci olarak, internetin çok geniş bir kesimde yaygın olarak kullanılması hasebiyle bu yolla da yukarıda sözü edilen durumdaki hayvanlar tespit edilebilir, takip edilerek, kurtarılabilir. örneğin, bu durumdan sorumlu olan şahıs ve kurumlardan yetkili ve ilgililerin hayvan sitelerine üye olunmak suretiyle buradaki forumlarda gerçekleştirilen konuşmalar takip edilebilir, gerektiği zaman irtibata geçilerek hayvanlarına işkence eden, şiddet uygulayan, bakımını sağlamayan, aç susuz bırakarak hayvan koruma kanunu ile düzenlenmiş hayvan haklarını ihlal eden şahıslar belirlenerek, bu kişilerin forum yöneticisinden ilgili makamlar adına ip adresleri alınarak hukuk yoluna gidilebilir ve hayvanları ellerinden alınmak suretiyle yaşamları kurtarılabilir. bu hususun önemi çok açıktır. bu çalışmayı hazırladığım dönemde çok sayıda pet sitesinde yaptığım araştırmalarda karşıma çıkmış olan, belirteceğim örneklerde de görüleceği üzere, bu şekilde bir takip son derece verimli sonuçlar ortaya çıkaracaktır.
TAVŞAN -1.
tavşan hastalıkları hakkında türkçe yazılmış bildiğim kadarıyla tek kaynak ankara üniversitesi veteriner fakültesi öğretim üyelerinden prof.dr. arif kurtdede-e ait 80 sayfalık bir kitap olan tavşan hastalıklarıdır.
tavşanlar hakkında temel bilgileri içeren türkiye'den bir site için: http://www.tavsan.org sitesine bakılabilir.
hem tavşan sahiplerinin, hem de tavşan sahiplenmek isteyenlerin tavşan beslenmesi, davranışları, vücut dili v.s. hususlarında bilgilenmek için bu sitedeki temel bilgilerden yararlanmalarını öneririm. daha fazla bilgi edinmek isteyen tavşan dostları veya potansiyel tavşan dostlarının özellikle google'da tavşanlar hakkında - davranış, bakım, beslenme, hastalıklar v.s. - ingilizce verilere ulaşma olanağı vardır.
bu site aslında site sahibinin topi diye çok tatlı, şu anda 8 yaşında olan* tavşanı için açılmış. türkiye gibi tavşan hastalıkları alanında bilgi sahibi olan veteriner bulmanın imkansız olduğu bir ülkede 8 yaş bir tavşan için* çok iyi bir yaş. inşallah, çok daha uzun ömürlü olur sevgili topi.
topi 2004 yılında sitenin sahibi tarafından niyet tavşancılığı yapan bir embesilden alınmış okuduğum kadarıyla.
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)
bu topi'cik için sahibi bir de blog açmış, topi'nin maceraları paylaşılıyor bu blog'da. http://tavsanorg.blogspot.com/
özetle, tavşanlar gibi hakları en fazla ihlal edilen, en çok eziyeti gören, maalesef çoğu hayvan hakları savunucusunun bile hayvan haklarından anladğı kedi ve köpek hakları olduğundan, her alanda ve her daim eziyete maruz kalan canların aslında kedi ve köpek gibi pet hayvanı olduğunu görmek için, bu canlar hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu iki siteyi öneririm.
tavşanlara yapılan eziyetlerle ilgili olarak;
hayvan deneylerinde uygulanan testler
kürk giyen ünlüler
niyet tavşancılığının yasak olması
pet shop
hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi
önemli: hayvanları can değil, ticari mal olarak gören pet shop'larda, yasak olmasına rağmen 16 yaş altındaki çocuklara, fiyatlarının uygun olması hasebiyle adeta oyuncak gibi satılan ve iyi bakılmayarak çok kısa zamanda hayatlarını kaybeden tavşanların haklarını korumak için, tavşan sahiplenmek isteyenlerin pet shop'ları tercih etmemesi gerekmektedir.
tavşan sahiplenme ile ilgili ne yapılabilir?
1. çeşitli pet sitelerinde ücretsiz olarak sahiplendirilmek istenen tavşanlar sahiplenilebilir.
2. deney hayvanı olarak kullanıldıktan sonra çoğunluğu uyutulsa da, bazı deneylerde (çene, diş, bacak ameliyatları v.s. gibi öldürücü olmayan deneyler) öldürülmeyen tavşanlar sahiplenilebilir.
3. maalesef, çiftliklerde üretilen tavşanların yeni doğanları arasından dişiler damızlık amacıyla ayrılmakta, erkek tavşanlar ise eliminasyona tabi tutulmaktadır. bu tür tavşan çiftlikleri ile görüşülerek yeni doğan erkek tavşanların öldürülmeyip ücretsiz olarak sahiplendirilmesi sağlanabilir.
4. ab ve abd'de çok sayıda tavşan kurtarma ve rehabilitasyon merkezi olmasına rağmen türkiye'de bir adet bile bulunmamaktadır. türkiye'de de tavşan kurtarma ve rehabilitasyon merkezi kurulmalı ve kötü koşullardan kurtarılan tavşanlar, tıpkı kedi ve köpekler gibi kısırlaştırılıp, rehabilite edilerek sahiplendirilmelidir.
özellikle kanada ve abd'de tavşan kurtarma ve tavşanların rehabilitesi ve de rehabilite edilen tavşanların ücretsiz sahiplendirilmesine ilişkin tüm dünyaya örnek olması gereken çalışmalar için link: http://www.rabbitrescue.com/beforeyoubuy.html
daha sonraki entrylerimde uzmanlık alanında hayvan hakları mevzuatı da bulunan bir hukukçu olarak, hayvan hakları ihlalleri ile ilgili hukuki danışmanlık yaparken ve hayvan hakları ihlalleri ile ilgili hukuki çalışmamı hazırlarken karşılaştığım, tavşanlarla ilgili hak ihlalleri ve neredeyse uzmanlık alanım haline gelen tavşan hastalıkları ile ilgili bilgiler vermeye devam edeceğim. maalesef, türkiye'de veterinerler kedi ve köpek hastalıkları alanında uzmanlaşmayı tercih ettiklerinden (kedi ve köpeklerin sayıca çok olmaları sebebiyle, kısaca daha fazla gelir elde edebilmek için), karşılaştığım çok sayıda olayda, ya veteriner hatası nedeniyle tavşan kaybedilmiş, yada yetersiz bilgi nedeniyle tedavi edilememiştir. yapılacak yasal düzenlemelerle, veteriner fakültelerinde her alanla ilgili uzmanlaşmanın zorunlu hale gelmesiyle bu sorunlar ortadan kalkacak, tavşan sahipleri de veteriner hataları nedeniyle tavşanlarını kaybetmeyecek, hastalıklar karşısında çaresiz kalmayacaktır.
not: bu arada hem blog'da, hem de sitede bulunan topi resimleri muhteşem.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)