niyet tavşanı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
niyet tavşanı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Haziran 2013 Cuma

bir tavşanın düşünceleri

resim temsilidir, çok güzel bu tavşan can da. maşallah. şu tavşanlara özgü masumiyet başka hiç bir canlıda yok.  gözlere, bıyıklara, pembiş ağız, burna bakın, küçücük kulakları ve yumuşacık tüyüyle, temizlik ve mis kokularıyla olağanüstü yaratılmışlar. tam bir tefekkür nedenidirler, bir tavşanı gün boyu izleyerek imanınızın arttığını hissedebilirsiniz. bu mükemmellik, bu olağanüstülük tesadüfen yaratılmış olamaz, bu kadar dört dörtlük bir dizaynı elbette bir tasarlayan vardır.  bir iman artırıcı olarak - TAVŞAN :)
bir tavşanın düşünceleri aslında tam olarak şöyle.
yiyecek olarak: yanlış olarak bilindiği üzere havuç, havuç, havuç değil,
muz, muz, muz, fındık, fıstık, ceviz, muz, muz, muz, pelet yem, muz, muz, muz, papatya çayı, ıhlamur çayı, muz, muz, muz, ekmek, kayısı, paket olarak satılan hazır, karışık, bol çeşitli, çok güzel kokan tavşan yemleri, muz, muz, muz, ödül çubukları, elma, armut, muz, muz, muz, muz, muz.


candostu tavşan olan evinden muzu eksik etmemeli. çok seviyorlar. bol potasyum sebebiyle çok da faydalı muz tavşanlar için. daha önce de bir çok kez sözünü ettiğim, çok çok sevdiğim, yakınımın tavşancanı epey seviyor muzu, bu nedenle sırf o seviyor diye sürekli muz götürüyoruz arkadaşın evine. 
bu tavşancanla muzu beraber yemek çok eğlenceli. şu şekilde oluyor, bir o ısırık alıyor muzdan, bir ben. böyle böyle devam ediyor, muzu bitiriyoruz. bir tavşanla birlikte muz yemek muhteşem bir duygu. o ısırık aldığında muzda uzunca iki çığır açılmış oluyor. tabi, muzu böyle birlikte yerken tek endişem benden tavşancana bir virüs, mikrop, bakteri bulaşıp bulaşmayacağı oluyor. insandan hayvanlara herhangi bir hastalık bulaşıyor mu bilmiyorum ama o kadar temiz, muhteşem, mis kokulu, tertemiz, pembe dudak ve diliyle pamuk şeker görünümde ki, sanki her an çevresinden, çevresindeki insanlardan bir hastalık bulaşabilir gibi geliyor bu canlara. zaten sözünü ettiğim cana azami özen gösteriliyor hem ailesi, hem de biz - çevresi tarafından. elimizi yıkamadan dokunmuyoruz kendisine. aynen yenidoğan bebek gibi davranıyoruz. tamamen sterilize bir ortamda yaşıyor, herhangi bir hastalık kapmasın diye, çünkü tavşanlar çok hassas olup, en ufak mikroptan ciddi rahatsızlıklar geçirebilirler. bu nedenle çok titiz ve temiz davranılmalı, azami ölçüde korunmalı kendileri.

davranış olarak en sevdikleri şöyle: öpülmek, koklanmak, sevilmek, çok sevilmek, masaj, masaj, masaj.
sevmedikleri: kucağa alınmak. tavşancanları fazla kucağa almamak gerek, kendileri istese gelip tırmanırlar, kucağınızda otururlar zaten. zorla kucağa almaya hiç gerek yok. oldukları yerde sevmek en iyisi. özetle, bir tavşan dostunuz varsa siz ona uyum sağlamalısınız, o size değil. çok nazlıdırlar ayrıca.


4 Ocak 2013 Cuma

evde tavşan beslemek



kedi ve köpeğe geçiş için antreman amaçlı, çocuklara oyuncak, öğrencilere tatile kadar can sıkıntısını gidermek amaçlı eğlence olarak alınmaması gereken, bir canları olduğu, peter singer'in de belirttiği üzere hayvan haklarının temel unsurunu oluşturan olgunun mevcut olup aynen insan denen mahlukat gibi acı duydukları dikkate alınarak, bir ömür boyu birlikte yaşamak üzere sahiplenilmesi, asla terk edilmemesi, sahiplenmeden önce haklarında detaylı araştırma yapılarak, her türlü bakım ve veterinerlik hizmeti sağlanabilecekse edinilmesi gereken canların aynen kedi ve köpekler gibi candostları ile birlikte mutlu mesut yaşaması hali.
allah (c.c.)ın yarattığı en muhteşem varlıklar olduğuna inandığım, yeryüzünün melekleri olan, tarafımdan çok fazla sevilen, muhteşemlikleri, mükemmellikleri, güzellik ve tatlılıkları, masumiyetleri, harika kokmaları (vanilya, pamuk şeker, bisküvi gibi tatlı bir kokuları mevcuttur, her denk geldiğimde öpüp koklayarak içime çektiğim, başka hiçbir canlı bu kadar olağanüstü kokamaz), bunun dışında maalesef et, deney, kürk, av, niyet hayvanları olarak kullanılmaları, türkiye'de yurtdışındaki durum ile tam bir zıtlık oluşturmak suretiyle tavşan kurtarma ve bakımevinin bulunmaması v.s. ile tarafımı hayvan hakları adına en fazla üzüp, kurtarılmaları için daha fazla çaba göstermem gerektiğini iliklerime kadar hissettirmeleri ile beni tam bir tavşansever yapan bu canlar hakkında detaylı bilgi edinmek için:
(bkz: tavşan/@earthlings)
(bkz: tavşanların gariplikleri)
(bkz: tavşan hastalıkları)
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)
ve
(bkz: terk edilen hayvanların intihar etmesi)

ek: bir tavşan asla ve kat'a kulaklarından tutularak kaldırılmaz. kulakları çok fazla hassas olup, çok önemli damarlar bulundurmaktadır, öyle ki, bir tavşandan kan almak gerektiğinde bu işlem veterinerler tarafından kulak damarlarına uygulanmak suretiyle yapılır. maalesef, çoğu insan bu tür tavşanalr için hayati önemi haiz bilgiyi bilmez, kulaklarından tutarak kaldırır. bu tavşan için çok tehlikeli ve zararlıdır. çoğu veteriner bile tavşanın doğru tutuş şeklini bilmez, kulakalrından tutarak havalandırır zavallı hayvanı. halbuki, kulaklarından tutmanın tavşanın psikolojisi ve sağlığına vereceği zararın yanısıra, çok hassas hayvanlar olan bu canların ayaklarının altında mutlaka dayanabilecekleri bir zemin/unsur olması yine çok önemlidir. bu yüzden, tavşan iki elle karın bölgesinden tutularak kaldırılır, kucağa alındığı anda sol kol üzerine oturturulur, sol kol ayak ve ellerine destek olurken, sağ kolla üst kısımdan vücudu kavranır. bu tavşanı doğru tutma hususu çok önemlidir.


bir ek daha: http://turseng.blogspot.com/2012/08/kendi-hayvanna-eziyet-eden-sahslar.html kendi hayvanına eziyet eden şahısları ilgili/yetkili kuruma şikayet ederek, linkte belirtilen yaptırımların uygulanması ve hayvanın kurtarılması için, tarafımdan hazırlanmış olan dilekçeyi her somut olaya uyarlayarak, ad ve soyad eklenmek suretiyle belirtilen makamlara şikayette bulunmak mümkündür. linkteki dilekçeyi kopyalayarak bir word sayfasına yapıştırıp, gerekli durumlarda, kendi hayvanına tavşan/kedi/köpek/kuş/iguana v.s. farketmez, eziyet eden birilerinin görülmesi halinde hemen somut olaya uyarlayarak il orman ve su işleri müdürlüğüne sunarak (faks/email/mektup/elden v.s.) yaptırım uygulanmasını sağlamak, görmezden gelmemek, dönüp gitmemek gerekmektedir.
(bkz: hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi)



29 Aralık 2012 Cumartesi

tavşanların gariplikleri - yeni yazı



iki rahimlerinin bulunması, (bu yüzden çok sayıda yavrulamaya sebebiyet vermemek için tavşan dostlarının mutlaka tavşanlarını kısırlaştırmasını önermekteyim), fındık, ceviz, badem gibi çerezleri çok sevdikleri için (çiğ badem asla verilmez tavşanlara, siyanür içeren çiğ badem tavşanlar için olumsuz sonuçlar doğurabilir) candostları tarafından kıracakla fındık/ceviz kırıldığında çıkan sesten bu sevdiği çerezlerin verileceğini anlayarak koşturup gelmeleri, burunları ile dürterek sevdikleri yiyeceklerin verilmesini sağlamaları, aynen kedi, köpekler gibi candostlarını kapıda karşılamaları, çok mutlu olunca mutluluk dansı yapmaları - sıçrayarak havada zigzag çizme, koşup koşup aniden havaya zıplama şeklinde - sevgilerini göstermek için candostlarının elini, kolunu, yüzünü yalamaları, candostlarıyla birlikte tv izleyip, müzik dinlemeleri gibi tavşanseverlerin yakinen bildiği, ancak tavşanların da kedi ve köpekler gibi oyuncu, zeki, kıymetli olduklarından bihaber insanlar için gariplik/ilginçlik olarak görülebilecek harikalar.


bizim hepsini sokaktan sahiplendğimiz biri engelli kedilerimiz var, ancak ben tavşanseverim. tavşanlar hayatta en çok sevdiğim/değer verdiğim varlıklar. (bkz: tavşan/@earthlings) şurada belirttiğim üzere inşallah 5 yıl içinde türkiye'de bulunmaması hasebiyle terk edilen, eziyet gören, kurtarılacak olan, deney laboratuvarlarından kurtarılacak/deney sonunda öldürülmemeleri için alınacak tavşanların barınabileceği rehabilite/ücretsiz sahiplendirme amaçlı bir tavşan kurtarma ve rehabilite bakımevi açma planım mevcut olup, buna yönelik çalışmalarım devam etmektedir.
son dönemde ekşiduyuru'da 2 tavşan sahiplendirme ilanına denk gelmiş, bu tavşanlardan birinin iyi bir eve yerleşmiş olduğunu öğrenmiş, diğerinin ise onca zaman evde yaşadıktan sonra maalesef bu kış günlerinde, ankara soğuğunda bir bahçeye verilmiş olduğunu öğrenince bu tür terk edilen tavşanları güvenli ve mutlu olacakları bir yuvada yaşatmak, mutlak ölüme maruz kalmalarını önlemek amacıyla söz konusu bu bakımevinin açılmasına yönelik düşüncelerim hız kazanmış oldu.
bu mükemmel yaratılışları gördükçe şükrediyor, bir an önce onlarca kurtarılmalarına vesile olunacak tavşanların arasında bulunarak, hepsini öpüp koklamayı, yüzümü tüylerinin arasına sokarak huzur bulmayı hayal ediyorum. ilaveten, vanilya ve pamuk şeker gibi kokmaları şeklinde ek bilgi de vermiş olayım.



28 Aralık 2012 Cuma

tavşanların gariplikleri - 2.

sözlükteki tavşanseverlerin, candostu olarak tavşanları seçmiş insanların katkıda bulunarak, tavşan sevgisini anlatmak/yerleştirmek için vurgulamaları gereken, tavşanlara özgü özellikler.
tavşanlarla ilgili her türlü başlığı, entry'yi desteklemekte, katkıda bulunmaya devam etmekteyim, zira tavşancanlara yönelik her türlü hayvan hakkı ihlalinin - pet shop'lardan satın alınıp, bir kaç gün sonra çiş yapıyor, tüy döküyor, kemiriyor! gibi embesil gerekçelerle bir çiftliğe!, ormana, parka v.s. bilumum tavşanlar için mutlak ölüm anlamına gelen yerlere bırakmalarının/terk etmelerinin, et, deney, kürk, av, sirk hayvanı olarak kullanılmalarının - nedeninin tavşanların da kedi ve köpekler gibi önemli, değerli, zeki, kıymetli ve insana çok bağlı canlar olduğunun bilinmemesi olduğunu düşünmekteyim.
ilaveten, tavşan dostu olanlara tavşancanları üretmemeleri, bir veteriner fakültesinde (anestezi ilaçlarının dozuna azami dikkati temin ederek, bu çok önemli, bir müvekkilin tavşanı basit bir kısırlaştırma işleminde fazla doz nedeniyle kaybedilmişti, yine veteriner hatasıyla, tavşanlar çok hassas canlar olup, anestezi dozu gerektiği gibi uygulanmalı, dozaşımı olmamalı) kısırlaştırmalarını önermekteyim.

tavşanların gariplikleri - 1.

sözlük de dahil sosyal medya araçlarında, hayvan hakları savunucusu beni bile bıktıracak kadar fazla ve yapay kedi hayranlığının irrite ediciliğine karşı, allah (c.c.)ın yarattığı en mükemmel varlıklar olduğunu bildiğim tavşancanlar hakkında bilgi ve deneyimlerimle daha geniş çevrelere duyurulmasına katkıda bulunacağım mükemmellikler.
hayvan haklarına duyarlı insanlar tarafından bile, oldukça yanlış olarak hayvan hakları kedi - köpek hakları ile eşdeğer görülmesi, pet shop'ların kapatılması taleplerine bile yansıyarak, "pet shop'larda kedi köpek satışı yasaklansın/yasaklanmalı!" şeklinde ortaya çıkıyor olması, tavşan, hamster, kuş, balık, iguana türü hayvanların sanki can değil, oyuncak olarak görülmesi nedeniyle, öncelikle hayvan haklarına duyarlı şahıslara bu canların oyuncak değil, aynen kedi köpk gibi duyguları, alışkanlıkları, en önemlisi ise acı duyma hissi olduğunu algılatmak üzere bu başlık da son derece faydalı olup, tarafımdan desteklenmektedir, hatta açılmak üzere geldiğim, benden önce açılmış olduğunu gördüğüm başlık da olmuştur kendisi.

özetle, tavşanların garipliklerine, veteriner hatasıyla çok sevdiği tavşanlarını kaybeden tanıdıklar, danışanlar, müvekkiller ve de tavşanlara karşı aşırı sevgi ve ilgim sayesinde yaptığım geniş ve bitmez tükenmez araştırmalar sonucunda tavşanlar hakkında bilgi ve deneyim sahibi olarak aşinayım.

bu garipliklerden birisi tavşanların alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlı olması, hiç bir olayı, detayı hafızalarından silmemeleridir.
örn. bir tanıdığın düzenli ilaç kullanması gereken tavşanına gün içinde hep aynı saatlerde, 2 kez vermesi gereken ilaç şişesini eline alıp kapağını açtığı anda, sözkonusu tavşancanın o sesle birlikte ilaç verileceğini anlayarak ilacı içmemek için kaçışmaya başlaması, yine tavşanlara özgü, sürekli uzayan dişlerini törpülemek amacıyla verilen ödül krakerlerinin paketinin açılma sesinden ödül verileceğini anlayarak koşturarak ödülü verecek kişinin yanına gelmesi gibi ilginçlikler bizzat şahit olduklarımdır.

tavşanlar mükemmel varlıklar olup, kedi ve köpeklerden farksızdır, büyükçe hayvanlardır, bu canları evin içinde, bir odada, en kötü ihtimalle bir balkonda tutmayacaksanız, asla ve kat'a bir tavşan sahiplenmeyin. tavşanlar son derece hassas, duyarlı canlar olup, aynen kedi ve köpekler gibi iyi davranmayı da, kötü davranmayı da, yukarıda anlattığım üzere ilaçla ödül arasındaki farkı da kavrayabilmekte, kötü muameleler karşısında acı çekmektedirler. tavşanları kesinlikle kafeste tutmayın, bu onlar için yaşarken ölüm demektir. tavşanlar en hareketli hayvanlardan olup, sürekli koşmak, hareket etmek, egzersizler yapmak, en önemlisi sürekli kemirmek üzere yaratılmışlardır. yaratılışlarına zıt olarak bu hareketli canları alıp bir kafese tıkmak, allah (c.c.)ın yarattığı bu kıymetli canlara eziyet etmekten başka bir anlam ifade etmeyip, bunu gerçekleştirenleri de kesinlikle hayvansever yapmaz.
konuyla ilgili olarak:

21 Haziran 2012 Perşembe

TAVŞAN - 7.



bir görgüsüz giyecek diye, tek bir adet kürk manto için tam 60'ının, hatem yavuz adlı kanlı kürk ticareti uzmanının yakalayıp öldürdüğü, türkçesi başka bir ülkede bir adet yumurta almaya bile yetmeyecek kadar kötü olmasına rağmen, anlaşılmaz bir şekilde türkiye'de el üstünde tutulup, reklam ve programlar yaptırılan kürk taciri ve kürk giyen ünlülerden ivana sertin ünlülerin uğrak yeri olan, kendisine ait kürk mağazalarında sattığı, funda arar, demet akalın, bülent ersoy gibilerin giysi diye giydiği, elektrik verilmek, canlı canlı suda haşlanmak, başına vurularak öldürülmek gibi işkence yöntemleriyle öldürülerek canları ve kürkleri ellerinden alınan can.
bu tür insanlar giyecek diye, tek bir kürk için tam olarak bu videodaki canlardan 60'ının öldürülmesi, normal ve makul ve de bir kalbi bulunan gerçek insanlar için akıl almaz ve dayanılmazdır:

kürke hayır, kürk gerçek sahiplerine bırakılmalı, bu işkence bitmeli artık!!!
kürk giyerek bu kanlı kürk ticaretine destek veren, toplum tarafından her açıdan örnek olarak kabul edildiklerinden, kürk giymeği özendirme gibi bir olumsuz katkıları da bulunan ve her gün binerce canın acı içinde öldürülmesine sebep olan diğerleri için (bkz: kürk giyen ünlüler)

TAVŞAN - 6.


ayşe arman hakkındaki tüm olumsuz düşüncelerimin değişmesine sebep olan kurtararak sahiplendiği can.
tavşan hımm adlı bu can hakkındaki yazıyı buraya alıntılayarak daha fazla insana ulaşmasını ve tavşanların ne kadar kıymetli hayvanlar olduğunu göstermesine yardımcı olmasını hedeflemekteyim.
alıntıdır
"hımmmmmmmm
ben bir şey yapmadım.
gerçekten.
kader ağlarını ördü.
hem zaten ben uzun bacaklı adama değil, uzun kulaklı tavşana bakıyordum.
ama o, bir yerlerden çıktı geldi.
baştan anlatıyorum, olay şöyle gelişti:
yine parkın etrafında koşuyorum-yürüyorum-koşuyorum, birinci tur bitti, tam o sırada çok acayip bir şey oldu. orada duran bir arabanın altında beyaz bir şey gördüm. kedi zannettim. benim öyle bir sürü yaralı kedi bulmuşluğum var. takılır yani gözüm. ama yok bu kedi değil, başka bir şey.
aaaaaa bir tavşan! burada ne arıyor? hiçbir fikrim yok. ama dünyanın en uzun kulaklı tavşanı, arabanın sağ ön tekerleğinin yanında duruyor. işin fenası, yanından da vızır vızır arabalar geçiyor. yoldan karşıya geçmeye filan kalkışsa mutlaka biri ona çarpar. ona acilen yardım etmek gerekiyor. ama ürkütmeden, korkutmadan...

* * *

diye düşünürken...
eğilmiş arabanın altına "pşşşşş, pşşşşş küçük tavşan gelsene" filan yaparken...
"bitti mi? daha birinci turdaydınız" dedi bir ses.
kafamı kaldırdım baktım.
aman allah’ım.
o.
lacivert şortlu adam.
ne yalan söyleyeyim heyecanlandım.
kalbim neredeyse ağzımdan çıkacaktı.
sadece "tavşan" diyebildim.
"efendim?" dedi.
arabanın altını gösterdim. eğildi. "şeyhlerden birinin sarayı var yakında" dedi, "bahçesinde de bir sürü hayvan... oradan kaçmış olabilir. ya da biri aldı, bakamadı, park diye buraya getirdi bıraktı!"
tespit mantıklı geldi. "evet olabilir" dedim, içimden de ekledim: "ama bu tespitin bize bir faydası yok! sorunu çözmüyor güzelim. nereden geldiyse geldi, onu ezilmeyeceği bir yere götürmek gerekiyor!"
"ikinci turu koşmayacak mısınız bugün?" dedi.
deli mi ne?
ortada bir tavşan sorunsalı var, adamın söylediğine bak.
"onu bırakıp gidemem ki!" dedim.
"iyi ama ne yapacaksınız?"
"onu kurtaracağım."
"anladım, hayvanları çok seviyorsunuz" dedi.
bakar mısınız muhabbettin saçmalığına!
"evet seviyorum ama mesele o değil" dedim, "ben koşmaya devam edeyim, sonra bu arabanın sahibi gelsin, arabasını alıp gitsin, bu zavallı da nereye gizleneceğini bilemesin, sonra bir arabanın altında ezilsin mi?"
"ama bu sizin sorumluluğunuz değil ki" dedi.
o anda bitti zaten benim için lacivert şortlu adam.
bununla kahve-mahve de içilmez.
belli ki başkalarını düşünmeyen bencil domuzun teki.
"evet" dedim hemen üslubum ciddileşti, "siz devam edin koşmanıza, ben bir yol bulup onu kurtaracağım."
"yok, beni yanlış anladın!" dedi -eğer ingilizce’de siz-sen ayrımı olsaydı, sizi temin ederim o anda sen’e geçti, gerçekten samimiydi- "madem bu kadar çok istiyorsun onu yakalamana yardım edeyim!"
biraz yumuşadım "tamam o zaman" dedim ve kafamdaki planı anlattım:
"ben şimdi arabamdan bir havlu getireceğim. çok dikkatli olmamız gerekiyor. onun yola doğru gitmesine engel olacağız, üzerine havlu atacağız ve onu yakalayacağız."
"tamamdır" dedi.

* * *

ondan sonraki 20 dakika boyunca, lacivert şortlu adamla birlikte tavşanı yakalamaya çalıştık. dünyanın en zor işiymiş.
bir oraya, bir buraya zıplıyor.
biz de peşinden koşturuyoruz.
yola gidecek, ezilecek diye de aklım çıkıyor.
sonra... sonra... sonra...
lacivert şortlu adam bir şekilde yakaladı onu.
nasıl minnettarım...
"teşekkür ederim, teşekkür ederim" deyip duruyorum.
"hadi parkın içinde bir ağaç altına bırakalım" dedi.
"olur mu öyle şey?" dedim, "benim arabaya koyacağız..."
"ne yapacaksın ki bu tavşanı?" dedi.
bu erkekler neden böyle?!
ne demek ne yapacağım? önce veterinerine götüreceğim, bir rahatsızlığı, hastalığı var mı öğreneceğim, varsa iyileştireceğim, sonra ona bir aile bulacağım, mutlaka bu tavşanı isteyecek birileri çıkar...
bunları düşündüğümü anlamak bu kadar zor mu?
o ise önce "senin sorumluluğun değil, koşmana devam et, bırak kalsın arabanın altında" diyor, sonra ayıp olmasın diye ya da beni etkilemek için yakalamama yardım ediyor ama önerdiği formül şu: "hadi, ağacın altına koyalım!"
iş bitsin, hayat devam etsin!
"park güvenli değil ki, ona bir yuva bulmam gerekiyor."
"sen bilirsin" dedi, benim arabaya yürüdük, tavşanı arka koltuğa koyduk, klimayı da açtım ki hayvan biraz serinlesin, kendine gelsin.
"adın ne?" dedi.
"ayşe" dedim.
"türktünüz değil mi?"
"evet... senin ki?"
"kawa."
aklımdan, "bu nasıl bir isim?" diye geçirdim. kızılderili midir nedir?
"ilginç bir isim, nerelisin?"
"kuzey iraklıyım" dedi, "ben kürdüm."
"aa öyle mi?" dedim.
tuhaf bir sessizlik oldu, ayakta durmuş birbirimize bakıyoruz.
ben normalde insanlara bir sürü soru sorarım, yapmadım, muhabbetin uzamasına izin vermedim, sevgilimin hoşuna gitmeyeceğini düşündüm belki de, belki de değil öyle, o bana ikide bir lacivert şortlu bir kızdan söz etse, ne lan bu derim sonunda, sadece "teşekkür ederim" dedim.
"ne için?" dedi.
"yardımların için!"
"dikkat et, arabana kaka yapmasın" dedi.
erkeklerin kafası gerçekten başka türlü çalışıyor.
gülümsedim, "umurumda bile değil, yapsın, temizlerim" dedim.
"görüşürüz" dedi.
gülümsemeye devam ettim ama "zannetmiyorum" dedim.
arabama bindim, gittim.

* * *

budur.
hikayenin devamını merak ediyorsanız, artık dünya şekeri bir tavşanımız var.
o gün parktan sonra, yolda gördüğüm ilk hayvan kliniğine girdim, karşıma, kedim oğluş hastayken onu iyileştirmeye çalışmış irlandalı veteriner çıktı, o zaman başka bir klinikte çalışıyordu, oradan ayrılıp buraya gelmiş.
bunu bir işaret olarak kabul ettim.
tavşanı muayene etti, "sağlığı yerinde" dedi, bir iki gün antibiyotik vermemi istedi, gösterdi nasıl vereceğimi, sonra kuru mama verdi, bir de tavşanlarla ilgili bir kitapçık.
alya’nın bahçedeki oyun evini, alya’nın da izniyle hımmm’ın evi haline getirdik.
bu arada bir adı var artık, alya koydu: hımmm.
ama necla onu basri diye çağırıyor, daha çok yakışıyormuş.
basri hmmm, artık bizim aileden biri.
ben zannettim ki, onu oyun evinin içinde tutabilirim.
alakası yok, ertesi sabah baktım kendine tünel kazmış, oyun evinden kaçmış.
şimdi ya bahçede takılıyor, çimleri yoluyor, begonvillerin altında uyuyor, ya da bizim evin içine giriyor, canı ne istiyorsa onu yapıyor anlayacağınız, bu satırları yazarken mesela kulaklarını dikmiş bana bakıyor..."
alıntıdır.
ayşe arman'ın hürriyet gazetesindeki yazılarından alıntılanmıştır.



TAVŞAN - 5.

tüm hayvanlar şirindir, bazıları daha şirindir feslefesi kapsamında hem deney, kürk, sirk, av, et, niyet hayvanı olarak kullanılarak türlü eziyetlere maruz kaldığı, h.k.k. hükümleri gereği 16 yaş altına satılmaması gerekirken çok küçük yaşlardaki çocuklara aç gözlü pet shop sahipleri tarafından satılarak, bir de hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi şeklinde işkencelere maruz kaldığı için en çok sevdiğim, şefkat duyduğum, türkiye'de bulunmaması hasebiyle beş yıllık planlarım dahilinde tavşan kurtarma ve rehabilitasyon bakımevi kurarak her türlü eziyete maruz kalanlarının tarafımdan kurtarılarak bu bakımevinde kısırlaştırma ve tedavi işlemlerinden sonra ücretsiz sahiplendirmesini yaparak, pet shop'ları aradan çıkarmayı hedeflediğim, en fazla hayvan hakları ihlalleri ile karşılaşan can.

hayvan hakları benim insan değerlendirmede mihenk taşım. her insanı hayvanlara yaklaşımı ile değerlendiririm. hayvanları seven, haklarını savunan gerçek insanlar veya sevmese de eziyet etmeyenler bir tarafta, hayvanları sevmemekle kalmayıp, onlara eziyet eden hayvan düşmanları bir tarafta kalır.
dini değerleri benimseyen, inançlı bir hayvan hakları savunucusu olarak tarafım için temel unsur hayvanlara yönelik yaklaşımdır bir insanı olumlu veya olumsuz olarak kıymetlendirmede.
şöyle ki, toplumdaki yanlış bilgi nedeniyle gusül abdestini bozduğuna inanılan köpeklerin, biraz sevgi ve yiyecek için sevgiyle yaklaştığı camiden çıkan ve bu köpekleri uzaklaştırmak için elindeki asayı köpeklerin beline indiren "dede"ye aynı muamelede bulunmamaktan beni yalnızca bu tür bir davranışın günah ve suç olması alıkoyar. yoksa hayvanlara eziyet edenleri aynı eziyete tabi tutmak gibi bir potansiyel barındırmaktayım şahsen kendi içimde. günah ve suç gibi iki temel kavramı benimsemiş olmasam hayvan katilleri, tecavüzcüleri gibi hayvan düşmanları için gayet caydırıcı düşünceler var zihnimde, sırf bu iki unsur nedeniyle eyleme dökemediğim ve dökmeyeceğim.

ayşe arman hakkında yine ahlaki değerlerime aykırı yazıları nedeniyle bir antipati beslemekteydim. ta ki, tevafuk eseri olarak bir tavşanı kurtarıp sahiplendiğine ve onun için neler yaptığına dair yazılarına denk gelene kadar. hayvan hakları söz konusu olunca benim için akar suların durması sebebiyle bu bayan hakkında tüm olumsuz düşüncelerim silindi ve tavşanı hımm'la ilgili tüm yazılarını bulup okumaya başladım.
bu tavşancığı nasıl kurtardığına dair bir yazısını buraya alıntılayacağım daha fazla insana ulaşabilmesi için.

TAVŞAN - 4.

eziyet eden sahiplerinin ellerinden kurtarılarak, hayvan deneylerinin sonunda uyutulmayanları alınarak, niyet tavşancılığı yapan embesillerin ellerinden alınarak rehabilite merkezlerine konması ve pet shop'lardan satın alınarak değil, bu merkezlerden ücretsiz olarak sahiplenilmesi için çalışmalar yapılması gereken candostları.

örnek 2: bir hayvan sitesinde yine sakıncalarını belirtmekte olduğum, petshopların sezgin olmayan, küçük çocuklara sorumluluklarını üstlenemeyeceği hayvanları satması ve bunun h.k.k. madde 5, fıkra 1 deki düzenlemeye açıkça aykırı olduğu, bu yaştaki çocukların hayvan edinmeden önce bu hayvanın bakımı ile ilgili eğitim programına katılarak sertifika alamayacağı kolayca anlaşılır bir durumdur. bu hayvan sitelerinde yaptığım araştırma sonucunda özellikle, hassas, bakıma muhtaç, narin hayvanlar olan tavşanların satın alındıktan kısa bir süre sonra öldükleri, hastalanan hayvanların tedavi için gerekli kuruluşlara götürülmeyerek ölüme terk edildikleri, çoğunlukla aç ve susuz bırakıldıkları için yaşamlarını yitirdikleri, hasta hayvanlarını veterinere götürmeyerek, internet sitelerinde kulaktan dolma bilgilerle kendi başlarına tedavi etmeye çalıştıkları, işkence uyguladıkları, bakımı hakkında kanunda belirtildiği gibi eğitim almadan bilgisizliklerine rağmen hayvan edindikleri için yanlış beslenme koşulları yüzünden kaybedildikleri, üzerine basılarak, kapı arasında sıkıştırılarak, v.b. şekillerde ihmal ve kasten öldürdüklerine yönelik önemli verilere ulaştım. internette bir hayvan sitesinde muhtemelen ilkokul veya ortaokul düzeyinde bir çocuğun edindiği yavru tavşanı sırf yatağına çıktığı ve çiş yaptığı için duvara fırlattığı, bir diğer gün ise, yavru tavşanı incelemek için eline aldığını tavşanın yere düşerek bacaklarını kaybettiği, büyük acılar çektiği ve çığlık atmakta olduğuna yönelik yazılarını okudum. bu tür hayvan haklarına aykırı durumların ortaya çıkmasını önlemeye yönelik önlemler almak, ortaya çıkmış olan durumların h.k.k. da öngörülen hukuki çözümler aracılığıyla giderilmesini sağlamak hem yargı, hem de yürütme organlarının görevleri arasındadır. yine kanun kapsamında petshopların denetiminin sıklaştırılması, küçük yaşta çocuklara hayvan satışının sınırlandırılması, h.k.k. 5. madde, 1, 2, 3, 4 fıkralardaki hükümlerin uygulanmasının tam ve gereği gibi gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

20 Haziran 2012 Çarşamba

TAVŞAN - 2

pet shop'larda satılan en uygun fiyatlı can olması hasebiyle çoğunlukla çoluk çocuğa oyuncak, sevgiliye hediye, kedi ve köpeğe geçiş için bir nevi antreman, "hayvan bakabilir miyim acaba" amaçlı denek tahtası olarak alınıp, bir süre sonra her hayvan gibi bu canların da bakıma, yeme, suya, veterinere ihtiyacı olduğu görüldüğünde, "bu kaka, çiş yapıyor", "tüy döküyor" gibi anlamsız, saçma gerekçelerle bir "çiftliğe", bir "kümese", "köy"e gönderilerek terk edilen can.
tabi ki, bu belirttiklerim bu canları gerçekten sevmemiş olanların davranışlarıdır. bir canı sevdiğinde ne kabloları kemirmesi gözüne batar, ne tüy dökmesi, ne de doğal olarak kaka, çiş yapması.
bir canı seviyorsan terk etmezsin, ne olursa olsun, hayatın pahasına bile olsa. bir can ancak sevilmemişse terk edilir.
terk edenler hakkındaki düşüncelerim şu entryde (bkz: kedi ile köpek arasındaki farklar/@earthlings),
terk etme eyleminin sonuçları için (bkz: terk edilen hayvanların intihar etmesi)

her zamanki gibi bu olaylarda da kötüler varsa iyiler de var.
örneğin, kedi yamuk'u öldüren ufuk günaydın'a karşı kediciği koruyup kollayan ahmet hüsnü arda baran var.
ayşa köpeciğe tecavüz eden mevcut zoofil, potansiyel pedofil ş.ş.nin karşısında tülin palay elmasoğlu var.

aynısı can dostların terk edilmesinde de geçerli.
geçersiz, anlamsız bahanelerle canlarını terk edenlere karşılık her türlü zorluğuna katlanan, canları kurtaran, sahiplenen, ömür boyu bakan, canından bir can bilen gerçek insanlar da var.
örneğin, köpeğini sokaklara terk ederek, ilgilenmeyip ihmalle ölümüne sebebiyet veren tan sağtürk varsa, tavşanı hımm'ı sokaktan kurtararak sahiplenen, ta dubai'dan türkiye'ye her türlü zorluğa katlanarak getiren, getiremeyecekler diye çok korkup neredeyse depresyona giren, kargosunun üzerine "çok dikkatli taşıyın lütfen, tavşanımız çok özeldir, çok korkmuştur şimdi" gibi ancak gerçek insanların içinden gelebilecek duyarlılıkla notlar bırakan gerçek insanlardan biri olan ayşe arman da var.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/10160771.asp - ayşe arman'ın tavşanı hımm'ı sokaktan kurtarmasına ve sahiplenmesine yönelik anlamlı, hayvan hakları adına son derece etkileyici yazı.
bu da tan sağtürk'ün önce sahiplenip, sonra sokağa terk ettiği canın acı dolu yaşamı ve korkunç akibetine yönelik muhteşem bir perihan mağden yazısı: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=230512
bir az bakınınca ayşe arman'ın neredeyse her on yazısından bir ikisinde bu çok sevdiği candan sevgiyle söz etmesi, bu cana karşı yaklaşımı, özetle, hayvan haklarına karşı duyarlılığının tarafımı çok şaşırttığını ve etkilediğini belirtmek isterim.
bir çok hayvan hakları savunucusu gibi benim için de çok basit bir ayrım var, hayvan dostları ve düşmanları, insanları bu şekilde değerlendiriyorum. hayvan dostlarına hayvanları seven, onların rifahı ve hakları için uğraşan veya sevmese bile eziyet etmeyen insanlar (ki, onlara gerçek insan dyorum) dahildir, 2. gruba ise hayvanlara söylem ve eylemleri ile eziyet eden, zarar veren sadece insanlar dahildir.
kısaca, tavşanlar eğer seviliyorsa mutluluktur, yaşama sebebidir, hayatın anlamıdır. pişmanlık asla değildir...
her makul insan gibi tavşan sahipleneceklere önceden, mutlaka ama mutlaka önceden, tavşan bakımı hakkında bilgi edinmesini, ona göre sahiplenmeye karar vermesini yada vermemesini önermekteyim. asla sonradan pişman olup geri vermeyin, terk etmeyin bu hassas canları. bu canları terk etmenin her açıdan anlamı ölüme terk etmektir çünkü.

TAVŞAN - 3.

türkiye'de abd ve ab ülkelerinden farklı olarak tavşan kurtarma ve rehabilite bakımevinin bulunmaması hasebiyle, özellikle hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi durumlarında kurtarıldıktan sonra rehabilite edilip, kısırlaştırılıp, sahiplendirilmek üzere resmi bir kuruma gönderilmesi mümkün olmayan can.
son derece hassas olan bu canların kurtarılması ve kurtarıldıktan sonra kendilerine özel rehabilite merkezine gönderilmeleri hayvan hakları adına son derece önemli bir adım olacaktır.

h.k.k. 4. maddede yer alan diğer iki ilke “evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. sahipsiz hayvanların da, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir” ve “hayvanların korunması, gözetilmesi, bakımı ve kötü muameleden uzak tutulması için gerekli önlemler alınmalıdır” ilkesinin uygulanmasında da çok büyük güçlükler yaşanmaktadır.

bu noktada bu iki ilkeye ve h.k.k. koruma tedbirleri bölümünde yer alan madde 5 fıkra 3.deki  düzenlemelere aykırılıklarda söz etmek gerekmektedir.

ilk olarak, hayvan satan ticari kurumların, özellikle, petshopların bu maddeye aykırı olarak, satmak amacıyla mağazalarında bulundurdukları hayvanların bakımını gerektiği gibi sağlamamakta, bu hayvanları oldukça kötü koşullarda bulundurmaktadırlar. bu da kanunla belirlendiği şekilde eğitim programlarına katılarak sertifika alma yükümlülüklerini yerine getirmediklerinin göstergesidir.
bu mağazalarda hayvanlar kanunla belirtildiği gibi doğalarının gerektirdiği koşullarda değil, çok küçük kafeslerde ve üst üste yığılmış şekilde bulundurulmaktadırlar. özellikle, sadece maddi kazanç ve menfaatlerini göz önünde bulundurmakta ve son derece hassas yapıdaki, dikkatli bakım gerektiren hayvanları mesela tavşanları, bunların bakımını sağlayamayacak küçük yaştaki, bu sorumluluğu üstlenemeyecek bilinç düzeyindeki kişilere satmaktadırlar. bilindiği gibi bu hayvanlar maalesef, alındıktan kısa süre sonra ölmektedirler. yine, h.k.k. madde 5te belirtildiği gibi bir hayvanı sahiplenmeden önce bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak bir hayvanı sahiplenilmesinden bu koşullarda söz bile edilememektedir. hayvan koruma kanunu gereği, devletten bu hizmetleri karşılığında maddi destek alan gönüllü şahıs ve kuruluşların, hayvan koruma derneklerinin, resmi kurumların, belediyelerin, il idarelerinin bakılmakta olan sahipli hayvanların işkence gördükleri, aç susuz ve bakımsız bırakıldıkları, yaşam haklarının sınırlandırıldıkları ve bu gibi hayvan koruma kanununa aykırılık oluşturacak durumlarda söz konusu hayvan sahibine yaptırım uygulanmakla birlikte hayvanın da sahibinin elinden kurtarılarak bu durumlar için öngörülen hukuki sürecin işletilmesi ve hayvanın barınağa verilmesinin temin edilmesi gerekmektedir. günümüz koşullarında bu düzenlemenin de teoride kaldığının ve uygulamaya geçilmediğini, hayvan sahiplerinin takip edilmediğini ve bu şekilde sahipli hayvanların yaşam haklarının tehlikeye atıldığı açıkça ortadadır. halbuki, özellikle, bilinç düzeyi ve farkındalığı yüksek bir toplum oluşturulmak, toplumun hayvan hakları konusunda eğitim verilmek suretiyle bilgilendirilmesinin sağlanması yoluyla, bu durumların ihbar edilmesi sağlanabilir, bu şekilde söz konusu bu hayvanlar kurtarılarak kanun gereği yaptırımlar uygulanabilir, kanunun öngördüğü düzenlemeler hayata geçirilebilir. ikinci olarak, internetin çok geniş bir kesimde yaygın olarak kullanılması hasebiyle bu yolla da yukarıda sözü edilen durumdaki hayvanlar tespit edilebilir, takip edilerek, kurtarılabilir. örneğin, bu durumdan sorumlu olan şahıs ve kurumlardan yetkili ve ilgililerin hayvan sitelerine üye olunmak suretiyle buradaki forumlarda gerçekleştirilen konuşmalar takip edilebilir, gerektiği zaman irtibata geçilerek hayvanlarına işkence eden, şiddet uygulayan, bakımını sağlamayan, aç susuz bırakarak hayvan koruma kanunu ile düzenlenmiş hayvan haklarını ihlal eden şahıslar belirlenerek, bu kişilerin forum yöneticisinden ilgili makamlar adına ip adresleri alınarak hukuk yoluna gidilebilir ve hayvanları ellerinden alınmak suretiyle yaşamları kurtarılabilir. bu hususun önemi çok açıktır. bu çalışmayı hazırladığım dönemde çok sayıda pet sitesinde yaptığım araştırmalarda karşıma çıkmış olan, belirteceğim örneklerde de görüleceği üzere, bu şekilde bir takip son derece verimli sonuçlar ortaya çıkaracaktır.

TAVŞAN -1.


hem türkiye'de, hem de dünyada, kedi ve köpeklerden sonra en fazla beslenen hayvan olmasına rağmen, türkiye'de maalesef davranış, bakım, beslenme, en önemlisi ise hastalıkları hakkında bilgi edinebilmek için hemen hemen hiç bir kaynak bulunmayan, bana göre yer yüzündeki en muhteşem varlık.
tavşan hastalıkları hakkında türkçe yazılmış bildiğim kadarıyla tek kaynak ankara üniversitesi veteriner fakültesi öğretim üyelerinden prof.dr. arif kurtdede-e ait 80 sayfalık bir kitap olan tavşan hastalıklarıdır.
tavşanlar hakkında temel bilgileri içeren türkiye'den bir site için: http://www.tavsan.org sitesine bakılabilir.
hem tavşan sahiplerinin, hem de tavşan sahiplenmek isteyenlerin tavşan beslenmesi, davranışları, vücut dili v.s. hususlarında bilgilenmek için bu sitedeki temel bilgilerden yararlanmalarını öneririm. daha fazla bilgi edinmek isteyen tavşan dostları veya potansiyel tavşan dostlarının özellikle google'da tavşanlar hakkında - davranış, bakım, beslenme, hastalıklar v.s. - ingilizce verilere ulaşma olanağı vardır.
bu site aslında site sahibinin topi diye çok tatlı, şu anda 8 yaşında olan* tavşanı için açılmış. türkiye gibi tavşan hastalıkları alanında bilgi sahibi olan veteriner bulmanın imkansız olduğu bir ülkede 8 yaş bir tavşan için* çok iyi bir yaş. inşallah, çok daha uzun ömürlü olur sevgili topi.
topi 2004 yılında sitenin sahibi tarafından niyet tavşancılığı yapan bir embesilden alınmış okuduğum kadarıyla.
(bkz: niyet tavşancılığının yasak olması)
bu topi'cik için sahibi bir de blog açmış, topi'nin maceraları paylaşılıyor bu blog'da. http://tavsanorg.blogspot.com/
özetle, tavşanlar gibi hakları en fazla ihlal edilen, en çok eziyeti gören, maalesef çoğu hayvan hakları savunucusunun bile hayvan haklarından anladğı kedi ve köpek hakları olduğundan, her alanda ve her daim eziyete maruz kalan canların aslında kedi ve köpek gibi pet hayvanı olduğunu görmek için, bu canlar hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu iki siteyi öneririm.
tavşanlara yapılan eziyetlerle ilgili olarak;
hayvan deneylerinde uygulanan testler
kürk giyen ünlüler
niyet tavşancılığının yasak olması
pet shop
hayvana sahibi tarafından eziyet edilmesi
önemli: hayvanları can değil, ticari mal olarak gören pet shop'larda, yasak olmasına rağmen 16 yaş altındaki çocuklara, fiyatlarının uygun olması hasebiyle adeta oyuncak gibi satılan ve iyi bakılmayarak çok kısa zamanda hayatlarını kaybeden tavşanların haklarını korumak için, tavşan sahiplenmek isteyenlerin pet shop'ları tercih etmemesi gerekmektedir.
tavşan sahiplenme ile ilgili ne yapılabilir?
1. çeşitli pet sitelerinde ücretsiz olarak sahiplendirilmek istenen tavşanlar sahiplenilebilir.
2. deney hayvanı olarak kullanıldıktan sonra çoğunluğu uyutulsa da, bazı deneylerde (çene, diş, bacak ameliyatları v.s. gibi öldürücü olmayan deneyler) öldürülmeyen tavşanlar sahiplenilebilir.
3. maalesef, çiftliklerde üretilen tavşanların yeni doğanları arasından dişiler damızlık amacıyla ayrılmakta, erkek tavşanlar ise eliminasyona tabi tutulmaktadır. bu tür tavşan çiftlikleri ile görüşülerek yeni doğan erkek tavşanların öldürülmeyip ücretsiz olarak sahiplendirilmesi sağlanabilir.
4. ab ve abd'de çok sayıda tavşan kurtarma ve rehabilitasyon merkezi olmasına rağmen türkiye'de bir adet bile bulunmamaktadır. türkiye'de de tavşan kurtarma ve rehabilitasyon merkezi kurulmalı ve kötü koşullardan kurtarılan tavşanlar, tıpkı kedi ve köpekler gibi kısırlaştırılıp, rehabilite edilerek sahiplendirilmelidir.
özellikle kanada ve abd'de tavşan kurtarma ve tavşanların rehabilitesi ve de rehabilite edilen tavşanların ücretsiz sahiplendirilmesine ilişkin tüm dünyaya örnek olması gereken çalışmalar için link: http://www.rabbitrescue.com/beforeyoubuy.html

daha sonraki entrylerimde uzmanlık alanında hayvan hakları mevzuatı da bulunan bir hukukçu olarak, hayvan hakları ihlalleri ile ilgili hukuki danışmanlık yaparken ve hayvan hakları ihlalleri ile ilgili hukuki çalışmamı hazırlarken karşılaştığım, tavşanlarla ilgili hak ihlalleri ve neredeyse uzmanlık alanım haline gelen tavşan hastalıkları ile ilgili bilgiler vermeye devam edeceğim. maalesef, türkiye'de veterinerler kedi ve köpek hastalıkları alanında uzmanlaşmayı tercih ettiklerinden (kedi ve köpeklerin sayıca çok olmaları sebebiyle, kısaca daha fazla gelir elde edebilmek için), karşılaştığım çok sayıda olayda, ya veteriner hatası nedeniyle tavşan kaybedilmiş, yada yetersiz bilgi nedeniyle tedavi edilememiştir. yapılacak yasal düzenlemelerle, veteriner fakültelerinde her alanla ilgili uzmanlaşmanın zorunlu hale gelmesiyle bu sorunlar ortadan kalkacak, tavşan sahipleri de veteriner hataları nedeniyle tavşanlarını kaybetmeyecek, hastalıklar karşısında çaresiz kalmayacaktır.
not: bu arada hem blog'da, hem de sitede bulunan topi resimleri muhteşem.

24 Mayıs 2012 Perşembe

NİYET TAVŞANCILIĞININ YASAK OLMASI - 3. YAZI

tavşanların üzülmemesinden ziyade, hayvan sevgisinden ve bilincinden yoksun, hayvanların can değil ticari mal olduğunu düşünen sahipleri tarafından çeşitli işkencelere maruz kalmasını önleyecektir.
şöyle ki, bir çok kişinin "a, şuna bak ne sevimli, hadi niyet çektirelim" diye yaklaştığı, kağıtı sevimli olduğu için değil, aç olduğu için yemeğe çalışan tavşan, kaçmasın diye sahibi tarafından bacakları sakatlanan tavşandır aynı zamanda.
hayvan haklarından bihaber bazı markalar da yine reklamlarında niyet tavşanı kullanarak hayvan haklarını ihlal etmektedirler. söz konusu markanın adını belirtmeyeceğim, zira reklamını bir de buradan yapmak istemiyorum. ama tv reklamlarında bu reklama denk gelenlerin, rtük-e söz konusu reklamı hayvan haklarına aykırılık nedeniyle şikayet etmesi hayvan hakları adına son derece faydalı olacaktır.

NİYET TAVŞANCILIĞININ YASAK OLMASI - 2. YAZI

h.k.k.-un aşağıdaki maddeleri ile mümkün olmaktadır:
1. h.k.k.madde 14, a bendinde bu suç tanımlanmıştır, buna göre,
a. hayvanlara kasıtlı olarak kötü davranmak, acımasız ve zalimce işlem yapmak, dövmek, aç ve susuz bırakmak, aşırı soğuğa ve aşırı sıcağa maruz bırakmak, bakımlarını ihmal etmek, fiziksel ve psikolojik acı çektirmek yasaktır.
ı. hayvanları hasta, gebelik süresinin 2/3’ünü tamamlamış gebe ve yeni ana iken çalıştırmak, uygun olmayan koşullarda barındırmak. - yasak
2. koruma altına alma
madde 24. - bu kanunun hayvanları korumaya yönelik hükümlerine aykırı hareket eden ve bu suretle bulundurduğu hayvanların bakımını ciddi şekilde ihmal eden ya da onlara ağrı, acı veya zarar veren kişilerin denetimle yetkili merci tarafından hayvan bulundurması yasaklanır ve hayvanlarına el konulur. söz konusu hayvan yeniden sahiplendirilir ya da koruma altına alınır. - yaptırım 1
3. k) 14 üncü maddenin (a), (b), (c), (d), (e), (g), (h), (ı), (j) ve (k) bentlerine aykırı davrananlara ikiyüzellimilyon lira idarî para cezası; (f) ve (l) bentlerine aykırı davrananlara hayvan başına ikimilyarbeşyüzmilyon lira idarî para cezası verilir, - yaptırım 2

NİYET TAVŞANCILIĞININ YASAK OLMASI - 1. yazı



h.k.k. madde 14, h.k.k. madde 28 ve h.k.k. madde 24 gereğidir. resimlerdeki bu görüntüler şirin değil, acı ve işkence dolu. bu canlar sahipleri tarafından çeşitli eziyetlere maruz kalmaktalar.
buna göre, en hassas hayvanlardan olan tavşanları, hayvanları koruma kanunu hükümlerine aykırı olarak sokak, cadde, gemi.v.s. bilumum kamuya açık yerlerde, niyet tavşanı olarak kullananlar aynı kanun hükümlerine göre kabahat işlemektedirler ve söz konusu kanunda bu hukuka aykırı eylem için belirtilen yaptırımlara tabi tutulurlar.

çok hassas yapıdaki evcil hayvanlardan olan tavşanların sokakta her türlü düzenlemeye aykırı şekilde niyet tavşancılığı denilen yasal olmayan meslek türünü icra ederken eziyete, işkenceye, bakımsızlığa uğradıkları da bir diğer gerçektir. tavşanlar yapıları gereği, gürültülü ortamlarda bulunmaması gereken, bu tür ortamlarda bulunmaları halinde strese ve depresyona girebilen, bu nedenle hastalanan hayvanlardır. ayrıca, tavşanlar güneş ışığından son derece rahatsız olan, gündüz uyuyup gece aktif olan hayvanlardır. tavşanların bir diğer özelliği de hareketli olmalarıdır, bu yüzden sabit durdurmaksızın sık-sık hareket edebilecekleri alanı temin edilmesi gerektiğidir. oysaki sokakta niyetçi olarak çalıştırılan tavşanlar bu koşulların tam zıttı olarak, oldukça gürültülü ve aydınlık ortamlarda, uyumaları gereken saatlerde doğalarına aykırı olarak sokaklarda bulundurulmaktadırlar. aç ve susuz bir şekilde, oldukça kirli bir ortamda bakımsızca çalıştırılmaktadırlar. bu haliyle de tavşanları doğalarına aykırı olarak, aç susuz bırakarak çalıştıran bu şahıslar h.k.k. madde 14, a ve ı bentlerine aykırı davranmak suretiyle kanun hükümlerini ihlal etmektedirler.

h.k.k.-a göre, tavşanları niyet tavşancılığı denen yasa dışı meslek türünde kullanan şahıslar h.k.k. madde 14 a ve ı hükmüne aykırı davranıştan h.k.k. madde 28 ve madde 24-de belirtilen yaptırımlara tabi tutulurlar.
şöyle ki, sahip olduğu hayvana eziyet eden şahıs h.k.k. madde 28 k bendi uyarınca 400 tl idari para cezasına tabi tutulur.
ayrıca, h.k.k. madde 24 gereği, eziyet gören, kötü muameleye tabi tutulan hayvan sahibinin elinden alınır, söz konusu hayvan el konur ve hayvanına eziyet eden şahsın bir daha hayvan sahiplenmesi engellenir.


buna göre, kamuya açık alanlarda niyet tavşanı çalıştıran, dolayısıyla hayvana eziyet eden niyet tavşancısı kimselerin görülmesi halinde yapılacak olan, il çevre ve orman müdürlüğü yetkililerine açık adres verilerek durum hakkında bilgi vermek ve h.k.k. gereği yaptırım uygulanmasını ve de söz konusu tavşanın kurtarılmasını sağlamaktır.
genelde hayvansever ve hayvan hakları savunucularının bile yanılgıya düşerek hayvan haklarını sadece kedi ve köpeklerin haklarından ibaret olduğunu sanması sonucunda, kedi ve köpek dışındaki hayvanların hakları aranmamakta, bu hayvanların hakları rahatlıkla ihlal edilmektedir. bu nedenle hayvan hakları savunucularının sadece kedi ve köpek haklarına değil, her türlü hayvanın hakkına önem vermesi ve bu hayvanların da haklarının ihlal edilmesinin önlenmesi için çaba sarfetmesi gerekmektedir.
örneğin, deney hayvanları, çiftlik hayvanları, sirk hayvanları, bu entryde sözü edildiği gibi niyet tavşanları v.s.